06 Aralık 2012 - 07:12 | Elizabeth Price, ödül töreninde. Fotoğraf: Yui Mok/PA Wire/Press Association ImagesYeteneği Turner jürisinin yanı sıra sanat eleştirmenlerince de tasdiklenen Price’ın hikayesinin esas merak uyandıran kısmıysa yeni başlıyorSanat ödülleri konusu dipsiz bir kuyu gibi. Ülkemizde de son dönemlerde hararetli tartışmalar yaratan sanat ödüllerinin en önemli ve prestijlilerinden biriyse kuşkusuz Britanya’nın 1984 yılından bu yana 50 yaşın altındaki görsel sanatçıların o yıl gerçekleştirdikleri projelerini değerlendirerek verdiği Turner Prize. Sanat dünyasının bu önemli ödülü 3 Aralık’ta Tate Britain’da düzenlenen törenle bu yılki sahibini buldu. Şimdiye dek Damien Hirst, Steve McQueen, Anish Kapoor, Gilbert & George gibi isimlere giden Turner Prize’ı bu yıl Spartacus Chetwynd, Luke Fowler ve Paul Noble ile kısa listede yer alan video sanatçısı Elizabeth Price kazandı.

Elizabeth Price, aktör Jude Law’ın takdim ettiği ödüle BALTIC, Centre for Contemporary Art’taki sergisiyle layık görüldü. Kısa listedeki sanatçılar arasında en az tanınan isim olan Price, ödülü kazanmasına dair şaşkınlığını dile getirmekten de çekinmedi. Price, ödülü alırken yaptığı konuşmada da koalisyon hükümetinin, eğitim sistemine köklü bir değişiklik getiren ve sanatı ana dallardan biri olarak görmeyen tasarının yanlışlığını vurguladı.



Bu prestijli ödülün sahibi Elizabeth Price’ı biraz daha yakından tanımak istediğimizde karşımıza bir sürpriz çıkıyor. 1966 doğumlu sanatçının yabana atılmayacak bir müzik kariyeri de var. Price, 80’lerin sonunda sırasıyla indie pop grupları Talulah Gosh’da ve The Carousel’de vokalistlik yapmış. Güzel sanatlar eğitimini Leeds Üniversitesi’ndeki doktorasıyla tamamlayan sanatçı, videoyla daha fazla neşir olmaya ise son yıllarda başlamış aslında. Dijital görüntü, metin ve müziği bir araya getirdiği video enstalasyonları yaratan sanatçının işlerinde arşiv görüntülerinin yeri de büyük. Tate Britain’de 2 Ekim’de açılan ve 6 Ocak’a dek sürecek olan “Turner Prize 2012” sergisinde kısa listede yer diğer sanatçıların işleriyle birlikte görülebilecek olan Price’ın video enstalasyonu “The Woolworths Choir of 1979”, Woolworth’ın Manchester şubesinde 1979 yılında yaşanan ve on kişinin hayatını kaybettiği bir yangının arşiv görüntülerini de içeriyor. Ritmik el çırpma sesleri ve müzikle güçlenen 20 dakikalık yapıt için jürinin yorumu ise “baştan çıkarıcı ve kapsayıcı”. Yeteneği Turner jürisinin yanı sıra sanat eleştirmenlerince de tasdiklenen Price’ın hikayesinin esas merak uyandıran kısmıysa yeni başlıyor. Geçmişin pek çok Turner kazananı gibi zamanla bir “sanatçı-tüccar”a mı dönüşeceği, yoksa aynı sahici ruhla mı devam edeceğini hep birlikte göreceğiz.