Takip edebildiğim kadarıyla bu haftanın en eğlenilen (hatta ortada başka dert yokmuş gibi eleştirilen) konusu “Kral Kaybederse” dizisinde Merve Dizdar’ın üniversite öğrencisi Fadi’yi oynaması oldu. Kendisi 38 yaşındaymış, Fadi de işte olsa olsa 20’lerinin başında olmalı. “Nasıl olur, olmuş mu, yakışmış mı? Flaş flaş flaş, Fadi kaç yaşındaymış meğer… Genç oyuncu mu bulamadılar? Nebahat Çehre verseydik bari” vs.

 

Olacak iş değil, ben de şaşırdım gerçekten. Kadın oyuncu dediğin kişi 18-25 yaş aralığında aktif olan bir canlıdır. 25’i geçince anne olur, 40’a geldi mi evinde oturup anneanne rollerini beklemeye başlar. Erkek meslektaşlarının jönlük yaşınınsa üst sınırı yoktur. Kendileri 50’lerinde kariyerlerinin zirvesinde gezinirken partnerleri 20’den gün almamış olmalıdır.

 

Bütün bu kurallar çerçevesinde başrollerden birinin hayatının ve kariyerinin en parlak noktasına ulaşmış yetenekli, deneyimli (ve kabul etmekte zorlansak da ödüllü) bir oyuncuya emanet edilmesi insanı şaşırtıyor.

 

Söz konusu kadın olduğunda aşırı hassaslaştığımız yaş meselesine gelirsek, Merve Dizdar zaten genç bir kadın. Söylerken ağzınızı ne kadar doldurursanız doldurun, 38 yaş o kadar büyük etmiyor. Yüzüne gözüne müdahaleler, badem gözler, köfte dudaklar yaptırmadığı için yadırgıyor olmanız normal çünkü doğal bir kadın. Üniversite öğrencisi olarak da gayet inandırıcı ama öyle kalmayacak, oynadığı karakterin büyüdüğünü göreceğiz. Büyüyüp serpilecek, bir sıfırdan gelip dişiyle tırnağıyla yükselme hikâyesine dönüşecek. İyi ve tecrübeli bir oyuncuya emanet edilmesi yerinde bir tercih karakterin. Fakat işte konu nasıl büyüdü, nasıl uzadı, bunu hangi torpillere bağlayacağımızı bilemedik. Şaşkınız hep beraber.

 

Kadın oyuncular kendilerinden üç beş yaş küçük oyuncuların anneleri, en az 20 yaş büyük erkeklerin sevgilileri olarak karşımıza çıktığında şaşırmadığımız kadar şaşkınız. Ece Uslu “Siyah Kalp”te oğlunu oynayan Aras Aydın’dan 13 yaş büyük. Aras Aydın 36, ikizi Hafsanur Sancaktutan 25 yaşında, yadırgıyor muyuz? Başak Köklükaya “Atiye”de kendisinden sadece 10 yaş küçük Beren Saat’in annesini oynadı, şaşırdık mı?

 

“İlk Aşk” filminde Vahide Perçin 41 yaşındaydı, oğlunu oynayan Halit Ergenç 36, öldü sandığı ilk aşkı olarak kasabaya gelen Çetin Tekindor ise 61. İlk aşkını beşikte yaşamış meğer. Devrim Yakut’u da gene kendisinden 20 yaş büyük Tamer Levent’in nikâh masasında terk ettiği ilk aşkı olarak izlediğimizde konu etmemiştik bunu. Verecek o kadar çok örnek var ki. Durduk yerde en güzel ve verimli çağlarında kadın oyuncuları esas kızın – oğlanın annesi, halası, teyzesi olarak kenara çekmek yeni bir mevzu değil.

 

Dünyada işler ufak ufak değişiyor aslında. Geçen gün yeni “Bridget Jones”a gittim sinemaya, Bridget’ın son dönemin Hollywood modasına uygun olarak bir genç sevgilisi oluyor filmde, bu başka bir yazının konusu olsun. Önümde oturan çiftten erkek olanı arada Hugh Grant’in ne kadar karizmatik olduğundan söz ediyordu. ‘Yaşına rağmen’ diye ekleyerek. “Karizma yaşla birlikte kaybedilen değil kazanılan bir şeydir” diyesim geldi kendisine fakat sonra hiç şüphe etmeden dile getirdiği iddiasını duydum: “Erkekler daha iyi yaşlanıyor tabii”. Kim diyor bunu? Kadınla erkekte tersine işlediğine inanılan yıllar, bu sadece kadınlara uygulanan yaş faşizmi can sıktı artık.