Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Yavuz Hakan Tok | Ayça Varlıer - Şarkı da söyleyebilen oyuncu

Ayça Varlıer - Şarkı da söyleyebilen oyuncu

22 Nisan 2013 - 10:04
"Hisseli Harikalar Kumpanyası"nda sadece oyunculuğu değil, şarkıcılığı ile de dikkat çeken Varlıer'in ilk albümü, müzikal dokusundan kartonetine kadar göz dolduruyorKabul etmeli ki üzerinde yaşadığımız topraklar şarkı da söyleyebilen tiyatro oyuncuları konusunda hiçbir zaman bereketli olmadı. Yapanlar çok oldu ama ikisini birden iyi yapanların sayısı parmakla gösterilecek kadar azdı. Ayça Varlıer, birbiriyle yakın ilişkide olsa da çok farklı disiplinler gerektiren bu iki işin de üstesinden hakkıyla gelen sayılı isimden biri olarak bir süredir adından söz ettiriyor. Varlıer’in ilk albümü “Elif”, geçtiğimiz günlerde TMC etiketiyle piyasaya sürüldü.

Amerika’da müzikal sinema üzerine eğitim alan, ardından yüksek lisansını yine yurt dışında oyunculuk üzerine yapan Ayça Varlıer, Türkiye’de adını ilk kez "Batı Yakasının Hikâyesi" müzikalinde rol alarak duyurmuştu. Peşi sıra efsane Türk müzikali "Hisseli Harikalar Kumpanyası"nın 2000’li yıllar versiyonunda Süheyla karakterine yeniden hayat veren Varlıer, sadece oyunculuğu ile değil, şarkıcılığı ile de daha o günlerde dikkat çekmişti. Onu daha önce Emir Ersoy’un iki albümünde birer şarkıyla konuk şarkıcı olarak dinlemiştik, şimdi ise 7 şarkı ve 1 versiyondan oluşan kendi albümüyle karşımızda.

Ayça Varlıer bu kadarla da kalmamış ve albümündeki 5 şarkıya da besteci olarak imza atmış. Söz yazarı olaraksa Figen Şakacı, Müfide İnselel ve Mehmet Teoman isimlerini görüyoruz. Türk popunun “duayen” sıfatını hak eden sayılı söz yazarından birisi olan Mehmet Teoman’ı yıllar sonra bir albümde yeni şarkı sözleriyle görmek bu albümün en güzel sürprizlerinden biri. Yıllardır müzik piyasasında adı hep farklı bir yerde duran Eylem Pelit de Mehmet Teoman’ın şarkı sözlerinden birini besteleyerek albümde bir başka sürprize vesile olmuş. Bir Nükhet Duru klasiği olan “Beni Benimle Bırak”ın Ayça Varlıer versiyonunda ise Yaşar’ın acı kahve tadındaki buruk sesi çalınıyor kulaklarımıza. Yani neresinden baksanız, albümün içeriğinde pop müzik sevenleri mutlu kılacak bir dolu hoş detay var.



Eylem Pelit ve Emir Ersoy tarafından yapılan düzenlemeler, popun gündelik seyrinin, moda stillerinin semtine uğramadan, kulak okşayan, göz dolduran, müzikal tadı ve değeri yüksek bir dinleme deneyimi vaat ediyor. Şarkı sözleri ve besteler de ona keza. Albümde bir kusur gibi görünen tek detay, Ayça Varlıer’in eğitimli bir şarkıcı tekniğiyle şarkı söylemesi. Bir parça daha serbest bir teknik ve notalardan ziyade kelimelerin üzerine basarak yaratılacak duygu yoğunluğu Varlıer’i çok daha etkili bir şarkıcı haline getirecek; buna şüphe yok.

Özellikle “Kimse Bilmez” ve albümün en iyi şarkılarından biri olan “Ağlama Babam”da yer yer Sertab Erener’in “Sertab Gibi” albümünü anımsatan izler var. “Kumdan Kale” ilk dinleyişte dikkat çeken, pop-caz esintili nefis bir şarkı. “Her Şey Geçer”e de özellikle dikkat etmenizi öneririm. İnceden “rock” tınıları taşıyan “Kalmamışsın Hiç Bana” ve “Tek Tabanca” albümün bütününü tamamlayan, eli yüzü düzgün şarkılar. Nükhet Duru’nun yorumuyla klasikleşmiş “Beni Benimle Bırak”ı bir düete dönüştürmenin iyi bir fikir olacağını düşünemezdim, ta ki bu albümde dinleyene kadar. Şarkının bir de albümün sonunda yer alan “retro” versiyonu var ki, sahiden ‘70’lerden çıkıp gelmiş gibi duruyor.

Gökhan Palas imzalı fotoğraflarla hazırlanan kartonet, albümün atmosferini yansıtmak konusunda çok başarılı.


Şarkıları dinlerken içine girdiğiniz dünyanın rengi ve dokusuyla, albüm kartonetinin renk ve tasarımı kusursuz bir uyum sağlıyor. Gökhan Palas imzalı fotoğraflarda güzel bir kadın, güzelliğini gözümüze sokmadan, bu göz alıcı tasarımın bir parçası olarak poz veriyor. Ve bu detay nice albümde göz ardı edilen bir sanatsal bütünlüğü de beraberinde getiriyor. Her bir enstrümanı ayrı ayrı duymamızı ve albümdeki virtüöz dokunuşlarının tadına varmamızı sağlayan usta işe kayıt da “Elif”in en büyük artısı olarak dikkat çekiyor.