Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Seçkin Selvi | Bir başka 'Yanlışlıklar Komedisi'

Bir başka 'Yanlışlıklar Komedisi'

26 Kasım 2015 - 05:11 | Bennu Yıldırımlar ve Senan Kara Tutumluer
Şehir Tiyatroları’nda Shakespeare’in sevilen güldürüsü “On İkinci Gece” Serdar Biliş’in hareketli ve renkli oyun düzeniyle sergileniyor
ON İKİNCİ GECE-Yazan: William Shakespeare, Çeviren: Zeynep Avcı, Yöneten: Serdar Biliş, Sahne-kostüm tasarımı: Gamze Kuş, Işık ve video tasarımı: Cem Yılmazer, Müzik: Çiğdem Erken, Koreografi: Candan Baş, Efekt: Gökçe Selim, Oynayanlar: Bennu Yıldırımlar, Berk Samur, Doğan Şirin, Erkan Sever, Ersin Umulu, Eylül Soğukçay, İsmet Şahin, Kubilay Penbeklioğlu,Levent Öktem, Mana Alkoy, Özge Özder, Pınar Aygün,Seda Fettahoğlu,Senan Kara Tutumluer, Tolga Yeter.
 
Serdar Biliş, “Bilinmeyenden bu kadar korktuğumuz, öteki saydığımıza bilendiğimiz, ulusal, kültürel, sınıfsal, cinsel kimliklerimize sımsıkı bağlı yaşadığımız şu zamanlara ‘ikizlik metaforu’ üzerinden ironik bir çerçeve sunuyor. Olduğumuzu sandığımız şey olmayabiliriz. Ya da hem o hem bu da olabiliriz. Yani bu kadar katılığa gerek yok diyor belki Shakespeare,” diye yorumladığı oyunu bu bilinçle sahneye taşımış. 
 
 
Tam adı “On İkinci Gece ya da Siz Nasıl İsterseniz” olan oyun, Shakespeare’in alternatif başlık taşıyan tek yapıtı. Tabii buradaki “Siz nasıl isterseniz” bölümü o ikizler metaforuna, kimi ya da neyi nasıl görmek istediğimize, nasıl görebileceğimize gönderme yapıyor. 
 
On İkinci Gece ibaresinin ise Shakespeare döneminde Noel’in on ikinci günü yapılan şenliklerle ilintili olduğu söylenir; çünkü bu şenliklerde her türlü kural rafa kaldırılır, her şey tepetaklak ya da tersyüz olurmuş. Oyun da bu tersyüz olma noktasından yola çıkıyor. Ayrıca, oyunun Noel’i izleyen on ikinci gecede İngiliz sarayında oynanmak üzere yazılmış olması da adını etkiliyor kuşkusuz. 
 
 
Oyun ve Yorumu
 
“On İkinci Gece” yapısı açısından ikinci bir “Yanlışlıklar Komedisi” olarak nitelendirilebilir. Shakespeare’in “Yanlışlıklar Komedisi”ni yazarken Plautus’un oyunlarından, “On İkinci Gece”de ise Apollonios’un oyunlarından esinlendiği belirtiliyor. Demek oluyor ki, zıtlıklardan doğan karışıklıklar Antik Çağ’dan Shakespeare dönemine ve günümüze kadar sanatı etkilemiş bir diyalektik oluşum. 
 
Oyunda Viola ve Sebastian adındaki ikiz kardeşler bir gemi kazasından sonra birbirilerini kaybederler ve her ikisi de diğerinin öldüğünü zanneder. Viola karaya çıkınca erkek kılığına bürünür. Bir dükün hizmetine girer. Dükün âşık olduğu Olivia erkek kılığındaki Viola’ya âşık olunca işler karışır. Bu arada hanımı Olivia’ya gizliden gizliye âşık olan kâhya Malvolio’ya yapılan bir oyun ortalığı arapsaçına çevirir. Böylece yanlışlıklar ve onlardan kaynaklanan cümbüş başlar. 
 
Zeynep Avcı’nın usta işi çevirisiyle sahnelenen oyunu, Serdar Biliş, çarpıcı bir sualtı çekimiyle başlatmış. Kazadan sonra sulara gömülen Viola’nın dalgalarla boğuşmasını ve eski kimliğinden sıyrılarak yeni bir âleme dalışını izliyoruz. Bu video çalışmasını ve  oyunun bütününe büyük katkısı olan ışık tasarımını gerçekleştiren Cem Yılmazer’in başarısını vurgulamak istiyorum. Gamze Kuş’un büyük bir boşlukta hep bir hayal dünyası, hep bir rüya sahnesi izlenimi veren sahne tasarımı da yalınlığıyla, renkleriyle, derinliğiyle izleyiciyi bu büyülü ortama çekiyor.
 
Bennu Yıldırımlar ve Özge Özder
 
Genç tiyatro adamlarının önde gelenlerinden Serdar Biliş, küçük dokunuşlarla büyük farklılıklar yaratmayı biliyor. Bu farklılıklardan biri de oyundaki soytarı Feste’yi bir kadın oyuncuya oynatması. Oyunun belki de en gerçek ve en gerçekçi karakteri olan Feste, kadın kimliğiyle karşımıza çıkınca ikizler metaforuna yeni bir çengel atmış oluyor. Özge Özder de bu rolü hakkını vererek, nüanslı bir yorumla canlandırıyor.
 
Olivia’da Bennu Yıldırımlar zarif siluetiyle olduğu kadar zarif oyunculuğuyla da vazgeçilmezliğini kanıtlıyor. Levent Öktem ise Malvolio’da âdeta harikalar yaratıyor ve oyunun güldürü öğesini layıkıyla omuzluyor. Tobi’de Kubilay Penbeklioğlu, Andrew da Tolga Yeter de güldürünün sacayağını tamamlıyorlar. Senan Kara Tutumluer Viola/Sebastian ikilisini olduğu kadar, her birinin ikilemlerini de başarıyla yansıtıyor. 
 
“On İkinci Gece” bir tür sirk atmosferindeki dekoru ve oyun düzeniyle, uyumlu ekip oyunculuğuyla, mevsimin en renkli oyunlarından biri olarak öne çıkıyor.
 
 
İletişim: 0212.455 39 25
 
 
 
 
Ankara’daki Ruhi Bey Sahnesi, Ece Temelkuran’ın “Düğümlere Üfleyen Kadınlar” romanından aynı adla uyarlanan oyunla perde açıyor. 
 
Bir adamı öldürmek için yola çıkan kadınları anlatan yapıtı oyunlaştıran ve yöneten: Özge Öztürk, Oyuncular: Başak Vural, Beste Tuncay, Özden Gököz.
 
 
Gişe tel: 0312 427 42 94 - 0530 350 35 79
Adres: Arjantin cad. Budak sok. 5/1 G.O.P. Ankara
 
 

Bakırköy Belediye Tiyatrosu’nda “Hizmetçiler”

 
 
BBT; ezilen, toplum dışına itilen kişileri işleyen Fransız yazar Genet’nin modern klasikler arasında sayılan “Hizmetçiler” oyununu sahneye taşıyor. Yazarın, "İyilikte bir şey yok, güzel ve zengin olunca elbette iyi olur insan. Mesele adil olmakta. Ama bu adaletsizlikte hizmetçi ol da iyi ol bakalım!” yaklaşımıyla kaleme aldığı oyun, sınıfsal ve varoluşsal bir bakış açısı içinde hanımlarına nefret ve arzuyla bağlı iki kız kardeşin karmaşık dünyasını aktarıyor. Jean Genet’nin, 1933’de Fransa’da büyük çalkantıya neden olan Papin Kardeşler cinayetini referans alarak yazdığı “Hizmetçiler” bir düş içinde düşü -bir karabasan içinde karabasanı- Genet’nin tüm eserlerinde olduğu gibi “çarpık bir aynadan yansıyan görüntümüzü” yüzümüze tutuyor. 
 
Jean Genet’nin dünyaca ünlü bu oyunu Bakırköy Belediye Tiyatroları’nda yönetmeninin sahneleme üslubuyla yeniden oluşturduğu  metinle sahneleniyor. 
 
Yazan: Jean Genet, Çeviren: Salâh Birsel, Yöneten: Oğuz Utku Güneş, 
Dekor Tasarım: Ayçın Tar, Kostüm Tasarım: Sadık Kızılağaç, Işık Tasarım: Yakup Çartık, Afiş Tasarım: Ethem Onur Bilgiç, Oyuncular: Elif Ürse, Yelda Baskın, Nazan Koçak.
 
 
BBT Yunus Emre Kültür Merkezi
(0212) 661 38 94-95
 
 

Şermola Performans’ta Aralık Oyunları

 
 
DİL KUŞU / Destar Tiyatro
 
Sesle ve dille derdi büyük bir dünyanın içinden anlatılan bir masal bu. Ağacı, toprağı uyandıran, uyandıkça kanatlanan bir kuşun, dil kuşunun masalı. “Düşle başlayan, sabrın, sırrın ve ateşin imtihanından geçip bir kızın hevesli ağzında biten” masaldan kurulmuş bir oyun Dil Kuşu. Oyun, Destar Tiyatro'nun Mîrza Metin tasarımıyla geçen sezon başlattığı,  İrfan Güler ve Pepa Baamonde'nin Türkçeye çevirdikleri Galisya'lı yazar Sèchu Sende'nin “Rüyalarımda Bile Dilimi Kaybetmeyeceğim” adlı öykü kitabından hareketle “Dil Oyunları” projesinin üçüncü prodüksiyonu. Sahnelenen ilk iki oyun “Merheba” ve “Çêna Dengizî”ydi.
 
Yazan: Pelin Temur, Yöneten: Ayşenil Şamlıoğlu, Müzik: Çiğdem Erken, Işık Tasarım: Alev Topal, Sahne ve Kostüm Tasarım: Tomris Kuzu, Hareket Tasarım: Esra Yurttut, Görüntü Akışı: Murat İpek, Oynayan: Tülin Özen.
 
 
DI TUWALETÊ DE / Destar Tiyatro
 
“Keşke bedenimdeki etin bir cebi olsaydı da fotoğrafını oraya koysaydım ve beraberimde mezara götürseydim. Acaba mezar da bu tuvalet kadar dar mı olacak? Toprağı hak etmiyorum ben. Eğer leşimi toprağa gömerlerse, toprak kirlenecek. Beni yakmaları gerekiyor. Doğrusu beni öldüren şey, intiharım değildir, arkamda kalacak namussuzluk hikayesidir; yüreğinden vurulmuş bir yaş, kirlenmiş bir isim, kirlenmiş bir hayatın hikayesi.”
 
Oyun, Kürt edebiyatında önemli bir yere sahip olan Rênas Jiyan’ın “Di Tuwaletê de” oyunundaki “Xwekuj” karakterinin monologlarından oluşmaktadır. Yazar, dramatik bir kurgusu olan ve dört farklı karakterin monologlarından oluşan oyuna dilenirse her bir karakterin tek kişilik oyun şeklinde tasarlanabileceği notunu düşerek metni olanaklı kılmıştır.
 
Yazan: Rênas Jiyan, Yönetmen: Mîrza Metîn, Dramaturgi: Berfîn Zenderlioğlu, Oynayan: Alan Ciwan.
 
 
DİSKO 5NO’LU \ Destar Tiyatro
 
Diyarbakır 5 No’lu cezaevi vahşeti üzerine bir deneme... Bir vahşet anlatısı…
 
“Disko” (Disiplin koğuşu), Türkiye’de bilindiği üzere askeri bir işkencehanedir. “5No’lu” ise bu işkencehanenin bir halka karşı soykırım düzeyinde deneme tahtasıdır. Bir örümcek, bir sinek, bir fare, bir köpek, bir gardiyan ve bir mahkûm tek vücutta dile geliyorlar. Aklın ve hayal gücünün sınırlarını zorlayan insanlık dışı bir vahşeti anlatıyorlar. 
 
Oyun metni “Diyarbakır 5 No’lu Cezaevi” ile ilgili yazılmış anı, araştırma, belgesel çalışması ve görüşmeler kaynak alınarak yazılmış kurmaca bir metindir. Oyun, reji ve oyunculuk denemeleri, sade dekoru, ışığı ve konusuyla seyirci üzerinde çok sert bir etki yaratıyor.  
 
Yazan: Mîrza Metîn, Yöneten: Berfîn Zenderlîoğlu, Sahne Tasarım: Metîn Çelik, Işık Tasarım: Alev Topal, Müzik: Nizamettin Ariç / Wêneyên Xewnan, Vîdeo: Pia Rönicke & Zeynel Abidin Kızılyaprak, Oynayan: Mîrza Metîn.
 
 
SEHER İLE ALİ \ Mek’an
 
Seher ile Ali, aşka, ihanete, ama hepsinden çok kadın ve erkek olmaya dair, kökleri 80'lerin arabesk filmlerinde olan damardan bir intikam ve bağışlama hikâyesidir.
 
"SEHER: 'Benle öl,' desen, senle ölürdüm ben Ali. Sormazdım 'Niye?' diye. İnsan canı bildiğinden ölümünü esirger mi? İnan olsun sormazdım… Bu Ali ama bildiğim Ali değil. Taş olsa, insan bilir onla n’apcağanı. Ağaç olsa bilir. Taş gibi işte, toprak gibi insana sevdiği de. Sen oysa— N’apılır senle Ali?"
 
Yazan: Şâmil Yılmaz, Yöneten: Pelin Temur, Utku Akgün, Oyuncular: Sezen Keser, Baran Can Eraslan.
 
Aralık ayında her salı "Di Tuvaletê de" ve her perşembe "Dil Kuşu" sergilenecek. Diğer oyunların tarihleri için telefonla bilgi alınabilir.
 
 
Şermola Performans : Beyoğlu - İstiklal caddesi 
İmam Adnan -Nane sokak  No:5 Kat:2 - (0507) 818 21 51
www.sermolaperformans.com 
 
 
 
 

İş Oyuncuları ikinci oyunlarıyla sahnede

 
 
 
Türkiye İş Bankası ve iştirak çalışanları ile profesyonel oyuncuların bir araya gelerek oluşturduğu İş Oyuncuları Tiyatro Topluluğu, İngiliz yazar William Shakespeare'in Bir Yaz Gecesi Rüyası adlı komedisinden şair Can Yücel'in oyunbaz bir dil ile yeniden kaleme aldığı "Bahar Noktası" uyarlamasını sahneye taşıdı.
 
Shakespeare'in "insan doğası" üzerine söylemlerini, dinamik ve coşkulu bir anlatımla tiyatromuza kazandıran usta şairin uyarlaması olan, Antik Yunan dönemindeki aşk ve evlilik temalarını hicveden oyunun prömiyeri Abdullah Cabaluz' un yönetmenliğinde sahneye aktarılıyor. Arzularının peşinden koşan  insanların başından geçenleri nüktedan bir üslupla ele alan Bahar Noktası 2 ve 29 Aralık 2015, saat 20:00’de İş Sanat’ta izlenebilir.
 
İletişim: (0212) 316 10 83
 

Bozlu Art Project

Çağatay Odabaş Sergisi

Çekim Kuvveti

 
10 Aralık 2015 – 23 Ocak 2016
 
 
Çağatay Odabaş, 2015, Jungle, Kanvas üzerine akrilik, 180 x 180 cm.
 
Bozlu Art Project Nişantaşı, 10 Aralık 2015 – 23 Ocak 2016 tarihleri arasında Çağatay Odabaş’ın “Çekim Kuvveti” isimli sergisine ev sahipliği yapıyor. Küratörlüğünü Oğuz Erten’in yaptığı sergi, bilim kurgu sinemasına büyük ilgi duyan Odabaş’ın sanatsal beslenme kaynaklarının resimlerine olan etkisini yansıtıyor. Odabaş, evrendeki döngüyü sağlayan en temel yasadan hareketle, büyük bir devinim ve enerjiyi açığa vuran parçalanmış biçimleriyle izleyicilerin karşısına çıkıyor.
 
 
Bozlu Art Project Nişantaşı
Teşvikiye Cad. 45/1