Milliyet Sanat »Yazarlar » Nihan Bora | Daha çok kitap!
Daha çok kitap!
09 Ekim 2012 - 07:10Kolektif Kitap'ın "Hayali Söyleşiler" serisindeki kitapları bitirseniz de yanınızda taşımak istiyorsunuz
Türkiye okumadıkça yeni yayınevleri kuruluyor, kurulsun tabii! Aralarında bu işi kafaya takmış, yayıncılığa yeni bir bakış açısı kazandırmayı hedefleyen ve okuyucuyu sevindiren yayınevlerinin yanında elbette neyi, nasıl bastığı belli olmayan yayınevleri de gırla…
Onları bir kenara bırakalım. Bizi ilgilendiren Kolektif Kitap gibi yayınevleri. Bu tazecik yayınevinin kitaplarından önce ilanını gördüm, Bir+Bir dergisinde. İlanlar genelde hızlıca geçtiğimiz sayfalardır fakat bu ilan kendini öyle çekiyor ki, durup incelememek, “Neymiş bu kitaplar böyle?” dememek işten değil.
Bu ilana yakından bakmamın bir diğer sebebi de, kitapların üzerindeki çizimlerdi. Kitapların tasarımı son zamanlarda gördüklerimin en iyisiydi desem doğru olur. Sadece tasarım yetmez elbette, kitaplar da çok iddialı.
Mottoları, “Daha çok kitap!” olan yayınevi dikkat çeken bir seriyle okuyucuyla buluştu: Hayali Söyleşiler! Fantastik bir dünya gözünüzün önüne gelebilir, pek de yanılmıyorsunuz ama bu söyleşiler kiminle dersiniz? Freud, Picasso, Shakespeare ve Einstein. Şöyle düşünüyoruz; bu isimler yaşıyor ve karşımızda olsalardı onlara ne sorardık? Bu serideki kitapları bitirseniz de yanınızda taşımak istiyorsunuz. En azından bendeki hissiyatı elime aldığımdan beri böyle. Freud hep yanımda olsun, Picasso bana yoldaşlık etsin derdindeyim.
Yayınevinin kurucusu Murat Oğurlu’nun uzun yıllar fotoğrafçılık ve reklamcılık deneyimi var. Yayınevi kurma fikrinin ise uzun zamandır akıllarında olduğunu söylüyor. Sektörün zorluklarını bildikleri için uygun koşulların oluşmasını beklemiş. Oğurlu hikayeyi şöyle anlatıyor: “Yayınevi kurma fikrinin altında yatan sebep ise anlamlandırmaya çalıştığımız hayata dair ‘biraz daha bilgi’ edinilebilmeye, kolektif hafıza, kolektif bilinç ve kolektif yaşam için gerekli kültürel birikimi oluşturmaya katkı sağlamak diye özetlenebilir.”
Ayrıca Franz Kafka’nın “Dönüşüm”ü İlknur İgan’ın, Edgar Allan Poe’nun “Kara Kedi”si Bilge Ceren Şekerciler’in çevirisi ve Luis Scafati çizimiyle, Nikolay Gogol’ün “Palto”su Elif Ersavcı’nın çevirisi ve Noemi Villamuza’nın enfes çizgileriyle buluşmuş. Kitaba hak ettiği değerini verme konusunda çaba gösterdiklerini anlatan Murat Oğurlu, önümüzdeki dönemlerde Türkçe edebiyatta da önemli eserler basacaklarını söylüyor.
Kitapların içeriğinden bahsetmeye gerek yok. Yalın, temiz çeviri ve sizi anında içine çeken muhteşem çizimler sayesinde kitabın nasıl bittiğini anlamıyorsunuz bile. Oğurlu, “İstedik ki örneği olmayan, farklı kitaplarla çıkalım okurun karşısına” diyor.
Yayınevinden Jheni Osman’ın “Dünyayı Değiştiren 100 Fikir” kitabı da yakında geliyor!
Kolektif Kitap’ın cesaretini kutluyor, ben de “daha çok kitap” diyorum!
Türkiye okumadıkça yeni yayınevleri kuruluyor, kurulsun tabii! Aralarında bu işi kafaya takmış, yayıncılığa yeni bir bakış açısı kazandırmayı hedefleyen ve okuyucuyu sevindiren yayınevlerinin yanında elbette neyi, nasıl bastığı belli olmayan yayınevleri de gırla…
Onları bir kenara bırakalım. Bizi ilgilendiren Kolektif Kitap gibi yayınevleri. Bu tazecik yayınevinin kitaplarından önce ilanını gördüm, Bir+Bir dergisinde. İlanlar genelde hızlıca geçtiğimiz sayfalardır fakat bu ilan kendini öyle çekiyor ki, durup incelememek, “Neymiş bu kitaplar böyle?” dememek işten değil.
Bu ilana yakından bakmamın bir diğer sebebi de, kitapların üzerindeki çizimlerdi. Kitapların tasarımı son zamanlarda gördüklerimin en iyisiydi desem doğru olur. Sadece tasarım yetmez elbette, kitaplar da çok iddialı.
Mottoları, “Daha çok kitap!” olan yayınevi dikkat çeken bir seriyle okuyucuyla buluştu: Hayali Söyleşiler! Fantastik bir dünya gözünüzün önüne gelebilir, pek de yanılmıyorsunuz ama bu söyleşiler kiminle dersiniz? Freud, Picasso, Shakespeare ve Einstein. Şöyle düşünüyoruz; bu isimler yaşıyor ve karşımızda olsalardı onlara ne sorardık? Bu serideki kitapları bitirseniz de yanınızda taşımak istiyorsunuz. En azından bendeki hissiyatı elime aldığımdan beri böyle. Freud hep yanımda olsun, Picasso bana yoldaşlık etsin derdindeyim.
Yayınevinin kurucusu Murat Oğurlu’nun uzun yıllar fotoğrafçılık ve reklamcılık deneyimi var. Yayınevi kurma fikrinin ise uzun zamandır akıllarında olduğunu söylüyor. Sektörün zorluklarını bildikleri için uygun koşulların oluşmasını beklemiş. Oğurlu hikayeyi şöyle anlatıyor: “Yayınevi kurma fikrinin altında yatan sebep ise anlamlandırmaya çalıştığımız hayata dair ‘biraz daha bilgi’ edinilebilmeye, kolektif hafıza, kolektif bilinç ve kolektif yaşam için gerekli kültürel birikimi oluşturmaya katkı sağlamak diye özetlenebilir.”
Ayrıca Franz Kafka’nın “Dönüşüm”ü İlknur İgan’ın, Edgar Allan Poe’nun “Kara Kedi”si Bilge Ceren Şekerciler’in çevirisi ve Luis Scafati çizimiyle, Nikolay Gogol’ün “Palto”su Elif Ersavcı’nın çevirisi ve Noemi Villamuza’nın enfes çizgileriyle buluşmuş. Kitaba hak ettiği değerini verme konusunda çaba gösterdiklerini anlatan Murat Oğurlu, önümüzdeki dönemlerde Türkçe edebiyatta da önemli eserler basacaklarını söylüyor.
Kitapların içeriğinden bahsetmeye gerek yok. Yalın, temiz çeviri ve sizi anında içine çeken muhteşem çizimler sayesinde kitabın nasıl bittiğini anlamıyorsunuz bile. Oğurlu, “İstedik ki örneği olmayan, farklı kitaplarla çıkalım okurun karşısına” diyor.
Yayınevinden Jheni Osman’ın “Dünyayı Değiştiren 100 Fikir” kitabı da yakında geliyor!
Kolektif Kitap’ın cesaretini kutluyor, ben de “daha çok kitap” diyorum!
Etiketler: Albert Einstein Dönüşüm Edgar Allan Poe Franz Kafka Hayali Söyleşiler Jheni Osman Kolektif Kitap Murat Oğurlu Nihan Bora Nikolay Gogol Pablo Picasso Sigmund Freud William Shakespeare