Faka Basanlar
TUZAK- Yazan: Robert Thomas, Çeviren: Yelda Serbes, Yöneten ve dekor tasarımı: Tolga Yeter, Kostüm tasarımı: Nejla Kıskaç, Işık tasarımı: İsmail Oğuz, Oynayanlar: Taner Ergör/ Berke Üzrek/ Hande Dane/ Levent Sülün/ İ.Can Varlı/ Yelda Serbes/ Umut Akbıyık/ Mert Marankoz.
Türk seyircisinin “Sekiz Kadın” adlı oyunuyla tanıdığı Robert Thomas, polisiye komedi ya da mizahi gerilim tarzının oluşmasına ve gelişmesine katkısı olan bir yazar. “Tuzak” oyunu 1960’ta Paris’te perde açar açmaz büyük başarı sağladı, hatta Alfred Hitchcock hemen oyunun haklarını satın aldı.
Oyun ve Yorumu
Fransa’da bir dağ evi. Ev sahibi evini yeni evlenmiş olan arkadaşı Mösyö Corban ile karısına balayı gezisi için vermiş. Ne var ki dağ evine geldikten birkaç gün sonra Mösyö Corban polise başvurarak, önemsiz bir tartışmanın ardından karısının evi terk ettiğini ve günlerdir izini bulamadığını haber verir. Kasabanın komiseri olayla yakından ilgilenir; her gün eve uğrayarak Corban’ı durumdan haberdar eder. Ama verebileceği bir bilgi de yoktur, polis de kadının izine ulaşamaz.
Bu sırada kasabanın papazı Corban’a gelip karısını bulduğunu ve yanında getirdiğini söyler. Ancak, Corban kadının karısı olmadığını iddia ederken, genç kadın doğru söyleyip söylemediğini anlamak için yapılan bütün testleri başarıyla geçer. Madam Corban’ın iddiası ise kocasının hafızasını kaybettiği, o yüzden kendisini tanımadığı yolundadır.
Bu iddia ve komiserle papaz başta olmak üzere çevredekilerin kadına inanmaya başlaması Corban’ı çileden çıkarır. Kadının karısı olmadığını kanıtlayacak tanıklar bulsa da, işler büsbütün çığırından çıkar. Corban tuzağa düşürüldüğüne iyiden iyiye inanmaya başlar.
Olay örgüsüyle, sahnelerin hızlı değişimiyle, her olayın bir öncekini yadsımasıyla polisiye edebiyatın tipik özelliklerini taşıyan oyun, gizemli finaliyle de türünün güzel bir örneği olduğunu kanıtlıyor. Corban’da Berke Üzrek, komiserde Levent Sülün, papazda Taner Ergör, Madam Corban’da Hande Dane, sürpriz tanıklarda Can Varlı ve Yelda Serbes hem tek tek rollerindeki oyunculuk çizgileriyle, hem de uyumlu takım oyunculuğuyla başarıyı yakalıyorlar.
D22 Birinci Yaşını Doldururken…
Bir yıl önce yola çıktık. Adımızı D22 koyduk. Seyirci koltukları D sırası 21. koltukta bitsin. D22 ise ulaşamadığımız ama ulaşmak istediğimiz ilk insan olsun dedik… Niyetimiz yaşadığımız coğrafyadan kaçmayan, içinde kendi meselelerimizi bulabileceğimiz evrensel metinler sahneleyen ve sokakla bağı olan bir tiyatro kurmaktı. Heyecanlıydık, meraklıydık, istekliydik, kararlıydık. Birinci yaşımızı doldururken, bizi bu yolculukta yalnız bırakmayan hocalarımıza, meslektaşlarımıza, genç oyuncu adayı arkadaşlarımıza, ailelerimize ve en önemlisi de ilk günden itibaren en büyük destekçimiz olan izleyicilerimize teşekkürü bir borç biliyoruz. Daha yeni başladık. Yolumuz uzun. Bizimle olun.
Yeni Topluluk ve Yeni Oyun
Oyunu uyarlayan ve yöneten: Çetin Ok-Kamer Yıldız, Dekor tasarımı: Zülfinaz Doğan Eşitmez, Işık tasarımı: Ümit Eşitmez, Hareket ve ses tasarımı: Utku Demirkaya, Oynayanlar: Caner İnce, Gizem Kurt, Gökçe Camgöz, Güneş Uren, Nesrin Aksu, Orçun Avşar, Serhat Dumanlı.
Oyun 12 ve 22 Mart 20.30’da şermola Performans’ta, 31 Mart 20.30’da Asmalı Sahne’de izlenebilir.
İletişim: 0532. 722 05 86
Başıbozuklar Zirvesi'nin başlaması için son bir saat kırksekiz dakika...
Bilinmeyen bir zaman ve coğrafyada bir otel odasında üç kişi : Biri iktidar sahibi, diğeri yardakçısı; konukları ise, iktidar sahibinin geçmişinin aynası... Her biri farklı birer zamana ait üç kişi... Anlaşamadıkları konu ise iktidarın özü : Para mı, bilgi mi yoksa kuvvet mi?
İletişim: 0212 293 18 35 / 0532 684 32 03
Sergilerden Haberler
“Alnında ışığı ilk hissedenler”
“Darülbeda-i’den Şehir Tiyatroları’na 100 yıl”
100. yılını kutlayan İBB Şehir Tiyatroları, “Alnında Işığı İlk Hissedenler” “Darülbeda-i’den Şehir Tiyatroları’na 100 Yıl” başlıklı fotoğraf sergisini 5-31 Mart tarihleri arasında City’s Nişantaşı’nda izleyiciyle buluşturuyor. Sergi, daha sonra İstanbul’un çeşitli mekanlarında gezilebilecek.
1914’ten 2014’e “sahne tozunun tere, kana, sahneye adanmış yaşamlara karıştığı koca bir yüzyıl” siyah-beyaz fotoğraflarla Şehir Tiyatroları tarihini gözler önüne seriyor. Sergide başta Muhsin Ertuğrul olmak üzere Cahide Sonku’dan, Bedia Muvahhit’e, Vasfi Rıza Zobu’dan Kemal Gürmen’e Şehir Tiyatroları’nın efsane sanatçılarının portreleri ve 100 yıllık zaman içinde sahnelenen oyunlarından bazı kareler yer alıyor.
“Gelecek Kadındır”
EKAV / Eğitim, Kültür ve Araştırma Vakfı, Dünya Kadınlar Günü nedeniyle “Gelecek Kadındır” adlı sergiye ev sahipliği yapıyor.
Balkan Naci İslimyeli, Bedri Baykam, Bubi, Genco Gülan, Gökhan Balkan, Kezban Arca Batıbeki, Nihal Tanpolat, Server Demirtaş gibi çağdaş sanatçılarımızdan önemli bir seçkinin yer aldığı sergi 11 Mart – 5 Nisan 2014 tarihleri arasında gerçekleşiyor.
Bugün binlerce yıl süren eril egemenlik tüm dünyada güç kaybediyor. Nedeni günümüzün korkutucu tablosu: savaşlar, ırkçılık, doğa yıkımı, cinsel ayırımcılık ve bunların hem nedeni hem sonucu olan küresel para imparatorlukları...
Gerçekte erkekler açıkça itiraf edemeseler de, sürüldükleri bu acımasız savaş alanını terk etmek istiyorlar; Güç peşinde harcanan bir yaşam, yitirme korkusu, yalnızlık, sahtelik ve düşmanlıklarla kuşatılmak onları da bunaltıyor.
The Empire Project