Aslında daha önemli bir soru var... Bodrum Bale Festivali ne zaman 15. Yaşına girdi? Hani bana sorsalar “7-8 yaşındadır” derim. Şaka bir yana, bir bale festivalinin 15 yıldır devam etmesi, yıl geçtikçe artarak ilgi çekmesi gerçekten şahane!

 

Festival bu hafta başında Ankara Devlet Opera ve Balesi’nin "Zorba" eseri ile başladı. "Zorba" başka bir koreografi ile daha evvelde Bodrum Bale Festivali’nde yer almıştı. Efsane dansçılardan Irek Muhamedov baş roldeydi. Sirtaki dansının olduğu son bölümünü defalarca tekrarlamak zorunda kalmışlardı. Duydum ki, Ankara Devlet Opera ve Balesi’nin temsili sonrasında alkışlar dakikalarca bitmemiş.

 

 

Festivalin ikinci konuğu Küba’dan.Lizt Alfonso Dans Topluluğu. 28 ve 29 Temmuz’da "Cuba Vibra!" gösterisi ile sahne alacaklar. Latin müziklerini, danslarını milletçe çok seviyoruz. Küba da dans konusunda dünyanın önde gelen ülkelerinden biri. Hem çeşitlilik hem dansçılarının yüksek performansları açısından. Kübalı klasik bale dansçıları, virtüözite anlamında Rus’larla yarışacak seviyede. Lizt Alfonso Dans Topluluğu’ndan keyifli, eğlenceli danslar izleyeceğiz diye düşünüyorum.

 

 

1 Ağustos Salı akşamı İstanbul Devlet Balesi muhteşem Çaykovski balesi "Uyuyan Güzel"i sahneliyor. Devlet Opera ve Balesi’nin geçen sezon en beğendiğim prodüksiyonu idi. Hatta daha da iddialı bir şey söyleyeyim. Şubat ayında, Royal Ballet’nin Uyuyan Güzeli’ni de seyrettim. Gerçekten dekoruyla, kostümüyle, sahnelenişiyle Istanbul Devlet Opera ve Balesi’ninki daha iyi. Herkesin aşina olduğu masalsı hikayesi, dans eden masal karakterleri ve zor dans bölümleriyle keyifle seyredilebilecek bir eser. Bodrumlular, Bodrum’dakiler kaçırmayın derim!

 

 

4 Ağustos akşamı ise Kazakistan’dan Astana Balesi 2 kısa eser sahneleyecek: "Gaia" ve "A Fuego Lento". Koreograf Ricardo Amarante. Avrupa’da önemli koreograflarla çalışmış bir isim. Topluluk tanımadığım bir topluluk. Ancak Sovyetler Birliği’nden ayrılmış ülkelerin hiç birinden kötü bir topluluk seyretmedim. Aksine küçük, 500 bin nüfuslu şehirlerin bile 3 opera binasının olduğunu gördüm.Bu yüzden iyi dansçıların olduğu bir topluluk göreceğiz büyük olasılık. Gaia, su, toprak, ateş ve havadan oluşan Dünya’da hayatın sürdürebilmesi için gerekli olan ormanın da varoluşunu anlatıyormuş. İlginç bir temsil olacağa benzer.

 

Ve 7 Ağustos Pazartesi. Rusya’nın Prima Ballerinası Svetlana Zakharova’nın projesi "Amore" sahne alıyor. Temsilde koreograf Yuri Possokhov’un Çaykovski’nin aynı isimli müziğine yaptığı “Francesca da Rimini”, Patrick de Bana’nın “The Rain Before It Falls”u ve Marguerite Donlon’un, “Strokes through the Tail” eserleri yer alacak. Ve başlıkta sorduğum üzere... Acaba Zakharova dans edecek mi? Kendisi 21. Yüzyılın en popüler balerinlerinden biri. Bolşoy dışında La Scala’nın da “etoile” dansçısı. Ve dolayısıyla biraz da kaprisli bir dansçı. Ben onu seyredeceğim diye 2 kere bilet almıştım, son dakikada temsilleri iptal etmişti. Ama eğer Türkiye’ye geliyorsa ve dans edecek ise, seyretmek lazım! Bu arada De Bana’nın eserlerini daha önce seyrettim. Bir eseri dışındaki eserlerini pek sevemedim. Ama Donlon ve Possokhov seyretmemiş olduğum, ilginç işler yapan koreograflar. Onların eserlerini merak ediyorum.

 

 

Festival Los Vivancos ile sona eriyor. Istanbul’da, Bodrum’da defalarca sahne aldılar. 'Ayak vurma' zapateo’nun ustaları. Mükemmel uyumları ile her seferinde seyircinin beğenisini kazandılar. Tekrar, tekrar seyredilebilir bir topluluk.

 

Bodrum Bale Festivali yine heyecan verici bir programla karşımızda. Daha nice 15 yıllara!