Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Müzik » ‘İki kültürle büyümek şansım oldu’

‘İki kültürle büyümek şansım oldu’

‘İki kültürle büyümek şansım oldu’03 Mayıs 2018 - 10:05
Müzik eleştirmenlerinin ‘multi talent’ olarak nitelendirdiği, hem piyano çalan hem söyleyen hem beste ve aranjman yapan, Türkiye’nin adını geç duyduğu, dünyadaki caz festivallerinin gediklisi Karsu, yarın Zorlu PSM Caz Festivali kapsamında İstanbul sahnesinde olacak.
GÜLDEN ÖKTEM
 
Türkiye asıllı Hollandalı müzisyen Karsu Dönmez dün başlayan Zorlu PSM Caz Festivali kapsamında yarın Karsu Plays Atlantic Records isimli bir konser verecek. Babasının Amsterdam’daki restoranında şarkı söylerken yönetmen Mercedes Stalenhoef’un dikkatini çeken Karsu’nun hayatı daha sonra yönetmenin çektiği bir belgesele konu oldu. Ardından pek çok müzik ödülü ve eğitimi almaya başlayan Karsu, 16 yaşında Carneige Hall’de sahneye çıktı ve daha sonra da ilk albümü ‘Conffestion’ı yayınladı. Telegraf tarafından bu albümü ‘şahane’ olarak nitelendirilen Karsu, Ahmet Ertegün anısına çıktığı turnesi kapsamında başta ülkesi Hollanda olmak üzere Türkiye’de ve pek çok ülkede sahnede olacak. Karsu konser öncesi sorularımızı yanıtladı. 
 
 
- 17 yaşında Hollanda’da verilen Genç Yetenek Ödülü’ne değer görüldünüz ve insanlar isminizi duymaya başladı. Ardından sırasıyla Brezilya, Amerika, Almanya, Belçika gibi ülkelerde sahneye çıktınız. Ama Türkiye sizi epey geç keşefetti... 
 
O zamanlar çok gençtim ve bundan 10 yıl önce internet, şu anki bildiğimiz/kullandığımız seviyede değildi. Sosyal medya sizin tüm dünyada, daha fazla insan tarafından takip etmenizi sağlıyor. Televizyon değil, ama internet bunu yapıyor. Bütün müzik endüstrisi de bu sayede değişti bence ve biz de doğru zamanda doğru kararı verdik: Büyük şirketlerle masaya oturup kayıtlar yapabilirdik ama bunu yapmadık. Canımız ne isterse, bağımsız bir şekilde onu yapmak istedik. Eğer bir şirketle albüm anlaşması imzalamış olsaydım, belki de Türkiye beni daha geç tanıyacaktı...
 
- Babanızın restoranında çalışırken belgesel yönetmeni Mercedes Stalenhoef sizi keşfetti ve bir belgeselinizi çekti. Sizce o her şeyin başlangıcı bu muydu?
 
Evet, Mercedes restorana geldiğinde ben de piyano başında şarkı söyleyip çalıyordum. Ama o inanamadı benim piyanonun başındaki kişi olduğuma. Daha sonra çekimleri yapmak için hem restorana geldi hem evimize hem de babam ve annemin doğduğu yer olan Hatay’ın Karsu Köyü’ne gitti, benim müzik yolculuğumu takip etti...
 
Farklı stiller bir arada
 
- Türk müziğini cazla birleştiriyorsunuz. Belli ki Türkçe müziğe aşinasınız...
 
Türkçe müziğe çok aşinayım, Hollanda’nın büyük konser salonlarından biri olan Muziekgebouw aan ‘t IJ’de 2010’da sahneye çıktığımda piyanoyla hem klasik parçaları seslendirdim hem de evde dinlediğim bazı Türkçe eserleri. Annem Leman Sam’ın Azeri şarkılarını dinlerdi babam ise Aşık Veysel’i, Neşet Ertaş’ı ve bazı Türkçe pop müzik şarkılarını... Ben de hep duyduğum, dinlediğim bu şarkıları harmanladım...
 
- Turnenin adı ‘Karsu Plays Atlantic Records’. Ahmet Ertegün’ün Atlantic Records’undan adını alıyor... Ertegün çok sıradışı bir isimdi ve kuralları yıktı. Bu konserler ona bir saygı duruşu niteliğinde mi?
 
 
Eğer bu turneye sadece ‘Ahmet Ertegün’ turnesi desem kimse anlamayacaktı ama şimdi insanların ‘Atlantic Records’ diyince meraklandığını görüyorum. Hollanda’da ocak ayından bu yana neredeyse 30 konser verdik ve Türk asıllı pek çok insan konserlere geldi. Onlar Atlantic Records’dan haberdar değildi, bunu öğrendi. Konsere gelen Hollandalılar ise “’Atlantic Records’u biliyoruz ama böylesine kuralları yıkan bir Türk’ten haberimiz yoktu” dedi...
 
- İkinci albümünüz ‘Colors’ (Renkler) adını taşıyor. İngilizce ve Türkçe şarkıları harmanladığınız için bu ismi seçmiş olabilir misiniz?
 
Evet. Türk asıllı Hollandalı diye tarif ediyorum kendimi. İki kültüre sahip olarak büyümenin büyük faydalarını gördüm. Bu albüme ‘Colours’ ismi vermemin bir diğer nedeni de birçok farklı müzik türünü, farklı stili barındırıyor olması. İki yıl önce Edison Jazzism Dinleyici Ödülü’nü aldı.
 
 
‘Türkçeyi daha iyi öğreniyorum’
 
- Bundan 10 yıl önce burada olabileceğinizi tahmin ediyor muydunuz?
 
Bana bundan 10 yıl önce bugünü sorsalar, geldiğim yeri asla tahmin edemezdim. Ama bugünlere gelmek için çok çalıştım ve beni ilk günden beri destekleyenler hala etrafımda. Şimdi yeni albüm üstüne çalışıyorum, sanırım 2019’da çıkacak ve daha çok Türkçe şarkı söylemek istiyorum. Şimdi bunun için bir taraftan da Türkçeyi daha iyi öğrenmeye gayret ediyorum.