Milliyet Sanat »Yazarlar » Nil Kural | Bond’a can verenler
Bond’a can verenler
02 Kasım 2012 - 07:1150. yılında 23. filmi çekilen James Bond serisinin sırrı, ajanı canlandıran altı aktörde gizli. Günümüz Bond'u Daniel Craig'den önce, 007'yi bugünlere getiren beş aktörü hatırlıyoruzJames Bond’un serisi bu hafta vizyona giren “Skyfall”la 50. yılını kutluyor. 23. filmle sinema tarihinin en uzun soluklu serisine dönüşen Bond’un yapımcısı Michael G. Wilson, serinin sırrının James Bond’u canlandıran altı aktör olduğunu söyledi. “Skyfall”la üçüncü kez Bond olarak izleyeceğimiz Daniel Craig, sert bakışlı, kırılgan, ciddi ve karanlık bir Bond portresiyle izleyici karşısına çıktı… Ya öncekiler? Bond’u canlandıran diğer beş aktörü hatırlayalım…
* Sean Connery
İlk Bond ve hâlâ Bond denince ilk akla gelen isim… 1962 yapımı “Dr. No”dan itibaren altı kez Bond’u canlandıran aktör, serinin ünlenmesinde önemli sorumlularından biri. İzleyiciye sert, olgun ve serinkanlı bir Bond sunan Connery, son filmde Japonya’da yapılan çekimlerde gördüğü ilgiden çok sıkılıp, aldığı parayı da az bulunca seriyle yollarını ayırdı. Sonra “Diamonds Are Forever” için daha seriye bir kez daha döndü. Aynı zamanda seriye kızgın olan Connery, Bond’la ilgili konuşmuyor.
* George Lazenby
Oyunculuk tecrübesi olmayan Avustralyalı model George Lazenby, “On Her Majesty's Secret Service”te sadece bir kez Bond’u canlandırdı. Fiziksel olarak role uygun bir tip olan ve kavga sahnelerinde başarı gösteren Lazenby’nin oyunculuk gerektiren sahnelerde aynı başarıyı sergilediğini söylemek güç. Tek bir filmde rol aldığı için belki zamanla kabullenilen bir Bond olabilirdi ama rolün “içindeki canavarı ortaya çıkardığını” söyleyen ve gitgide Bond gibi davrandığını söyleyen Lazenby’nin serideki dönemi çok kısa sürdü.
* Roger Moore
Yedi filmle en uzun süre Bond’u oynayan aktör oldu. Aynı zamanda en sevilen Bond’lardan biri. 1973’den 1985’e kadar Bond’u oynayan Moore’un en belirgin özelliği Bond’da mizahı öne çıkarmasıydı. Kendisini fazla ciddiye almayan, sigara değil puro, martini değil bourbon içen farklı bir Bond çizmeye özen gösteren Moore’un filmlerinde Bond’un Soğuk Savaş’taki düşmanları da mizah içinde ele alınıyordu. Moore’un ‘daha centilmen’ bir Bond canlandırdığı aktör son dönem söyleşilerinden birinde, “Connery bir katildi, ben sevgiliydim” cümlesiyle de anlatılıyordu. Sonuç olarak Sir Roger Moore, Connery ile birlikte en sevilen iki Bond aktöründen biri oldu.
* Timothy Dalton
Sadece iki filmde 007 olabildi: “The Living Daylights” ve “Licence to Kill”de. Shakespeare tiyatro geleneğinden gelen Dalton’ın karanlık ve ciddi Bond portresi, kanlı filmlerle birleşince izleyiciyi yoran 007 filmleri ortaya çıktı. Filmler gişede başarılı olmayınca Dalton dönemi uzun sürmedi. İzleyiciye kendisini kabul ettiremese de, Dalton’ın Bond’nun Ian Fleming’in romanlarındaki Bond’a en yakın portre olduğu söyleniyor.
* Pierce Brosnan
Fiziksel olarak Bond olmak için doğmuş gibi görünen aktör, hem komik hem ciddi, hem karizmatik hem otoriter, kısacası önceki Bond aktörlerinin özelliklerini bir araya getiren bir Bond çizdi ve dört kez Bond’u canlandırdı. Brosnan dönemi Soğuk Savaş sonrasına da denk geldiği için ajanın kullandığı teknolojik gereçler, hayal gücünün sınırlarını bir hayli zorluyordu.
İlk Bond ve hâlâ Bond denince ilk akla gelen isim… 1962 yapımı “Dr. No”dan itibaren altı kez Bond’u canlandıran aktör, serinin ünlenmesinde önemli sorumlularından biri. İzleyiciye sert, olgun ve serinkanlı bir Bond sunan Connery, son filmde Japonya’da yapılan çekimlerde gördüğü ilgiden çok sıkılıp, aldığı parayı da az bulunca seriyle yollarını ayırdı. Sonra “Diamonds Are Forever” için daha seriye bir kez daha döndü. Aynı zamanda seriye kızgın olan Connery, Bond’la ilgili konuşmuyor.
Oyunculuk tecrübesi olmayan Avustralyalı model George Lazenby, “On Her Majesty's Secret Service”te sadece bir kez Bond’u canlandırdı. Fiziksel olarak role uygun bir tip olan ve kavga sahnelerinde başarı gösteren Lazenby’nin oyunculuk gerektiren sahnelerde aynı başarıyı sergilediğini söylemek güç. Tek bir filmde rol aldığı için belki zamanla kabullenilen bir Bond olabilirdi ama rolün “içindeki canavarı ortaya çıkardığını” söyleyen ve gitgide Bond gibi davrandığını söyleyen Lazenby’nin serideki dönemi çok kısa sürdü.
Yedi filmle en uzun süre Bond’u oynayan aktör oldu. Aynı zamanda en sevilen Bond’lardan biri. 1973’den 1985’e kadar Bond’u oynayan Moore’un en belirgin özelliği Bond’da mizahı öne çıkarmasıydı. Kendisini fazla ciddiye almayan, sigara değil puro, martini değil bourbon içen farklı bir Bond çizmeye özen gösteren Moore’un filmlerinde Bond’un Soğuk Savaş’taki düşmanları da mizah içinde ele alınıyordu. Moore’un ‘daha centilmen’ bir Bond canlandırdığı aktör son dönem söyleşilerinden birinde, “Connery bir katildi, ben sevgiliydim” cümlesiyle de anlatılıyordu. Sonuç olarak Sir Roger Moore, Connery ile birlikte en sevilen iki Bond aktöründen biri oldu.
Sadece iki filmde 007 olabildi: “The Living Daylights” ve “Licence to Kill”de. Shakespeare tiyatro geleneğinden gelen Dalton’ın karanlık ve ciddi Bond portresi, kanlı filmlerle birleşince izleyiciyi yoran 007 filmleri ortaya çıktı. Filmler gişede başarılı olmayınca Dalton dönemi uzun sürmedi. İzleyiciye kendisini kabul ettiremese de, Dalton’ın Bond’nun Ian Fleming’in romanlarındaki Bond’a en yakın portre olduğu söyleniyor.
Fiziksel olarak Bond olmak için doğmuş gibi görünen aktör, hem komik hem ciddi, hem karizmatik hem otoriter, kısacası önceki Bond aktörlerinin özelliklerini bir araya getiren bir Bond çizdi ve dört kez Bond’u canlandırdı. Brosnan dönemi Soğuk Savaş sonrasına da denk geldiği için ajanın kullandığı teknolojik gereçler, hayal gücünün sınırlarını bir hayli zorluyordu.
Etiketler: Daniel Craig George Lazenby James Bond Pierce Brosnan roger moore Sean Connery Skyfall Timothy Dalton