İhsan Dindar

Sizi bugüne kadar daha çok bir grup üyesi olarak tanıdık. Bu sefer karşımıza solo çalışmanızla çıktınız. Başlangıçta ikisi arasındaki farkı sormak isterim. Bir grubun parçası olmak ve solo kariyer arasında ne gibi farklar yaşadınız?

Bir grubun üyesi olduğunuzda müzikal bir mozaiğin de parçası oluyorsunuz. Ortada bir sürü güzel fikir var ve bunlardan tek bir kuvvetli ses çıkıyor. Bu durumda sırtınızdaki yük de eşit paylaşılıyor. Solo kariyerde öncelikli olan sizin kararlarınız. Tek başına olmak daha fazla sorumluluk anlamına gelse de bir yandan daha özgür olmak demek. Benim için ikisi ayrı ayrı çok keyifl

Phil Collins (Genesis) ve Don Henley (The Eagles) gibi isimler üyesi oldukları gruplarda ya da sonrasında hem davulda hem de vokalde yer aldılar. Siz de bundan sonra ikisini bir arada yürütmeyi düşünüyor musunuz? Yoksa vokale mi ağırlık vereceksiniz?

Davul kesinlikle son nefesime kadar hayatımda olacak. Ondan vazgeçemem ama davulcu ve solist Kerem’in söylemek istediği farklı şeyler var. Solist olarak yaratıcılık anlamında başka şeyler ifade edebiliyorum. İkisi taraf birbirini destekliyor. Ritim duygusu hayatta başka hiçbir şeye benzemiyor. En basitinden hepimiz farklı bir ritimde yürüyor, farklı bir ritimde konuşuyoruz. Onun için birinden birini seçmek söz konusu değil. Zaman zaman biri diğerinin önüne geçebilir ama hiçbir zaman sadece biri olmayacak.

Geçtiğimiz günlerde A Planı tekliniz ile karşımıza çıktı. Çalışmanın gelişim hikayesini öğrenebilir miyiz?

Ben melodi üstüne daha rahat söz yazabiliyorum. Duyduklarım bana bir şeyler hissettiriyor ve kağıda bir şeyler karalamaya başlıyorum.  A Planı’nı yapmaya başladığımızda Suat Yılmaz ile bir kaç farklı melodi üzerinde çalışıyorduk ve bu altyapı dönüp dolaşıp aklıma takılıyordu. Güçlü bir hissiyatı vardı ve beni harekete geçiriyordu. Biraz da inişli çıkışlı bir dönem geçirdiğim için bu motivasyonel sözler ortaya çıktı.

A Planı gelecekte bir gün, bir albüme evrilir mi?

Bu dönemde, şarkı söylemeye yeni başlayan biri için albüm yapmak pek de akıllıca değil. Benim için yeni ve farklı bir kulvar, albüm bu aşamada fazla iddialı olabilirdi.

Müzik dünyasında büyük değişimlerin yaşandığı bir dönemdeyiz. Streaming platformların önemi git gide artıyor. Bu tip mecralara bakış açınız nasıl?

Kaset çekip arkadaşlarımızla paylaştığımız dönemlerden bugüne, bu alandaki tüm gelişime şahit olmak müthiş bir duygu. İnsanların bilgiye ulaşmak için saniyeler saydığı bir dönemde sizin eserlerinize ulaşması açısından streaming platformları harika. Ama emeğin karşılığını almak derseniz, orada pek adaletli bir durum söz konusu değil. Biraz otel açık büfesine benzetiyorum ben: İnsanlar çok küçük paralar ödeyerek ürününüze  erişiyor, bu da beraberinde değersizleşmeyi getiriyor. Eskiden bir albümün çıkması, klibin yayınlanması büyük bir olaydı. Albüm satın alınır, defalarca dinlenir, kitapçıklar didik didik okunurdu. Şimdi 30 saniye dinleyip, sıradaki şarkıya geçiyoruz. Ben bu durumun da fazla uzun sürmeyeceğini, sanatçı odaklı bir yöne evrileceğini düşünüyorum. Sinyaller de o yönde… Neticede üretim durursa o platformların bir önemi kalmayacak…

A Planı’na klip de geldi. Peki yakında konser de olacak mı?

Konser formatı üzerinde çalışıyoruz. İlk hedefim yakın zamanda ikinci şarkıyı paylaşmak.

ihsan.dindar@milliyet.com.tr

http://instagram.com/ihsandinovski