Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Diğer » Kolektif belleğe neşeli bir yolculuk

Kolektif belleğe neşeli bir yolculuk

Kolektif belleğe neşeli bir yolculuk03 Ocak 2023 - 12:01
Popüler kültür tarihimizi canlandırdığı resimleriyle tanınan Gamze Taşdan’ın kadınları bu kez bize 100. yılını kutladığımız Cumhuriyet’in kuruluş coşkusunu yaşatıyor. “Cumhuriyet Kızları” sergisindeki kadınların yüzünü görmüyoruz ama hissediyoruz ki hepsi de mutlu.

CEM ERCİYES

cerciyes@doganyayinlari.com.tr

100. yılını kutladığımız Cumhuriyet’in en önemli başarılarından biri kadınları da toplumsal hayata katması. Toplumsal normları kırmak hiç kolay değildi ama Atatürk ve kurucu kadrolar kadınların önündeki engellerin pek çoğunu kaldırmak, yeni toplum inşasına onları da aktif birer yurttaş olarak katmak için pek çok önemli adım attılar. Türkiye’nin kadınlara seçme ve seçilme hakkını pek çok Avrupa ülkesinden önce vermesi bir tesadüf değildi tabii ki. Ama Cumhuriyet’in eğitim atılımında kadınlara verilen önem belki de her şeyden daha etkili oldu. Hayatın tüm alanlarında kadınların görünür olması isteniyordu. Bunu coşku ve memnuniyetle karşılayan ve devrimlerin bir parçası olan kadınlar, Cumhuriyet’in de modern yüzünü oluşturdular. Genç Cumhuriyet’le bu genç kadınlar o kadar özdeşleşti ki ‘Cumhuriyet kızları’ denilen bir kuşak yetişti.

İşte o “Cumhuriyet Kızları”, Gamze Taşdan’ın yeni sergisinde kendini gösteriyor. Hiçbirinin yüzü yok, sanatçının önceki resimlerinde olduğu gibi bu sergide de figürlerin yüzlerini görmüyoruz. Ama içinde yer aldıkları fotoğraflardan onları hemen tanıyoruz. Birçoğumuzun aile albümlerinde karşılaştığı anneannelerimiz, halalarımız, büyük teyzelerimiz onlar. 1920’lerin, ‘30’ların ve ‘40’ların kadınları...

Gamze Taşdan belgeselci bir sanatçı. Daha önce popüler kültürü, eski film sahnelerini, afişleri, sahne sanatçılarını anlatan resimler yapmış, bu çalışmalarıyla epey ilgi çekmişti. Bozlu Art’taki 2019 tarihli önceki sergisinde yine kadınlar vardı. Sümerbank kumaşlarının desenleri ve renklerine bürünmüş kadınlar, bu unutulmaz kurumun toplumsal hayattaki rolüne eşlik ederek Taşdan’ın resimlerinde yerini almıştı. Kumaşların değişimiyle toplumsal dönüşümü de anlatan “Tuhaf Şeyler Ormanı” adlı o sergiden sonra Gamze Taşdan’ın kadınları bu kez bize Cumhuriyet’in kuruluş coşkusunu anlatıyor. Taşdan bir kez daha belleğimizi canlandırıyor, modern Türkiye’nin temel taşlarına işaret ediyor. “Cumhuriyet Kızları” sergisini oluşturan her bir resim bir fotoğraf ya da benzer belgeden yararlanarak yapılmış. Sanatçının kendine özgü şematik yapısıyla kurguladığı, pastel renklerin egemen olduğu resimlerde yüzler boş. İfadelerin olmadığı, bir fotoğraf için bir araya gelen figürlerin yan yana istiflendiği bu resimlerin minyatürü çağrıştıran bir atmosferi de var. Zamanı belli ama mekânsız resimler bunlar. Resimlerin pek çoğunun nerede çekildiğini bilmiyoruz çünkü sanatçı çoğu kez resme kaynak oluşturan fotoğraftaki mekânı ve fonu çıkartıp sadece kadınları gösteriyor bize. Bazen fondaki mekân, “Sümerbank” serisindeki gibi bir desenle kaplanıyor, bazen bir boşluğa dönüşüyor. Saçlar, kıyafetler ama en çok resimlerin içindeki coşku bize zamanı net biçimde söylüyor: Cumhuriyet’in ilk yıllarındayız. Mekânı ise aslında belli: Bütün Türkiye. İstanbul, Ankara ve Anadolu... Taşdan tüm ülkeye yayılan bir heyecanın ve kolektif ruhun resmini yapıyor bu sergide.

Hayatın içindeki kadınlar

Galerinin bir duvarında okulları görüyoruz. Beyaz yakalı önlükleriyle ders çalışan iki kız, ellerinde bağlamalarla yere çömelmiş bir köy enstitüsünün öğrencileri, bir izci oymağı, piyano başındaki hocalarıyla poz vermiş bir müzik sınıfı... Batılılaşmanın simgesi kısacık saçlarıyla caz çağının kadınları, şapkalı, paltolu kadınlar... Hayatın içinde kadınlar. Bir grup Fenerbahçe Parkı’nda neşeyle çimenlere yayılmış, bir başka grup mayolarıyla bir şemsiyenin altında, başları kapalı, önlerinde bira bardaklarıyla poz vermiş ‘20’lerin kadınları ise belli ki Bomonti Bira Bahçesi’ndeler...

Yazının devamını Milliyet Sanat ocak sayısında okuyabilirsiniz…