Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Filiz Aygündüz | Fişe takılabilir sanat
10 Kasım 2013 - 03:11 | "Curving Time / Zamanı Eğmek", Ozan Türkkan.
Contemporary İstanbul'un en ilgi çekici yeniliklerinden biri de, bu yıl başlatılan Plug-in İstanbul Yeni Medya Bölümü’ydü
Contemporary İstanbul sekizinci yılında da sanatseverleri büyüledi. Türkiye'nin yanısıra İngiltere’den Balkanlar’a, Kuzey Afrika’dan Amerika kıtasına dünyanın önemli sanat merkezlerinden, birbirinden çarpıcı işlerle buluştuğumuz fuar bugün sona eriyor. Fuarın en ilgi çekici yeniliklerinden biri de, bu yıl başlatılan Plug-in İstanbul Yeni Medya Bölümü’ydü. “Fişi prize takmak” ya da “Prize takılabilir” şeklinde Türkçeleştirebileceğimiz “plug-in” kelimesinin adını taşıyan bölümde video, yeni medya ve genel anlamda dijital sanat örneklerine yer verildi. Sanat, tasarım ve teknolojinin iç içe girdiği bu örneklerin sanat terminolojisindeki birbirinden farklı adlarına eklenmiş oldu ‘plug-in’ adı. Tamamen Türk icadı, kulağa hoş gelen, dikkat çeken bir isim bu: Fişe takılabilir sanat.

Plug-in İstanbul’da video sanatının yanı sıra, ses ve ışık enstalasyonları, etkileşimli ve jeneratif sanat işleri, iç mekan mapping projeleri en iyi örnekleriyle dikkat çekti. Hedef, tasarım ve mimari stüdyolarını ve bu alanlarda çalışan yazılım ve teknoloji firmalarını sanatçılarla işbirliği konusunda bilgilendirmek, heveslendirmek. Dünyada son on yılda büyük gelişme gösteren bu sanat akımı, Türkiye’de henüz yeni ve desteğe ihtiyacı var. Fuarda yer alan yurtdışı örneklerinin hepsi sponsor ya da devlet destekli. Sponsor markalar, bir tasarım stüdyosuna veya genç bir sanatçıya gidip “Ben sana yatırım yapıyorum, şu kadar bir para veriyorum, sen sanatını yap,” diyor. Markasını göstermekten ziyade “Senin sanatını seviyorum, destekliyorum, sen benim için özel bir iş üret,” yaklaşımı sözkonusu. Bu anlamda 'plug-in' Türkiye'deki sponsorlarını bekliyor. Umarım Contemporary’nin bu yeni bölümü onları harekete geçirir. Bu gerçekleşirse, iyiden iyiye hayatımıza girecek ‘plug-in’ ve eminim en az yurt dışındaki örnekleri kadar nefes kesen işler ortaya çıkacak bizde de.

Contemporary İstanbul ve Grid İstanbul ortak çalışması olan "Plug-in İstanbul” için yeni medya ve video üzerinde çalışan uluslararası ve Türk galerilerle iletişime geçilmiş, ayrıca bu işte iyi olan sanatçılar ve tasarım stüdyolarıyla görüşmeler yapılmış. Ortaya gerçekten de rüya gibi bir bölüm çıkmış. Sanat izleyicileri olarak dijital sanatla ilgili en geniş sergiyi ilk defa Contemporary’de görmüş olduk. Ama yakın gelecekte sadece 'plug-in' ağırlıklı bir fuar da sürpriz olmayacak gibi.

"Curving Time / Zamanı Eğmek", Ozan Türkkan.


İzlediğiniz her bir işe hayran kalacağınızı garanti ederim. Ama birine de özellikle dikkat çekmek isterim: Ozan Türkkan’ın “Curving Time/ Zamanı Eğmek” adlı işi. Duvarda dokunmatik bir ekran, bir de kırmızı buton var. Elinizi ekranda hareket ettirerek, renkli eğriler oluşturuyorsunuz. Jeneratif yazılımlı bir iş olduğu için sonuç her defasında farklı oluyor. Sizin dokunuşunuzdan hareketle büyüleyici çizgiler çıkıyor ortaya. Eylemi başlatıyorsunuz ama süreci kontrol edemiyorsunuz. Zira elinizi çektiğinizde çizim sizin dokunuşunuzdan aldığı ilhamla bir süre devam ediyor. Kırmızı düğmeye bastığınızda yazılım sıfırlanıyor ve çizim siliniyor. “Hayatta her şeyi kontrol edemeyiz” gerçeğini Türkkan’ın 'plug-in' işiyle deneyimlemenin keyfi ve heyecanı tarif edilebilir gibi değil.

Hala Contemporary İstanbul’u görmediyseniz, elbette "Plug-in İstanbul"u da, gün bugündür. Bu akşam 8'e kadar zamanınız var.