Milliyet Sanat »Yazarlar » Asu Maro | “Bu soruları soranlara ne olacak?”
“Bu soruları soranlara ne olacak?”
25 Haziran 2013 - 11:06 Selin Girit gazetecidir. Pazar akşamı twitter’ı açınca bu hashtag’le karşılaştım ve şaşırdım. Evet, Selin Girit, son dokuzu BBC Türkçe’de geçen, toplam 15 senedir bu işi yapan parlak bir gazeteciydi, de biz niye bugün bunun altını çiziyorduk?
Biraz geriye gidince gördüm ki Ankara’nın belediye başkanı Melih Gökçek’miş sebep. Sayın Gökçek twitter’ı çok aktif kullanıyor. Dün misal, AKP’nin mitinglerinden çekilmiş aynı dörtlü fotoğrafı tekrar tekrar farklı cümlelerle paylaştı. “Büyüttüğünüz canavar sizi nasıl yiyecek” yazıyordu misal... Kime diyordu, canavar derken kimi kastediyordu, anlamadım. Herhalde bir belediye başkanı halkı bu cümlelerle tehdit ediyor, kendi tabanından da “canavar” diye bahsediyor olamaz diye düşündüm, üstünde durmadım.
Sonra baktım, “Kim bu Selin Girit?” yazmış Gökçek. “Ha” dedim, “Twitter alemi birleşmiş, başkanın sorusuna yanıt veriyor demek ki.” Ve fakat, sorunun cevabı da aynı tweet’de gizliydi: “BBC’nin muhabiri.” Eee o zaman? Devam ediyoruz: “İngiltere başta olmak üzere yurt içinden kiralanan ajanlarla Türkiye’yi ve ekonomimizi çökertmek istiyorlar... Tekrar hasta adam Türkiye hayali kuruyorlar. Buyrun size somut belge... Selin Girit’in attığı tweet. Vatan hainliği karşısında tüyleriniz diken diken olacak...”
Bu sahiden ‘tüyler ürperten’ girizgahtan sonra da, Selin Girit’in birkaç gün önce Yoğurtçu Park’taki forumlardan aktardığı cümleleri belge diye sunuyor. “Yoğurtçu forumundan bir öneri,” yazmış Selin Girit: “Duran adam değil, durduran adam olalım. Ekonomiyi durduralım. Altı ay tüketmeyin. Dinleyecekler.”
Burada herkes okuduğunu anlıyor, değil mi? Selin Girit, bir gazetecinin yapması gerekeni yapıyor, izlediği forumda konuşulanları ‘aktarıyor’. Sonuç: Bir belediye başkanı tarafından ajanlıkla suçlanıyor. “Tüketmeyin” demek ne zaman vatan hainliği oldu, artık ağzımızı hiç mi açamayacağız gibi sorular sormuyorum bile farkındaysanız. Gazetecinin işini yapması ne zaman ajanlık oldu diye sormam da yersiz bu durumda.
Sorular... Selin Girit, nisan ayında Kritik Kavşaklar temalı TEDxReset’te 15 dakikalık bir konuşma yapmış. Çok yalın, etkileyici bir konuşma, youtube’da var. Bir dizi soru yöneltiyor bir yerde... “Bunları soranlara ne olacak?” diyor. İşte cevap, ajanlıkla suçlanacaklar işte en hafifi... Ve konuşmasının sonunda “Türkiyenin demokratikleşmesi için gerçeklere ihtiyacımız var” diyor, “Doğru ne, yanlış ne diye soracak insanlara ihtiyacımız var. Ve bu insanların başına bir şey gelmeyeceğini bilmeye de.”
Evet, kuşkusuz gazeteci budur.
Selin Girit gazetecidir.
Hürrem'in yaş meselesi
Meryem Uzerli’yi seyirci o kadar sevmişti ki, yeni Hürrem kim olsa yadırganacaktı, şüphe yok. O yüzden Vahide Gördüm (Yeniden kullanmaya başladığı soyadıyla Vahide Perçin) risk almıştı evet, geçiş de çok ani oldu, ona da tamam. İnsanlar “Bu olmadı” deme hakkına sahip, kuşkusuz. Ama twitter’da yazanların neredeyse tamamı Vahide Gördüm’ü yaşıyla vurma telaşında. Üstelik bunu son derece kaba ve terbiyesiz şekilde yapmakta da kendilerinde hak görüyorlar. Bu ülkede kadın olmak böyle bir şey, ne kadar genç, o kadar iyi. 40’ı biraz geçtiniz mi, ancak nine olabilirsiniz, twitter bilmişleri öyle buyuruyor. E Halit Ergenç de 40’ı geçmiş, fark etmez o erkek, isterse 18’lik bir kızın sevgilisini oynayabilir, gözümüze batmaz. Asıl Meryem Uzerli aynı yaşta olduğu koca koca insanların annesini oynarken sormanız gerekmez miydi nasıl oluyor diye?
Ve bakıyorum, “Oha nasıl olabilir” diye soranlar arasında bir dolu da kadın var. Yaşlı diyorlar, çirkin diyorlar. Tabii kör olmak lazım Vahide Gördüm’e çirkin demek için, o nedenle rahat rahat yazabiliyorum, yoksa ne ayıp şey, aktarması bile.
Ve ben çok merak ediyorum, o klavyelerinin başında ağızlarına gelenleri yazanlar misal Vahide Gördüm’le karşı karşıya gelseler ne yapacaklar? Örneğin Okan Bayülgen’in eşi Şirin Bayülgen, Vahide Hanım’ın yüzüne bakıp “Babaannem gibisiniz” mi diyecek? Merak...
Biraz geriye gidince gördüm ki Ankara’nın belediye başkanı Melih Gökçek’miş sebep. Sayın Gökçek twitter’ı çok aktif kullanıyor. Dün misal, AKP’nin mitinglerinden çekilmiş aynı dörtlü fotoğrafı tekrar tekrar farklı cümlelerle paylaştı. “Büyüttüğünüz canavar sizi nasıl yiyecek” yazıyordu misal... Kime diyordu, canavar derken kimi kastediyordu, anlamadım. Herhalde bir belediye başkanı halkı bu cümlelerle tehdit ediyor, kendi tabanından da “canavar” diye bahsediyor olamaz diye düşündüm, üstünde durmadım.
Sonra baktım, “Kim bu Selin Girit?” yazmış Gökçek. “Ha” dedim, “Twitter alemi birleşmiş, başkanın sorusuna yanıt veriyor demek ki.” Ve fakat, sorunun cevabı da aynı tweet’de gizliydi: “BBC’nin muhabiri.” Eee o zaman? Devam ediyoruz: “İngiltere başta olmak üzere yurt içinden kiralanan ajanlarla Türkiye’yi ve ekonomimizi çökertmek istiyorlar... Tekrar hasta adam Türkiye hayali kuruyorlar. Buyrun size somut belge... Selin Girit’in attığı tweet. Vatan hainliği karşısında tüyleriniz diken diken olacak...”
Bu sahiden ‘tüyler ürperten’ girizgahtan sonra da, Selin Girit’in birkaç gün önce Yoğurtçu Park’taki forumlardan aktardığı cümleleri belge diye sunuyor. “Yoğurtçu forumundan bir öneri,” yazmış Selin Girit: “Duran adam değil, durduran adam olalım. Ekonomiyi durduralım. Altı ay tüketmeyin. Dinleyecekler.”
Burada herkes okuduğunu anlıyor, değil mi? Selin Girit, bir gazetecinin yapması gerekeni yapıyor, izlediği forumda konuşulanları ‘aktarıyor’. Sonuç: Bir belediye başkanı tarafından ajanlıkla suçlanıyor. “Tüketmeyin” demek ne zaman vatan hainliği oldu, artık ağzımızı hiç mi açamayacağız gibi sorular sormuyorum bile farkındaysanız. Gazetecinin işini yapması ne zaman ajanlık oldu diye sormam da yersiz bu durumda.
Sorular... Selin Girit, nisan ayında Kritik Kavşaklar temalı TEDxReset’te 15 dakikalık bir konuşma yapmış. Çok yalın, etkileyici bir konuşma, youtube’da var. Bir dizi soru yöneltiyor bir yerde... “Bunları soranlara ne olacak?” diyor. İşte cevap, ajanlıkla suçlanacaklar işte en hafifi... Ve konuşmasının sonunda “Türkiyenin demokratikleşmesi için gerçeklere ihtiyacımız var” diyor, “Doğru ne, yanlış ne diye soracak insanlara ihtiyacımız var. Ve bu insanların başına bir şey gelmeyeceğini bilmeye de.”
Evet, kuşkusuz gazeteci budur.
Selin Girit gazetecidir.
Hürrem'in yaş meselesi
Meryem Uzerli’yi seyirci o kadar sevmişti ki, yeni Hürrem kim olsa yadırganacaktı, şüphe yok. O yüzden Vahide Gördüm (Yeniden kullanmaya başladığı soyadıyla Vahide Perçin) risk almıştı evet, geçiş de çok ani oldu, ona da tamam. İnsanlar “Bu olmadı” deme hakkına sahip, kuşkusuz. Ama twitter’da yazanların neredeyse tamamı Vahide Gördüm’ü yaşıyla vurma telaşında. Üstelik bunu son derece kaba ve terbiyesiz şekilde yapmakta da kendilerinde hak görüyorlar. Bu ülkede kadın olmak böyle bir şey, ne kadar genç, o kadar iyi. 40’ı biraz geçtiniz mi, ancak nine olabilirsiniz, twitter bilmişleri öyle buyuruyor. E Halit Ergenç de 40’ı geçmiş, fark etmez o erkek, isterse 18’lik bir kızın sevgilisini oynayabilir, gözümüze batmaz. Asıl Meryem Uzerli aynı yaşta olduğu koca koca insanların annesini oynarken sormanız gerekmez miydi nasıl oluyor diye?
Ve bakıyorum, “Oha nasıl olabilir” diye soranlar arasında bir dolu da kadın var. Yaşlı diyorlar, çirkin diyorlar. Tabii kör olmak lazım Vahide Gördüm’e çirkin demek için, o nedenle rahat rahat yazabiliyorum, yoksa ne ayıp şey, aktarması bile.
Ve ben çok merak ediyorum, o klavyelerinin başında ağızlarına gelenleri yazanlar misal Vahide Gördüm’le karşı karşıya gelseler ne yapacaklar? Örneğin Okan Bayülgen’in eşi Şirin Bayülgen, Vahide Hanım’ın yüzüne bakıp “Babaannem gibisiniz” mi diyecek? Merak...