NİL KURAL

 

Türkiye'de 23 Ocak'ta gösterime giren 'Benim Komşum Bir Melek' (St.Vincent), başrolünde Bill Murray'in rol aldığı bağımsız bir komedi. Yaşlı, aksi bir adamın komşusunun küçük oğlu ile kurduğu dostluğu konu alan filmi yönetmeni Theodore Melfi'yle konuştuk.

 

 

Murray ajansla çalışmıyor, bir ev telefonu numarası var. O numarayı binlerce kez aradım ve mesajlar bıraktım. Sonunda bezdi galiba.

 

 

Evet. Finansman bulmakta zorlanıyorduk. Herkes filmde kimin olacağını sorup duruyordu. Murray tamam dediğinde herkes çalışmak için heveslenmeye başladı. Mesela Melissa McCarthy kısa süre sonra kesinleşti. Bir anda toparlayıp çekimlere başlama hazırlığı yapabildim.

 

 

Kariyerinize başladığınızda ne işe yararsa onu yaparsınız. İnsanlar da başarılı olursanız, sürekli aynı şeyi izlemek isterler. Bill ise sürekli kendi yolunda, ne yapmak istiyorsa onu yapmayı sürdürdü. İyi bir komedyen olmanın da iyi bir aktör olmanın da sırrı ortama uyum sağlamak. Son döneminde dünyanın en iyi komedyenlerinden birinden dünyanın en iyi aktörlerinden birine dönüştü. Çok doğal bir şekilde. Sürekli kendisini zorlayarak. Rahat olmak isteyen biri değil. Çoğu insan yaşlandıkça rahat olmak istiyor. Bill Murray öyle değil, zorlanıp, riskler alıyor.

 

 

 

Günümüz için söylemek zor. Benmerkezci olduk. Benim için aziz, insanlara yardım eden, diğerlerinin iyiliğini kendisinin önüne koyabilen biri demek.

 

 

16 bin çocukla deneme seçimi yaptık. Hiç biri olmadı. Çok şeker veya çok büyümüş de küçülmüş bir çocuk olmaması gerekiyordu. Super Bowl izlerken, bir reklam gördüm. Bu reklamda Lieberher'in canlandırdığı okulda ezilen bir çocuktu. Aradım ve görüştüğümüzde rol için mükemmel olduğunu hemen anladım.

 

 

Evet senaryoyu 2008’den sonra yazdım ve aklımın bir köşesinde her zaman finansal kriz vardı. Özellikle de morgage borçları olan yaşlı insanları düşünüyordum. Hala da onlarla uğraşıyorlar. Evlerinin taksitlerini ödeyemiyorlar ve hayatlarının son bölümünde bir kez daha evsiz kalıyorlar. Bence bu çok iğrenç. Bu işi kafamda çok büyütüyorum. Şu anki ekonomik sistemle ciddi bir problemim var.

 

 

Şimdi daha düzenli ama aynı şeyi yapmaya devam ediyorlar. Mesela şimdi yeni bir araba alamayacak insanları yeni bir araba almaya teşvik ediyorlar. Sonra insanlar borçlanıp ödeyemiyor ve arabalarını ellerinden alıyorlar. Bu ülke tamamen dolardan motive oluyor ve insanlık bu sonunda kayboluyor.