Milliyet Sanat »Yazarlar » Sevin Okyay | Sevgi-nefret kokteyli
Sevgi-nefret kokteyli
Yalnız değiller, elbette. Yeterince geriye gidecek olursak onlara Antonioni, Buñuel, Dreyer, Eustache, Scorsese, Fellini, Lynch’in de aralarında bulunduğu seçkin bir grubun eşlik ettiğini görürüz. Her şey 1960’ta başlamış gibi görünüyor. Seyirciler “yeninin şokuyla”, hoşnutsuzluklarını önce Michelangelo Antonioni’ye yöneltti. Kadın oyuncusu Monica Vitti, "L'Avventura"nın (1960) prömiyerinden sonra hüngür hüngür ağlamış. İkisi benzer bir tepkiyi "L’Eclisse" de (1962) yaşadı.
1987’de Maurice Pialat’nın “Sous le soleil de Satan” ile Altın Palmiye’yi alması malum tezahüratla karşılanınca, yönetmen de onlara malum işaretle karşılık verdi. “Beni sevmiyorsanız eğer, ben de sizi sevmiyorum,” dedi. Festival’in sevgilisi Robert Bresson da protestolardan kurtulamadı. 1983 yılında, seksen bir yaşındaki Bresson, Welles’in “L’Argent” için sunduğu En İyi Yönetmen ödülünü Tarkovsky ile paylaşırken yuhalandı. Yönetmen on altı yıl daha yaşadı ama bir daha film yönetmedi.
Acaba Brooklyn’de de “Yuuu!” sesleri duyulacak mı? Ama belki de jürilerle aynı fikirde olmamak, Fransız direnişinin bir başka biçimidir.
