Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Özge Yılmaz | Abbas Akhavan’dan karşıtlıklar üzerine bir okuma

Abbas Akhavan’dan karşıtlıklar üzerine bir okuma

02 Mayıs 2013 - 10:05 | Galeri Manâ'da 3 Nisan-11 Mayıs tarihleri arasında görülebilecek Abbas Akhavan sergisimde samimiyet ve kendiliğindenlik ön planda.
Abbas Akhavan, Galeri Manâ’daki sergisinde yerel - evrensel, özel - kamusal mekân gibi zıtlıklar üzerinden yapılandırdığı işlerini bir araya getiriyorGaleri Manâ’da Abaseh Mirvali’nin küratörlüğünde devam eden sergiler dizisinin dördüncü sergisi İran asıllı Kanadalı sanatçı Abbas Akhavan’a ait. Akhavan’ın sergi düzenlediği kentlerde belirli bir zaman geçirerek dokuyu tanıdığını ve işlerini bu eksende şekillendirdiğini, ağırlıkla mekâna özgü işler ürettiğini biliyoruz. 11 Mayıs’a dek görülebilecek olan sergide Abbas Akhavan’ın, Galeri Manâ’nın kapısına ve pencerelerine yerleştirdiği çiçekli kumaşlar, adeta eski bir İstanbul evine dönüştürmüş binanın dış cephesini. Kurumak üzere asılan çarşafları andıran kumaşlar da yine İstanbul sokaklarının eski bir geleneğini çağrıştırıyor. Bu kumaşlar, zemine açılmış olan kesiklerden yerin altına uzanarak aslında var olmayan bir alt katı yoktan var ediyor adeta. Giriş katına yapılan havuz da, tavanın yansımasını aslında var olmayan bir alt kat görüntüsüne dönüştürüyor. “Bir bahçenin çeşitlemeleri” adlı bu iş, aynı zamanda Akhavan’ın sık sık çalıştığı bahçe temasını da imliyor ve Hera Büyüktaşçıyan’ın “Yansıma Üzerine Düşünceler” sergisinde yer alan işi gibi, binanın altındaki sarnıcı işaret ediyor.

Fotoğraf: Özge Yılmaz


Bir köşede duran kum çuvalları ve inşaat brandalarını da hesaba kattığımızda, galeri mekânının giriş katının İstanbul’un güncel meselelerine değinen bir yapı oluşturduğunu okumak zor olmuyor. İstanbul’un ve Karaköy’ün biteviye inşaat hâline odaklanan bu kat, mimarî yapıyı kullanış ve dönüştürüş şekliyle galeri ve çevresindeki alan üzerine ciddi bir mesai harcandığını ortaya koyuyor.

"Herd" (Sürü), Abbas Akhavan, 2010-2013.


Akhavan, üst kattaki masanın üzerine yığılmış olan toprakla da yine yer altını işaret ediyor izleyiciye. Giriş katında gördüğümüz çiçekli kumaşların benzerlerinin betonlaştırılmış hâllerinin birer arkeolojik buluntu gibi sergilediği çalışmasını ve fotokopi üzerine yapılan desenlerden oluşan “Herd” serisini de yine üst katta görüyoruz. Abbas Akhavan, Mirvali’nin küratörlüğünde gerçekleştirdiği İstanbul’daki bu ilk solo sergisinde doğadan elementleri, pastoral manzaraları, kültürel imleri ve mimarî öğeleri, yerel - evrensel, özel - kamusal mekân gibi karşıtlıklar üzerinden inceliyor. Bunu yaparken de -özellikle sergideki İstanbul vurgusunda- zoraki bağlamlara ve ilişkilendirmelere sığınmıyor. Serginin tamamında samimiyeti ve kendiliğindenliği elden bırakmıyor Akhavan.