Gençlerin tarihe yolculuğu
23 Temmuz 2022 - 09:07MELİSA VARDAL
“Adım Adım Tarihi Yarımada” projesiyle gençler şehrini tanıyor. Proje kapsamında 15-29 yaş arasındaki öğrenciler alanlarında uzman akademisyen ve deneyimli rehberlerle şehrin tarihi dokusunu karışlıyor. Beş ayrı kategoriye ayrılan projenin “Kültür Tarihi Gezileri”yle şehrin geçmişine bir pencere aralayabilir; “Mimarlık Tarihi Gezileri”yle eşsiz yapıların hikâyelerini öğrenebilir; “Monografik Semt Gezileri”yle Fener’den Balat’a, Süleymaniye’den Vefa’ya gezerek şehrin tadını çıkarabilir; “Arkeolojik Alan Gezileri”yle kayıp eserlerin peşine düşebilir ya da “Müze Gezileri”yle medeniyetlerin büyüsüne kendinizi kaptırabilirsiniz. “Bir kenti sahiplenmenin ve sevmenin yolu onu tanımaktan geçer” ilkesiyle ortaya çıkan bu gezilerin İstanbul Arkeoloji Müzeleri ayağına biz de katıldık.
Ülkemizin ilk müzesi olan bu yapı Osman Hamdi Bey tarafından “İmparatorluk Müzesi” olarak kuruluyor. İçerisinde pek çok medeniyetten bir milyona aşkın eseri barındıran müzeyi gezerken bize eşlik eden rehberimiz A’dan Z’ye her bilgiyi anlattı. Gezi boyunca Roma’nın erguvan renginin soyundan Sezar’ın Amasya’da söylediği “Geldim, gördüm, yendim” cümlesine, en zalim Roma krallarından en bahtsızlarına, heykellerde yer alan koruyucu baykuştan Yunan ve Roma heykellerinin nasıl ayırt edileceğine kadar pek çok tarihi ve kültürel bilgi hafızalarımıza kazındı. Saat 10.00’da çıktığımız bu yolculuk akşam 17.30’a kadar sürdü. Gezmesi yorucu ama keyifli olan bu yolculuğa birlikte çıktığımız diğer genç arkadaşlar da bizim gibi yüzlerinde gülücüklerle ayrıldılar. Konuşma fırsatı bulduğumuz gençlerin hemen hemen hepsi etkinliğin devamının gelmesi bir yana bunun şehir dışı ve yurt dışı ayaklarının da yapılmasını talep ediyorlar. Umarız gençlerin dilekleri kabul olur...
DAHA ÖNCE KATILANLAR NE DİYOR?
Dilek–Duygu Çolak: Hem Doğu’nun hem de Batı’nın kadim başkenti olan bu şehrin tarihini gezmek insanın ufkunu genişletiyor. Toprağın üstünde ve altındaki tarihin birikimi müthiş. Binlerce yıllık bir medeniyetler kütüphanesi olan İstanbul’u gezmek âdeta tarihin içinde şu an yaşanan bir filmi izlemek gibi bir duyguydu. Güzel ve kadim İstanbul iyi ki varsın.
Mine Yamaç: Celal Bayar Üniversitesi Sanat Tarihi bölümü öğrencisiyim. Katıldığım gezilerde kültürel varlıklarımızı donanımlı rehberler eşliğinde gerek görsel gerek işitsel bir şekilde tanıma şansım oldu. Çok keyifli bir geziydi. Böyle projelerin sadece İstanbul’da değil, Türkiye genelinde de kültürel miraslarımızı tanımak adına yapılmasını istiyorum.
Mehmet Berk: Doktorum ve tam pandemi döneminde atandım İstanbul’a. Gezmeyi çok seviyorum; arada sırada da belediyelerin gezilerine denk geliyordum. Samimiyetle söyleyebilirim ki rehber seçiminden, gezi yerlerine, kumanya seçiminden, bu işle ilgilenen personelin tamamına Avrupa standartlarında bir iş bu. Proje genişletilerek tarihi yarımadanın dışına da çıkılmalı; çünkü İstanbul’un başka yerleri de çok güzel.
GENÇLER KONUŞUYOR
İbrahim Genç: Bezmi Alem üçüncü sınıf tıp öğrencisiyim. Arkeoloji müzesine daha önce kendim gelmiştim ama geziyi görünce bir rehberle gezmenin çok daha iyi olacağını düşündüm, o yüzden kaçırmak istemedim. Bu tarz yerlerin rehberle gezilmesi bence çok daha etkili oluyor. Rehberimiz sayesinde çok şey öğrendik, çok keyifliydi.
Zeynep Koç: Ben mimarlık öğrencisiyim Yıldız Teknik’te. Gezinin benim için faydalı olabileceğini düşündüm çünkü arkeoloji ve sanat tarihine ilgim var. Aynı zamanda yüksek lisansımı da bu alanda yapmak istiyorum. Bu sebeple geziye başvurdum. Gezerken neredeyse bütün detaylar ilgimi çekti. Başlangıçta gezi yapacağımız müzeye doğru yürüdüğümüz tarihi yarımada güzergâhı çok güzeldi. Kent dokusundaki şehirleşmeyi nizami bir şekilde görebildik. Gözü yoran hiçbir detay yok, bir tramvay yolu geçiyor hemen karşısında tam köşe parsele oturması gerektiği gibi inşa edilmiş bir yapı var. Bütün yapılar birbiriyle çok orantılıydı, bunlar çok hoşuma gitti. Müzeye geldiğimdeyse bu kadar çok eserin olması ve rehberimizin anlattığı detaylarla buranın önemini keşfetmek beni etkiledi
Erve Zeynep Yıldız: Yıldız Teknik Üniversitesi, İngilizce öğretmenliği mezunuyum ve dört yıldır öğretmenlik yapıyorum. Bu gezi programına sevdiğim bir komedyenin paylaşımında denk geldim, anında kaydoldum. Aslında daha önce bu müzeye üç kez gelmiştim fakat rehberli bir gezinin ufkumu açacağını düşündüm. Uzun bir gezi olmasına rağmen bilgiyle doluydu, bu yüzden yorgunluk hissetmedim. Çok memnun kaldım ve gelecek gezilere de mutlaka katılmak istiyorum. Bazı yapıtların neyi temsil ettiği, isimlerin nereden geldiği, nasıl evrim geçirdiğine dair bilgilerim de tazelenmiş oldu..
Gamzenur Happenei–Fatma Kübra Batmaz: İkimiz de İstanbul Üniversitesi’nde Prohistorya ve Önasya Arkeolojisi bölümdeyiz. Saat 10.00’da başladı gezi. Şu an saat 18.00’e geliyor ve müzenin bütün bölümlerini gezdik. Çoğu konu hakkında bilgi sahibi olduk. Yani arkeoloji öğrencisi olarak geziye farklı alanlardan öğrenciler katıldığını ama hepsine yeterli bilginin verildiğini söyleyebiliriz. Başka geziler olursa da katılmak istiyoruz. Bizim için çok faydalı bir buluşma oldu. Çünkü bütün alanları, bütün bölümleri çok kapsamlı bir şekilde anlatan alanında yetkin bir hocayla gezimizi tamamladık. Bu gezilerin hem şehir dışında hem yurt dışında devamı gelirse çok iyi olur. Çok fazla talep olacağına şüphemiz yok çünkü etkinliğin kalitesi aslında devamlılığını da istetiyor katılımcıya.