Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Asu Maro | Sizinle tanışmaya gelmiş işte

Sizinle tanışmaya gelmiş işte

08 Aralık 2015 - 10:12
Garajistanbul’daki konserlerinden ne kadar özel bir yetenek, hayattaki sohbetlerimizden de ne kadar pırıl pırıl bir kalp olduğunu bildiğim için, istedim ki daha çok insan tanısın onu. Nuri Harun Ateş’in ‘Kafası Karışık Kontrtenor’ albümü nihayet DMC’den çıktı
“Hikaye bir aynanın önünde başlıyor, o aynanın önünde karşısında gördüğü çocuğu süsleyip püsleyip oynayan çocuk hayal kura kura büyüyüp sahneye çıkıyor ve karşısında sizleri buluyor. Anlatacakları var, söyleyecek şarkıları var, o şarkılarla geçen yıllar var, üstelik zamanı da var, sahneden inesi de yok. Sizinle tanışmaya gelmiş işte...”
 
Yalan söyleyecek değilim, çok bekledim bu albümü ben. Garajistanbul’daki konserlerinden ne kadar özel bir yetenek, hayattaki sohbetlerimizden de ne kadar pırıl pırıl bir kalp olduğunu bildiğim için, istedim ki daha çok insan tanısın onu.
 
Nihayet o gün geldi. Nuri Harun Ateş’in ‘Kafası Karışık Kontrtenor’ albümü DMC’den çıktı. 
 
Bir albüm sahiden bir insanın binbir renkli ruhunu ancak bu kadar güzel yansıtabilir. Onun o poptan aryaya şahane geçişleri; ‘Carmen’den ‘Bağdat Yolu’na uzanışları, besteleri kadar cover’ları da kendinin kılışları olduğu gibi karşılığını bulmuş kayıtlarda. Düzenlemelerin çoğu Nuri Harun Ateş ile kadim Kalp Kırmayan Erkekler Orkestrası’nın. Ama Febyo Taşel’in de önemli dokunuşları var.
 
Anlatacakları çok!
 
‘Bang Bang’in Fecri Ebcioğlu sözlü ‘Dan Dan’ versiyonu açıyor albümü. Harun’un sahne performansının da en sevilen parçalarındandır... Ardından ilk klip şarkısı ‘Sevgilinden mi ayrıldın?’, Tanju Okan’ın ‘Şerefe’si, Ajda Pekkan’ın ‘Serseri’si, ‘Varsın Yansın’ı... Fikret Kızılok’un eşsiz ‘Başbaşa’sı...
 
Ve besteler... Mehmet Bilal Dede’nin sözleriyle ‘Yaban Kedisi’ mesela ve sözlerini Çağlar Yelikaya’nın yazdığı Tokat gibi bir kapanış: ‘Makyaj.’ Annesi uyurken makyaj yapan çocuğun büyüyüp ‘içi rahat, kimseyi kandırmayan’ biri oluşunun ‘makyajsız’ hikayesi...
 
Dediği gibi, anlatacakları çok, Nuri Harun Ateş’in, sahneden inesi yok, zamanı var, siz de bu tanışmaya zaman ayırın mutlaka...
 
Nadir Sarıbacak'ın Antalya Film Festivali'ndeki ödül konuşması yayıncı kanal A Haber tarafından sansürlendi.
 
Muhabbetten korkmayın
 
Oldu mu yani, bir film festivalini daha sansürle kapatmak? Dünyanın en naif, en kalpten, yumuşacık, barışçı konuşmasını kesmek?
 
Görmediniz mi, gözleri dolarak, içi titreyerek konuşuyordu... Bu toprakların en ‘nadir yetişen’ aktörlerinden Nadir Sarıbacak, Antalya’da ‘Sarmaşık’ filmiyle ‘En İyi Erkek Oyuncu’ ödülünü almaya çıkmıştı. İki kelam edesi vardı; ‘hasbihal’ diyordu adına. Memleketle ilgili dertleri vardı, hangimizin yok ki? Burasına mı takıldınız?
 
“Farklı dinden, dilden, ırktan, meşrepten, mezhepten aşk derecesinde sevdiğim arkadaşlarım var” diyordu, bu mu mesele? Yoksa bizi ancak kardeşlik ve muhabbetin kurtaracağına inanması mı?
 
A haber yetkilileri canlı yayında ödül alan oyuncunun konuşmasının üzerine müzik döşerken neden çekinmiş olabilir? “Muhabbet” diyor adam sadece... “Biz” diyor, “Bir vücudun organları gibiyiz. Kulak ağıza, el ayağa muhalif olamayacağına, biri kesildiği zaman bütün vücut acıyacağına göre kader bağımız var memlekette.”
 
Kim karşı çıkabilir bu cümlelere? “Muhabbet, ister bir duble rakıyla, ister bir demlik çayla” mıdır rahatsızlık yaratan? Yok artık...
 
Hakikaten anlamaya çalışıyorum.
 
Bu kadar birleştirici, kucaklayıcı bir konuşmadan kamplaşma çıkarmaktan başka ne işe yaradı bu sansür? ‘RTÜK ve YSK sansürüne hayır’ yazısının altında hem de....