Pınar Gültekin’i unutmayalım
Bu kadar kolay unutmuş olamayız değil mi? Daha bir yıl ancak geçti üzerinden. Muğla’da kaybolmuş bir üniversite öğrencisi genç kadın vardı; Pınar Gültekin. Kocaman, ışıklı bir gülümsemesi vardı ve o fotoğraf uzun süre birçok kişinin sosyal medya profil fotoğrafı olarak kaldı. Çünkü pek çok kaybolan kadın - ya da çocuk - gibi Pınar’ın da cesedi bulundu bir hafta sonunda. Hem de önce boğulmuş, sonra bir varile konulup yakılmış, ardından da üzerine beton dökülmüş olarak.
Genç kadının eski sevgilisi olduğunu söyleyen Cemil Metin Avcı adlı erkek, bütün bunları yaptığını itiraf ettiği sorguda “Kıskançlık krizine girmiştim. Tartıştık, kavga ederken öldü. Onu çok sevmiştim, çaresiz kaldım. Çok pişmanım. Çiftliğe gittiğimizde öldürme niyetim yoktu. Barışmak istiyordum,” dedi. Bu sırada tarih 21 Temmuz 2020 idi. Cemil Metin Avcı perişan bir aşık, kıskançlıktan kendisini kaybetmiş bir zavallıydı. Çok seviyordu, buydu cinayetin sebebi.
Pınar Gültekin davasının altıncı duruşması bugün saat 13.00’te Muğla Ağır Ceza Mahkemesi’nde. Bu süreçte neler oldu neler; Cemil Metin Avcı “canavarca hisle eziyet çektirerek öldürme” suçundan tutuklandı. Ve yavaş yavaş umutsuz aşıktan kurbana dönüştü. Meğersem Pınar Gültekin onun eski sevgilisi değil de bir eskort imiş de ilaç içirerek onla zorla birlikte olup çektiği fotoğraflarla şantaj yapmış da, bilmem ne kadar para almış da. İfadelerine kattığı birbirinden beter detayları tekrarlamak istemem ama bunu neden daha önce söylemediğini de erkeklik gururuyla açıklıyor, zira fotoğraflarda erkekler de dahil olmuş. Nasıl filmler izliyorsa artık aklında kalanlardan böyle bir senaryo çıkmış anlaşılan. Ama en fenası bir avukatın bu senaryoya onay verip evladını kaybetmiş aileye bir de bu acıyı yaşatmayı uygun bulması.
Bu sırada katilin kardeşi Mertcan Avcı da cep telefonu sinyallerinden cinayet saatinde olay yerinde olduğu tespit edildiği için tutuklandı. Ayrıca cesedin bulunduğu varilde katilin anne babasına ait DNA örnekleri vardı. Gültekin ailesinin avukatı bu delillere dayanarak katilin bu işi tek başına yapmadığını, cesedi yok etme konusunda ailesinden yardım aldığını ileri sürdü. Mahkeme ne yaptı, Mertcan Avcı’yı tahliye edip, aile hakkında takipsizlik kararı verdi, Pınar Gültekin’in cep telefonundaki görüntülerin peşine düştü.
Dediğim gibi bugün altıncı duruşma var, umutsuzluğa düşen aile sosyal medyadan medet umuyor, “Bizi yalnız bırakmayın, destek olun” diyor. Katilin “PınarGültekinİçinAdalet” etiketinden rahatsız olup mahkemede “Beni linç ettirmeye çalışıyorlar” diye şikayetçi olmasından da anlaşılacağı gibi haklılar ummakta. Bir kadının katilinin hak ettiği cezayı alması için bu davanın takipçisi olacak, bu sırada onun özel hayatının didik didik edilip ailesinin çirkin iftiralarla bir kez daha perişan edilmesini vicdanı kaldırmayan çok insan var neyse ki. Hayat dolu genç bir kadını boğup varile koyarak yakmış bir insanın ağzından rahatça çıkan” linç” kelimesine ise diyecek söz yok gerçekten.