Sat sat bitmeyen şehir
Ferhan Şensoy'un 1988 tarihli "İstanbul'u Satıyorum" oyunu, en çok Erol Günaydın ile Münir Özkul'un ünlü sahneleriyle hatırlanırASU MARO
"İstanbul'u satıyorum, satıyorum / Gözlerim gözlüklü / İstanbul'u satıyorum, satıyorum / Annesiyle birlikte / Ben bir sokak satıcısı / Han hamamlar yıkıcısı, gökdelenler kurucusu / İstanbul'u satıyorum, satıyorum / Tarihiyle birlikte..."
"İstanbul'u Satıyorum" afişi. 1980'li yıllar Ortaoyuncular'ın altın yıllarıydı. "Şahları da Vururlar", "Kahraman Bakkal Süpermarkete Karşı", "İçinden Tramvay Geçen Şarkı" ve hafta konu edeceğimiz "İstanbul'u Satıyorum"... Ferhan Şensoy'un 1983'te yazıp 1987'de tekrar ele aldığı, müziklediği ve şahane bir oyuncu kadrosuyla sahneleyip oynadığı oyun... Yazının girişindeki şarkı sözlerinden anlaşılacağı gibi İstanbul'u parsel parsel satanların hikayesini anlatır. Ferhan Şensoy'un sivri kaleminin bütün özelliklerini bünyesinde barındırır.
Hele bir sahnesi vardır ki, Fatih Sultan Mehmet ile Mimar Sinan, oyunun dekorunu oluşturan İstanbul maketinin önünde karşılaşırlar. Yıl 1988'dir ve ikisi de tanıyamaz gördükleri şehri. Mimar Sinan gökdelenlerin arasına sıkışmış kendi eserlerini arar ki bulsun, Fatih, kendi fethettiği şehir bu mudur, gözlerine inanamaz... Aralarında gayet matrak ve hazin diyaloglar geçer.
Ferhan Şensoy'un günümüzdeki karşılığını da bulmanın hiç zor olmadığı işbilir müteahhit Kartal Bey'i oynadığı oyunda Fatih'i Erol Günaydın, Sinan'ı Münir Özkul oynar. Sadece bu tadına doyulmaz oyunculuk düetini kısa süre önce sonsuzluğa uğurladığımız Erol Günaydın'ın anısına bir daha izlemek için bile "İstanbul'u Satıyorum" oyununun DVD'sini edinmekte fayda var. Ya da Erol Günaydın ile Ferhan Şensoy'un sazlı sözlü aşık atışmasını... Bir de bakarsınız içinde hala bugüne dair söylenecek birçok söz varmış... İstanbul meğer sat sat bitmezmiş...
Münir Özkul, Ferhan Şensoy - İstanbul'u Satıyorum:
"İstanbul'u satıyorum, satıyorum / Gözlerim gözlüklü / İstanbul'u satıyorum, satıyorum / Annesiyle birlikte / Ben bir sokak satıcısı / Han hamamlar yıkıcısı, gökdelenler kurucusu / İstanbul'u satıyorum, satıyorum / Tarihiyle birlikte..."

Hele bir sahnesi vardır ki, Fatih Sultan Mehmet ile Mimar Sinan, oyunun dekorunu oluşturan İstanbul maketinin önünde karşılaşırlar. Yıl 1988'dir ve ikisi de tanıyamaz gördükleri şehri. Mimar Sinan gökdelenlerin arasına sıkışmış kendi eserlerini arar ki bulsun, Fatih, kendi fethettiği şehir bu mudur, gözlerine inanamaz... Aralarında gayet matrak ve hazin diyaloglar geçer.
Ferhan Şensoy'un günümüzdeki karşılığını da bulmanın hiç zor olmadığı işbilir müteahhit Kartal Bey'i oynadığı oyunda Fatih'i Erol Günaydın, Sinan'ı Münir Özkul oynar. Sadece bu tadına doyulmaz oyunculuk düetini kısa süre önce sonsuzluğa uğurladığımız Erol Günaydın'ın anısına bir daha izlemek için bile "İstanbul'u Satıyorum" oyununun DVD'sini edinmekte fayda var. Ya da Erol Günaydın ile Ferhan Şensoy'un sazlı sözlü aşık atışmasını... Bir de bakarsınız içinde hala bugüne dair söylenecek birçok söz varmış... İstanbul meğer sat sat bitmezmiş...
Münir Özkul, Ferhan Şensoy - İstanbul'u Satıyorum:
Etiketler: bilimkurgu Erol Günaydın Fantastik Ferhan Şensoy hiciv İstanbul İstanbulu satıyorum Münir Özkul Ortaoyuncular Ses Tiyatrosu tiyatro
