Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Müzik » Özbeğen piyano eşliğinde uğurlandı

Özbeğen piyano eşliğinde uğurlandı

Özbeğen piyano eşliğinde uğurlandı31 Ocak 2013 - 10:01 | Orhan Gencebay'ın da aralarında bulunduğu dostları Özbeğen'i son yolculuğunda yalnız bırakmadı. Fotoğraf: Hüseyin Özdemir
12 yıldır mücadele ettiği kanser hastalığının ardından pazartesi günü hayata veda eden Ferdi Özbeğen, dün gözyaşları içinde son yolculuğuna uğurlandı
SELİN SAYAR

Bir ustaya daha veda ettik 2013'ün ilk ayında. 12 yıldır kanser hastası olan Ferdi Özbeğen, yakın dostlarına "Beni böyle görmeyin, iyileşeyim öyle gelirim," diyordu ama ne yazık ki öyle olmadı. Ferdi Özbeğen Pazartesi günü, tedavi gördüğü Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde hayata gözlerini yumdu.

Özbeğen için dün düzenlenen ilk tören, yakınlarının ve sevenlerinin katılımıyla Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda gerçekleşti. Özbeğen’in cenazesinin yanında, her zaman olduğu gibi yine piyanosu vardı. Sanatçının manevi oğlu Hilmi Özbeğen, babasının yanından bir an olsun ayrılmazken, zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadı. Dikkat çeken bir diğer ayrıntı ise salondaki tenhalıktı. Bu durum, orada bulunan vefalı dostları da bir hayli üzerken, tiyatro oyuncusu Erhan Yazıcıoğlu şöyle bir değerlendirmede bulundu: ”Ferdi yaşamı boyunca sevgiyi, vefayı, aşkı, şefkati aradı. Ne kadarını buldu onun yorumu ortada. Bana göre bu salon dolup taşmalıydı. En çok sevdiği şeyden mahrum oldu, dostluktan…”

Törende, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültürel ve Sosyal İşler Daire Başkanı Abdurrahman Şen, Piyanist Şevket Uğurluer, Sezen Cumhur Önal birer konuşma yaptı.

Tiyatro oyuncusu Mustafa Alabora, Özbeğen’in her türlü anılabileceğini vurgularken “Onu zekasıyla, şarkıcılığıyla, piyanistliğiyle hatta Bektaşiliğiyle anlatabiliriz. Bana göre Bektaşiydi. Annesi Ermeni, babası Türk’tü. Onun vefatı, Türkiye’de kardeşliğin ve dostluğun yeniden canlanmasını sağlar umarım,” dedi. Son gününe kadar yanında olan sanatçı dostu Fedon ise konuşmakta zorlanıyordu. Şunlar dökülebildi dudaklarından: “Ben belki 50 yıllık arkadaşı değilim ama 15 yıllık dostu oldum. Onun müzik kariyeri konusunda ahkam kesecek güçte değilim. Son kitabını aldım, adı 'Şöhret Dediğin'. Ama imzalatmaya vaktim olmadı. İşte şöhret dediğin… Ben bir ağabeyimi kaybettim. Burada bulunan her bir dostu bin arkadaşa bedeldir”.

Konuşma yapan bir diğer dost, Özbeğen’in hayat hikayesini kaleme alan yazar Ali Rıza Türker’di. Türker, konuşmasına Özbeğen’in bir ekol olduğunu söyleyerek başladı ve “Ülkemizde bir kitle sanatçısı olan Ferdi Özbeğen kitap olmuş bir hayatı bana armağan etti," dedi. Sanatçı Coşkun Sabah ise "Annemi kaybettiğim zaman annemin tabutunu uçaktan çıkardığımda yanımda Ferdi Özbeğen vardı. Çok çok üzüntülüyüm. Hepimizin başı sağ olsun. O büyük bir insandı," yorumunu yaptı.

Konuşmalardan sonra gerçekleşen saygı geçişinin ardından, Özbeğen’in cenazesi, Levent’teki Afet Yolal Camii’ne götürülmek üzere yola çıktı. Öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazına, Mustafa Alabora, Orhan Gencebay, Selami Şahin, Sezen Aksu, Nil Burak, Ümit Besen, İzzet Öz, Ali Poyrazoğlu, Oya Aydoğan, Hakan Ural, Nuri Sesigüzel, Şahin Özer, Ali ve Aysun Kocatepe, Haluk Ulusoy, Mehmet Sevigen, Hakan Peker, Deniz Seki, Hatice Aslan, İzzet Çapa, Sinan Özen’in de aralarında bulunduğu isimler katıldı. Özbeğen’in cenazesi alkışlarla cami avlusundan çıkarıldıktan sonra, Ulus Mezarlığı’na defnedildi.

"Piyanistler arasında bir numaraydı"

*Selami Şahin: Böyle bir insanın yeri dolmaz. Bizim dostluğumuz tam 45 sene. Çocukluk yıllarımızda ne anılarımız var. O bir ilktir, ilkler unutulmaz. Piyanoyla albüm yapan, o modeli ilk başlatan Ferdi Özbeğen’dir. Allah’tan rahmet diliyorum, mekanı cennet olsun…

*Nil Burak: O benim canım, çok eski arkadaşımdı. Dile kolay 35 sene… Aynı plak şirketinin sanatçılarıydık. Turnelere gittik, fuarlarda çalıştık, tatiller yaptık. Bir gün olsun beni kırmadı. Biz onunla son anına kadar hep konuştuk. Morali iyiydi, kimse ölmek istemez ki… Büyük bir değeri yitirdik.

*Hakan Ural: Ferdi benim çok eski dostumdu. Bu meslekte, piyanist sanatçılar arasında benim bir numaramdır.Hastalığı süresince büyük mücadele verdi ama olmadı… Arzu ederdim ki daha çok ilgilenilsin. Çünkü Ferdi yalnız bir insandı.