03 Nisan 2013 - 10:04Festivalin, biletlerini önceden almayan “son dakikacıları”na özel bir Cumartesi programı sunuyoruz. Siz de onlardan biriyseniz, 6 Nisan’da festival kalabalığına dahil olmadan önce bu yazıyı okuyun6 Nisan Cumartesi

Anadolu yakasında oturanlar için, harika bir gün. Zira Rexx sinemasında 11:00’den 21:30’a kadar sadakatle takip edilmesi gereken bir program var karşımızda. 11:00 seansında Yabancı Dilde En İyi Film dalında son beşe kalan Norveç filmi “Kon-Tiki” gerçek bir maceraya ortak olmak için sizleri bekliyor olacak. “Kon-Tiki”nin bir “festival filmi” olmaktan öte, yüksek yapım kalitesine sahip bir anaakım sineması ürünü olduğunu eklemek gerek. Bu filmin festivaldeki üçüncü ve son gösterimi olacak.



“Kon-Tiki”nin salgıladığı heyecan verici gerçeklik duygusunun üzerine, 13:30 seansında alternatif bir kurtadam-insan aşkı öyküsü izlemek hiç fena olmaz. Güney Kore’den çıkan “Neuk-dae-so-nyeon / Kurt Çocuk” fantastik melez aşkların sadece vizyon sinemasının işi olmadığını hatırlatıyor.



16:00 seansında François Ozon’un son dönemine kıyasla ne mutlu ki daha ciddi bir ton tutturduğu “Dans la maison / Başka Bir Hayat”ı izleyebilirsiniz. Bu noktada yorulursanız sakın eve dönmeyin. Çünkü günün asıl izlenmesi gereken filmleri kalan son iki seansta çıkacak karşınıza: Genç yaşta hayata veda eden River Phoenix’in, yönetmenin çabalarıyla tamamlanan son filmi “Dark Blood / Kirli Kan” ve Peter Greenaway’in hala formunda olduğunu kanıtlayan çılgın ve harikulade “Goltzius and the Pelican Company / Goltzius ve Pelikan Kumpanyası”. Greenaway sinemasına aşina olmayanlar için not: Tabuları yıkmaya hevesli Greenaway’in filmini sevmek için sizin de benzer hisler içinde olmanız gerekiyor.



Cumartesi günü Avrupa yakasında olacaklar için ise, en iyi 11:00 seansı önerisi City’s’te son gösterimini yapacak olan Suudi-Arabistan filmi “Wadjda / Vecide”. Hemen ardından bambaşka bir dünyada geçen tuhaf mı tuhaf kıyamet filmi “La cinquième saison / Beşinci Mevsim” ile festivalin gizli hazinelerinden birini keşfedebilirsiniz.



16:00’da da City’s’in kara sularında kalmak yerinde bir karar gibi görünüyor. Zira stilize İsveç filmi “Call Girl / Telekız” var programda. 140 dakika olan “Telekız”ın ardından kan ter içinde Beyoğlu’ya koşturmak istemeyenler maratonu bu noktada sonlandırabilir. Ama “maceraya varım” diyorsanız 19:00’da Atlas’ta gösterilecek Amerikan bağımsızı “Starlet” ile bütün çabanızın meyvesini toplayabilirsiniz. Hazır Beyoğlu’ya geçmişken, 21:30’da yine Atlas’ta gösterilecek “Before Midnight / Geceyarısından Önce”ye bilet bulmayı deneyebilirsiniz. Ancak “Geceyarısından Önce” festivalin en popüler filmlerinden biri olduğu için pek şansınız yok. Aynı saatte Beyoğlu Sineması’nda gösterilecek En İyi Belgesel Oscar’lı “Searching For Sugar Man / Bir Şarkının Peşinde” çok daha gerçekçi bir seçim olur. Üstelik memnuniyet garantili.



Gelecek hafta ideal Pazar planıyla bu sayfada buluşalım.