Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Diğer » "Muğlak ruh halimin toplamında ortaya çıkan bir sergi"

"Muğlak ruh halimin toplamında ortaya çıkan bir sergi"

"Muğlak ruh halimin toplamında ortaya çıkan bir sergi"21 Nisan 2022 - 09:04
Evin Sanat Galerisi, kuruluşundan bugüne temsilciliğini üstlendiği Temür Köran’ın 22. kişisel sergisi 'Muğlak'a ev sahipliği yapıyor.

Hazal Özlü

hazal.ozlu@milliyet.com.tr

 

Savaş, salgın, göç gibi son yıllarda insanlığı büyük çapta etkileyen kavramların kendisinde yarattığı hislerden yola çıkarak, çevresinde ve anılarında var olmuş, bireyleri ve nesneleri özgün fırça yorumuyla izleyiciye sunuyor.


Temür Köran’ın, arka planda soyutlanmış mekanlara sahip resimlerindeki figürleri: sanatçının deyişiyle “güzelin arkasında görünen ürperticiliği” sanat tarihinden referanslar içeren üslubuyla tuvallerine yansıtıyor. 'Muğlak' sergisini Temür Köran'la konuştuk.

 

1989'dan günümüze kadar birçok proje, kişisel ve karma sergilerde yer aldınız. Bu süreçte resim yolculuğunuzda neler değişti?


22 kişisel, yüzlerce proje ve karma sergilerim oldu. Çocukluğumdan beri resim yapıyorum. Yapmaktan ziyade resimle yaşamayı hayal ettim hep. O hayalim gerçekleşti. Resmin dipsiz bir kuyu olduğunu düşünüyorum. Öğrenmenin sonu yok.  Hala resimlerimi yaparken daha iyisini yapabilirdim düşüncesiyle ilerliyorum. Her sergim ilk sergimmişçesine heyecan içinde üretiyorum. Okul yıllarında bir eğitimden geçiliyor. Sonrasında atölyeniz bir laboratuvar mantığında kullanılıyor. O zamanlar hikayeden uzak duruyorsunuz. Ustalardan edinilen bilgileri bir miras niteliğinde sürdürüyorsunuz. Bu dili sadece sanat için yapmak ve kullanmanın ötesine geçiyor. Başlangıçta hikayeden biraz uzak kalınıyor. Sonrasında hayatın size dayattığı bazı gerçekler sizi nesnel bir düşünceye zorluyor. Artık bir söz söyleme isteği duyuyorsunuz. Dışavurum genellikle duygudan veya bir fikirden hareket ediyor.  

 

"Herşeyin görüldüğü gibi olmadığını bu metaforlarla keşfettim"

 

Erken yaşta bir metaforla tanıştım. "Güzelin arkasında görünen ürperticilik." Hayatı tanıma adına şekillenmeler o dönemde başladı. Güzelin arkasındaki tehlike sorulduğu zaman o metafora sığındım. Herşeyin görüldüğü gibi olmadığını bu metaforlarla keşfettim. Latin yazarlardan Borges ve Cortazar'ın Gündüz görünen düşlerini okuyarak bir bakış açısı geliştirdim. Resimlerimin üslubunu belirleyen nitelikler bu şekilde oluştu. 

 

Resimlerinizde toplumsal konulara oldukça değinmektesiniz. 'Muğlak' sergisinin kavramsal çerçevesi nasıl oluştu?

 

Aslında 'Muğlak' bugün içinde bulunduğumuz ruh halimiz. Önceki sergilerimden yola çıkarsak 'Göç' sergimde, göç eden insanların geçmiş ve gelecek arasında kaldığından bahsetmiştim. 'Terk' sergimde endişe ön plandaydı. 'Muğlak'ta da günümüzdeki belirsizlikten bahsediyorum. Bunlar arka arkaya gelen küresel problemler. Şu an içinde bulunduğumuz durum, savaşların olması, ekonomi, pandeminin belirsiz süreci, gelecek kaygısı ruh halimi de etkiledi. 'Muğlak' ruh halimin toplamında çıkan bir sergi oldu.

 

Tuvallerinizde renk kullanımınız oldukça dikkat çekici. Arka planda sizin deyişinizle “güzelin arkasında görünen ürperticilik" ön planda. İzleyicide uyandırmak istediğiniz his nedir?

 

Resim sizden çıktıktan sonra,  resme bakan herkes dünya görüşüne ve edindiği tecrübelere göre yorumluyor.