01 Aralık 2012 - 07:12 | James Bond (Daniel Craig) ve Silva (Javier Bardem), sohbet halinde. Silva'nın bu sahnedeki hareketleri ve Bond'un kendisine cevabı ilgi çekiciydi. "Skyfall", yön. Sam Mendes, 2012.Tim Molloy'un "Yeni Gay Kötü Adamlarla Tanışın" yazısı, gay kötü adamların stereotipleri kıran imajına dikkat çekiyor...
Doğrusu ne zamandır böylesine çabuk paylaşılan yazı görmemiştim. Tim Molloy’un The Wrap’teki yazısı “Yeni Gay Kötü Adamlarla Tanışın”, bir anda sinema-eğlence âlemi basınının kıymetlisi oldu. Molloy, yazısında, televizyon ve sinemada yükseliş halindeki gay kötü adamların, eskilere hiç benzemediğini söylüyor. “Bileklerini kıvırmışlarsa, boğmak içindir” diye uyarmış. Erkeksi olduklarını, kendi işlerini kendilerinin yaptıklarını, aksiyonu daha zengin hale getirdiklerini de belirtiyor. “Tamam,” demiş, “bir stereotip kalmış. Hâlâ iyi giyiniyorlar.” Ancak bu itinanın, onların ayrıntıya gösterdikleri özenin bir parçası olabileceğini de eklemiş.

Molloy’un bellibaşlı örnekleri, “Skyfall”un sürüngenimsi Silva’sı (Javier Bardem), “Breaking Bad” dizisinin Gustavo Fring’i (Giancarlo Esposito) ve ilk “Green Lantern” Alan Scott. Sonuncusunun Haziran’da cinsel eğilimini belli edeceği haberi, hayli heyecan yaratmıştı. Martin Nodell’in yarattığı Alan Scott, ilk olarak 1940’ta All-American Comics’in 16’ncı sayısında ortaya çıkmıştır. DC Comics’in kahramanı, Haziran’da gay oldu ama, yeni bir evrende.

"Breaking Bad"de Giancarlo Esposito'nun met tüccarı karakteri Gus Fring’in gay olduğuna dair ipuçları sunulur bize, ama emin olamayız. Geri dönüşlerde, iş ortağına derin bağlarla bağlı olduğunu görürüz. O öldürülünce, intikam peşinde koşmaya başlar. Fring’in fevkalade iyi giyinmesi belki de ayrıntı merakından kaynaklanıyordur. Ancak biraz mübalağalı olduğu da bir gerçek. Yüzünün yarısı uçunca yaptığı son hareket, kravatını düzeltmek oluyor.

Yeni Bond filmi “Skyfall”a gelince, en iyi yanlarından birinin, Javier Bardem’in canlandırdığı Silva olduğu rahatlıkla söylenebilir. Çoktan ‘klasik’ Bond kötü adamı ilan edildi bile. Tuhaf bir mizah anlayışı var, kötülüğe coşkuyla bağlı ve biseksüel sanki. Daniel Craig’in göğsünü okşadığı sahne klasik olup çıktı ve çeşitli şüphelere yol açtı. Umarız hepsi doğrudur. Hiç değilse, kötülüklerini kanıtlamak için beyaz kedilerden medet ummazlar. Doğrusu korkup kaçacağa da benzemiyorlar. İnandırıcı, korkutucu ya da komik olmayan eski gay karakterlerin yerini alırlarsa memnun oluruz.