Şarkıların çoğunlukla birer birer kulaklarımıza ulaştığı bir devirde sevdiğiniz bir müzisyenin dokuz şarkısını birden içeren bir albüme kavuşmak ve bu şarkıların kendi içerisinde bir akrabalık taşıyarak sana bir hikâye anlatması büyük nimet. Belli bir sırayla dinliyorsun, bazısında takılıp kalıyorsun, döndürüyorsun, bittiğinde baştan başlıyorsun ve her seferinde yeni bir şeyler keşfediyorsun. Birsen Tezer’in üçüncü albümü “Kâğıttan Kaptanlar”da bana olan tam da bu mesela. Şimdilik döne döne en sık uğradığım durağı, insanın kalbine kanat takan sözleriyle albümün isim şarkısı. Geç buldum, çabuk kaybetmeye niyetim yok.

 

Daha önce çeşitli vesilelerle yazmıştım, ilk albümü “Cihan” (2009) çıkmadan çok önceden tanıdığım, sahne aldığı her yerde takip ettiğim ve Kalan Müzik’te Hasan Saltık’ın ofisinde ilk albümünün çıkmasına karar verilen ana tanıklık etme şansı bulduğum bir müzisyen, Birsen Tezer. İki sene önce kaybettiğimiz, yeri dolmayacak Hasan Saltık’ı anmış olalım bu vesileyle.

 

Aslında Birsen Tezer o ilk albümden beri huzursuz, durmaya oturmaya, dizgine gelemeyen, bir an kalacak gibiyken bir gözü hep seyirlerde ruhlara seslenen bir hikâye anlatıyor. Hem kendi yazdığı şarkılarla hem de seçtikleriyle. Pek çok kişinin onu tanıdığı Bülent Ortaçgil şarkısı “Çığlık Çığlığa”dan beri hatta.

 

2013 tarihli ikinci albümü “İkinci Cihan”dan tam 10 yıl sonra karşımıza çıkan Sony Music etiketli “Kâğıttan Kaptanlar” da benzer bir ruhun (“Serseriydi ruhum iflah olmazdı / Severdim batışını çıkışını da hayatın / Düşler çarşısıydı ruhum / Korusa da melekler şeytana satardım” - “Kâğıttan Kaptanlar”) farklı hallerini taşıyan dokuz şarkıdan oluşuyor. Biraz yorulmuş ama pek durulmamış, hiç vazgeçmemiş bir hal (“Şimdi biraz sessiz belki biraz huysuz / Vazgeçmeden hâlâ oyundan uzakta”).

 

Gelmekte olan albümün ayak seslerini daha önce yayınlanan “Saklasam Kendimi”, “Tatsız Tuzsuz”, “Kadın” ve “Kâğıttan Kaptanlar” şarkılarında duymuştuk. Şimdi beş yeni şarkı daha katıldı aralarına ve albüm tamamlandı. Bu hafta klibi de yayına giren çıkış şarkısı “Seyri Zaman”ın söz ve müziği Doğan Duru’ya ait.

 

Kalan şarkıların neredeyse tamamında Birsen Tezer’in imzası, “Tatsız Tuzsuz”da ayrıca Emre Tankal’ın, “Sanki Rüya”da Efe Ünal’ın isimleri var. Bir de her zamanki gibi klasik Türk musikisinden Osman Nihat Akın’a ait “Göze mi Geldik”in eşsiz bir yorumu. Hayyam Stüdyoları’nda kaydedilen albümde Adem Gülşen, Emre Tankal, Derin Bayhan, Orhan Deniz ile Tunç Öndemir imzaları mevcut.

 

Sonuç olarak, ondan gelecek yeni bir albümü 10 yıl bekleyenleri fazlasıyla mutlu edecek bir albümle geldi Birsen Tezer. İnsanı sarsan sözler, son derece yetkin bir müzik, tabii ki şahane bir yorum. “Kâğıttan Kaptanlar”ın Cihangir Demeti’de yapılan lansman gecesinde kendisi (umarım) şaka yollu bunun son albümü olacağından dem vursa da “Kadın” şarkısında yazdığı gibi birçok şarkı daha bekleniyor ondan. Onun sözleriyle noktalayalım madem: “Şimdi birçok şarkı bekleniyor benden / Sesim var mı ruhum hâlâ sağ mı / Gönül gözüm hâlâ içten içe kor mu / Üşütür mü yoksa tutuşur mu?”