Seyhan Akıncı 

İzmir, 70 yıldır kapalı olan Şehir Tiyatroları’nın perdelerini geçtiğimiz ekim ayında aralamış, kentin tiyatro ile bağını kuvvetlendirmişti. Şehir şimdi “Hülya-Özdemir Nutku” adıyla düzenlenen Uluslararası İzmir Tiyatro Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. 4 Nisan’da başlayan festival 40. yılında 40 oyunu tiyatroseverlerle buluşturacak. 17 Mayıs’ta sona erecek festivali ve İzmir’in tiyatro ile ilişkisini Şehir Tiyatroları Müdürü Özkan Ataklı ile konuştuk. 

İzmir Tiyatro Günleri yeni adıyla Hülya-Özdemir Nutku Uluslararası İzmir Tiyatro Festivali 40. Yılında. Tiyatro alanında çok önemli bir basamak. 40. yıla özel festivalde tiyatroseverleri neler bekliyor?

Festivale 301 başvuru yapıldı, bu ilgi bizi çok mutlu etti. Bütün jüri üyelerimizle birlikte aramızda bölüşmeden, her başvuruyu tek tek, ayrıntılı inceledik. Değerlendirme sıralamasında altta kalan başvurulara dönüp tekrar tekrar baktık ki; festivale katkısı olabilecek hiçbir ekibi gözden kaçırmayalım. Jüri kapalı sistem, bireysel festival değerlendirme tablolarını ayrı ayrı paylaştı ve katılımcılar her bir jüri üyesi tarafından tek tek oylanmış oldu. Jüri üyelerimizin yaptığı değerlendirmeler nihayetinde bu yılki festival tablomuz ortaya çıktı. Festivalin sadece İzmir'in merkez ilçelerinde sınırlı kalmasını istemedik. Bu sebeple bütün ilçelerdeki sahnelerle bağlantı kurarak ve festival katılımcımız olan tiyatrolarla iletişime geçerek, İzmir'in her köşesine festivali taşımaya gayret gösterdik. 

Oyunlar şehrin farklı noktalarında sahnelenecek. Dezavantajlı olarak nitelendirebileceğimiz bölgeler açısından bir pozitif ayırımcılık uygulandı mı?

Festival programını oluşturulurken ilk gözettiğimiz şey bu oldu. Festivalden bağımsız olarak da mümkün olduğunca uzak ilçelerle sanatı buluşturmaya çalışıyoruz ve bu devam edecek. Kültür ve Sanat Dairesi Başkanlığı ve Şehir Tiyatroları Şube Müdürlüğü olarak her ay görece “dezavantajlı” diyebileceğimiz ilçelerimize çocuk ve yetişkin oyunları organizasyonları yapılıyor. Festival kapsamında bu öncelikle hareket ederek bir program oluşturmaya gayret ettik. Festivalimizin kapanışını da yine, uluslararası, görkemli bir performansla tüm İzmir halkına açık bir şekilde Gündoğdu Meydanı’nda yapmayı planlıyoruz. 

Festivalde aynı zamanda çocuk oyunları da sahnelenecek. Belki pek çok çocuk tiyatro ile böyle festivaller sayesinde tanışıyor. Bu gösterimlerle ilgili neler söylemek istersiniz?

Festival kapsamında küçük seyircilerimizi altı oyunla buluşturacağız. Bu oyunları belirlerken, yıl boyunca alımını gerçekleştirdiğimiz oyunlarda da yaptığımız gibi, pedagojik raporu olması, çocuklarla tiyatral bağı doğru kurabilecek olması gibi kriterleri göz önünde bulundurduk. Ne yazık ki ülkemizde çocuk tiyatrosuna gerekli özenin gösterilmediğini görüyor ve bu noktada farkındalık yaratacak çalışmaları hayata geçirecek projeler üzerinde çalışıyoruz.