Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Yavuz Hakan Tok | 30 yıl sonra Vedat Çetinkaya - "Altın Şarkılar"

30 yıl sonra Vedat Çetinkaya - "Altın Şarkılar"

05 Şubat 2018 - 10:02
1966 yılında İstanbul Radyosu’na girerek müzik yaşantısına başlayan Vedat Çetinkaya, ilk 45’liğini 1969 yılında yayımlamış, ‘70’lerde de gazino sahnelerine transfer olmuştu.

 O yıllardan bu yana müzik çalışmalarını aralıksız devam ettirdi Çetinkaya. Çeşitli Türk müziği korolarının kurulmasına önayak oldu, koro şefliği ve eğitmenlik yaptı, dönemin tek kanallı televizyonunda ve radyoda solo programlarla dinleyici karşına çıkmaya devam ederken ayrıca bestekâr olarak da müziğe hizmet etti.

 

‘70’lerin en parlak Türk müziği solistlerinden biriydi. Sade ve abartısız okuyuş üslubu ve tavrıyla Zeki Müren’in ilk dönemlerini anımsatıyor ve hem dinleyici hem de müzik otoriterleri tarafından takdir ediliyordu. Ne var ki o, işin daha ticari tarafı olan plak ve gazino dünyasından ziyade eğitmenlik tarafına ağırlık verdi ve dönemdaşlarına nazaran daha az sayıda plak yaptı, magazin tarafında ise hiç boy göstermedi. Bundandır ki genç nesle ismi yabancı kalmış olsa da dönemi yaşayanların gayet iyi bildiği bir isim, bir ses. Şahsen ben bu yeni albüm elime ulaştığında, çocukluğumdan aşina olduğum sesin yıllar sonra yeni bir albümüne kavuşmanın sevinciyle mutlu oldum.

Vedat Çetinkaya’nın “Altın Şarkılar” adı verilmiş yeni albümü Selçuker Medya Yayıncılık ve EMI Müzik işbirliğiyle 2017 yılının Aralık ayında yayımlandı. Bildiğim kadarıyla (TRT tarafından 2011 yılında yayımlanmış arşiv seçkisini saymazsak) Vedat Çetinkaya yaklaşık 30 yıl aradan sonra ilk kez yeni bir albüm çıkarıyor ve bu bile tek başına bu albümü kıymetli kılıyor.

Çetinkaya’nın 1970-1979 yılları arasında Şahinler Plak etiketiyle yayımlanmış 45’liklerinden 15 şarkıyı ve iki 33’lük plağındaki bütün şarkıları şu an dijital platformlarda dinleyebilmek mümkün ama ne yazık ki ses kayıtlarının pek iyi olduğu söylenemez. 1988 yılında sadece kaset formatında yayımlanmış “İstiyorum” adlı albüm ise şimdilerde maalesef kayıp.

Buna mukabil iki disklik bu yeni albüm meraklısı için epeyce tatmin edici olabilir. Zira toplamda 20 şarkı ve 4 de enstrümantal versiyon var.

 
“Gizli Aşk”, “Gönül Penceresinden”, “Gözlerini Gözlerimden Ayırma Hiç” ve iki de Zeki Müren şarkısı, “Bir Demet Yasemen” ile “Şimdi Uzaklardasın” Türk müziğinin ‘60’lar-‘70’ler döneminden albüme giren şarkılar. Yanı sıra albümde beş tane de Vedat Çetinkaya bestesi var. Geriye kalan şarkılar ise daha yakın döneme, ağırlıklı olarak da ‘80’lere ait şarkılar. “Biraz Geç Kalmadın mı?”, “Sarsam Diyorum”, “Oldu mu Ya?” ve diğerleri…

Kalabalık bir müzisyen kadrosunun çaldığı albümün müzik direktörlüğü ve aranjörlüğünü albümde bir bestesi de bulunan Ahmet Kadri Rizeli yapmış. Bu güçlü ekip Türk müziği formundan ve üslubundan hiç sapmadan, tam da ustaları Vedat Çetinkaya’ya yakışır bir ince işçilikle, bu zamanda az bulunur bir albüm çıkarmışlar ortaya. Çetinkaya ise başından sonuna dek ustalığını konuşturmuş. Zamanında tavırlarını çok sevdiğimiz, ancak zaman içerisinde o tavırlarının nasıl bozulduğuna, deforme olduğuna da maalesef şahitlik ettiğimiz nice solistin aksine, Vedat Çetinkaya aynı tazeliği, aynı sadeliği ve dinleyenin içine ferahlık veren aydınlık sesiyle, aradan onca yıl hiç geçmemiş gibi kulaklarımızı dolduruyor. 

Mutlaka dinlemeli, mutlaka edinmeli, arşivlere koymalı ve saklamalı. Özellikle de (ne üzücüdür ki günümüz TRT sanatçıları da dâhil) genç nesil Türk müziği solistleri ve Türk müziği söylemeye niyetlenen, heves eden tüm şarkıcılar ders niyetine alıp dinlemeli. 

Etiketler: Vedat Çetinkaya