Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Sinema » Bir kaçış yolu olarak Recep İvedik

Bir kaçış yolu olarak Recep İvedik

Bir kaçış yolu olarak Recep İvedik11 Mart 2014 - 11:03
Rekora doymayan Recep İvedik filmlerinin bu denli fazla izleyiciye ulaşmasının temelinde yatan nedenleri eleştirmen, yazar ve akademisyenlere sorduk
ÖZGE KARA
 
Hakkında en çok konuşulan Türk filmlerinin başında geliyor 'Recep İvedik' serisi. Başrolünde Şahan Gökbakar’ın oynadığı seri, 2008’teki ilk gösteriminden bu yana, sinema dünyasında övüldüğü kadar yerildi de. Recep İvedik karakteri kimi zaman çok halktan bulundu; kimi zamansa avam... Sanatsal açıdan beğenelim beğenmeyelim; 'Recep İvedik’in dört filmdir gişede estirdiği başarı rüzgarı, göz ardı edilemeyecek bir gerçek. 21 Şubat’ta vizyona giren serinin dördüncü filmi, haftanın sonunda 2 milyon 857 bin gişe rakamına ulaşarak bir hafta içerisinde en çok izlenen film oldu. Şu anda ise filmi izleyen kişi sayısı yaklaşık 4.69 milyon. Peki, rekora doymayan Recep İvedik filmlerinin bu denli fazla izleyiciye ulaşmasının temelinde aslında ne yatıyor? Bunun sebeplerini sinema dünyasından eleştirmen, yazar ve akademisyenlere sorduk.
 
Şenay Aydemir (Radikal Gazetesi):
 
Bence birkaç nedeni var: Birincisi, bunu küçümsemek için söylemiyorum ama memleketin genel kültürel atmosferini göstermesi açısından gişe başarısı yakalayan bir film 'Recep İvedik'. Günlük hayata bakış, günlük hayatın nasıl işlediğinin yoğunlaştırılmış bir karikatürü. İkincisi de 'Düğün Dernek'in çok izlenmesini buna katınca şöyle bir hissiyatım var: Günlük hayat o kadar sert yaşanmaya başlandı ki (siyasetin sertliği, günlük hayatın zorluğu vs.) seyircilerin bu tercihlerini bütün bu günlük hayattan kaçış olarak görüyorum. İnsanlar artık sinemada da bu kadar ciddi şeyleri izlemek istemiyor.
 
Cüneyt Cebenoyan (Birgün Gazetesi):
 
Zıvanadan çıkmış bir toplumda yaşıyoruz. Belki insanların kafalarını dağıtmak ihtiyaçlarına karşılık geliyor olabilir. Sonuçta biz komediye çok düşkün bir toplumuz. Komedi, birçok acıya katlanmanın yolu gibi... Gezi’de örneğin; her şeyi dalgaya verdik üzerimize kurşunlar sıkılırken. Bir savunma yöntemi diye düşünüyorum. 
 
Burak Göral:
 
Recep İvedik, bu toplumda bu tip insanların da yerinin olduğu fikrini üç filmdir veren bir karakterdi. Duyulan ilgi tümüyle eğlence talebiyle ilgili ve 'Recep İvedik' filmleri bu talebi belli bir oranda karşılıyor. Herhangi bir derinlik aranmaması gerektiği kabullenilmiş. Özellikle son zamanlarda içeriksiz komedinin patlamasının da getirdiği bir sonuçla artık bu filmlere daha fazla bir ilgi var. Bunun sebebinin şu anda yaşanan sosyo-ekonomik mutsuzluk olduğunu düşünüyorum. İnsanlar sinemayı artık kaçış aracı olarak görmeye başladı.
 
Doç. Dr. Hülya Uğur Tanrıöver (Galatasaray Üniversitesi):
 
Toplum yaşamının gerektirdiği kurallara uyma gereği, dayatılan egemen “görgü” ilkeleri ergenlerin en temel isyan konularıdır. Asla büyümeyen bir ergen olarak Recep İvedik izleyicilerin içindeki, o normları “iğrenç” biçimde çiğneyen ergeni uyandırmaktadır. Ayrıca kahramanın bir “anti kahraman” gibi sunumu da popüler olmasının nedenlerindendir. Bir diğer konu da, bu dizinin filmlerinde özellikle de gaz çıkarma, dışkılama veya bunlara yapılan göndermeler ile ciddi bir homofobik söylemin varlığıdır. Bu da, psikanalitik yaklaşımla açıklayacak olursak, söz konusu filmin hayranlarının çocukluklarındaki “anal” evreden “genital” evreye geçemeyişlerinin ve erkeklerin kendi içselleştirilmiş eşcinsel eğilimlerini bu nefret söylemiyle baskılama girişimlerinin bir göstergesidir.