Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Asu Maro | 'Onur Haftası'na nazar değmesin

'Onur Haftası'na nazar değmesin

10 Haziran 2014 - 12:06
“Paraya ne gerek var efendim; çıkıyoruz, yürüyoruz işte” diyeceklere hemen belirtelim: Onur Haftası finaldeki görkemli yürüyüşten ibaret değil. Bir hafta boyunca atölyeler, paneller, söyleşiler düzenleniyor, deneyimler paylaşılıyor
Her yıl çağrı videolarındaki yaratıcı fikirleriyle gönlümüzü çalan İstanbul LGBTİ Onur Haftası’nın bu yılki videosu da gene pek renkli ve de eğlenceli.
 
22. kez düzenlenecek haftada; atölye ve paneller olacak, homofobik söylemler, Hormonlu Domates ödülleriyle taçlandırılacak, finalde de yine hep birlikte yürünecek.
 
Nasıl bize geçen yıl direnmenin şenlikli yüzünü öğrettiler, bütün İstiklal Caddesi’ni hep beraber gökkuşağına boyadık; bu yıl da 23-29 Haziran arasında düzenlenecek Onur Haftası, eminim yeni farkındalıklar yaratacak üzerimizde.
 
Lambdaistanbul’un ev sahipliğinde İstanbul LGBTİ Onur Haftası’nı düzenleyen bağımsız çalışma grubu, bu yıl indiegogo üzerinden maddi yardım çağrısında bulundu.
 
“Paraya ne gerek var efendim; çıkıyoruz, yürüyoruz işte” diyeceklere hemen belirtelim: Onur Haftası finaldeki görkemli yürüyüşten ibaret değil. Bir hafta boyunca atölyeler, paneller, söyleşiler düzenleniyor, deneyimler paylaşılıyor.
 
Hafta, her yıl belli bir tema çerçevesinde düzenleniyor. Geçen yılki ‘direniş’ti örneğin, bundan önce ‘Tabu’, ‘Dikkat Aile Var’ gibi temaları oldu, bu yılki de ‘Temas’.
 
Ayrıca İstiklal Caddesi o rengarenk haline nasıl bürünüyor sanıyorsunuz? Bütün o balonlar, bayraklar, ‘Yasak ne ayol?’ gibi şahane bir cümleyi hayatımıza katan dövizler, afişler için de paraya ihtiyaç var.
 
Özetle, https://www.indiegogo.com/projects/2014-istanbul-lgbti-onur-haftasina-destek-ol adresinde detaylar ve yardım butonu bizi beklemekte...
 
Tekrar başta sözünü ettiğim çağrı videosuna dönersek, geçen yılki yürüyüşte ünlü oyuncular davet etmişti bizi sokaklara...
 
Bu kez yine bir ‘ünlüler geçidi’ halinde, Onur Haftası’nın çağrı videosu... Ama bu kez gerçekleri değil, taklitleriyle...
 
Kimler yok ki aralarında... Zerrin ‘Süzer’ ile açılıyor video, “Dünya bütün renkleriyle bir arada güzeldir” diyen Karl Marx ile devam ediyor, sonra Sibel ‘Cank’ giriyor kadraja ve tüm hafta gösterimde olacak ‘Benim Çocuğum’ belgeseline davet ediyor izleyenleri...
 
‘LGBT’ler evlat edinebilir mi?’ paneline ‘Lülüfer’ tarafından çağrılıyoruz videoda...
 
Seks işçiliği paneline ise Bihter Ziyagil tarafından...
 
‘Soket’ Duru ve Gönül ‘Sazan’ da internette izleme rekorları kıran ‘nazar’lı koltuktan düşme anekdotlarıyla Onur Yürüyüşü’nün hayali katılımcılarından...
 
Ben geçen yıl “Neredesin aşkım?” “Buradayım aşkım” diye bir uçtan diğerine haykıran rengarenk topluluğu alkışlarla destekleyen teyzeleri, amcaları, pencerelerden sarkan Beyoğlu esnafını gördüm.
 
Değişimi gördüm gözümle. Bilmediğiniz, tanımadığınız, dokunmadığınız şeyi yargılamak kolaydır. Bir de yakından bakın ve görün bakalım, önyargılarınız duruyor mu yerli yerinde...
 
“Kendi arızanı kendiniz gideriniz”
 
Türk Telekom’la sancılı bir ilişkimiz var. Ona mecbur olmak, insanın elini kolunu bağlıyor tabii; ayrılamıyorsun...
 
Üstelik ben internet için de telefona bağlıyım şimdilik.
 
Cuma sabahı güle oynaya internette cirit atarken, öğle saatlerinde bir baktım, bağlanamıyorum. Anladım ki sorun telefonda. Herkese bu kadar sık oluyor mu bilmiyorum, benim telefonum 10 günde bir keyfi olarak arızalanıverir.
 
El alışkanlığı, Türk Telekom’u arayarak kayıt bıraktım. Dört-beş saat sonra bir mesaj geldi: “Arızanız mahalinizden kaynaklı olduğu için kendi imkanlarınızla gidermeniz gerekmektedir.” O ne demek ki? Tekrar aradım, “Kablo arızası falandır, ekip gönderebiliriz ama parasını siz ödersiniz” demekmiş.
 
Peki, yeter ki gelsinler...
 
‘Ertesi gün öğleye kadar’da anlaştık. Ben sabahın köründe gözüm kapıda otururken yine mesaj: “Ekibimiz randevu saatinde sizi belirttiğiniz adreste bulamamıştır.” “Yok artık” deyip tekrar aradım, 30’uncu kez derdimi anlattım. Bu kez aldığım cevap “Sistemimizde genel bir güncelleme olduğu için kaydınızı alamıyoruz, bizi tekrar arayınız. Ama ne zaman düzelir, zaman veremiyoruz.” Sonuç, aradan üç gün geçti, ben telefonsuz ve internetsiz oturmaktayım...
 
Graham Bell olmadığımız için kendi telefonumuzu kendimiz bağlayamıyoruz, imkanlarımız sınırlı... Türk Telekom, duy sesimizi...
Etiketler: Asu Maro  onur haftası  Pride