Yıldız Alatan kendini “Usta bir terzi, dört dörtlük ev kadını, tatlı bir komşu, iyi bir dost ve eğlenceli bir anneanne,” diye takdim ediyor. Ama polisiye okurlarının Kristal Kelepçe Ödülü almış “Farahnaz’ın Çiçeği”yle başlayan Yıldız Alatan maceralarının (sonrası “Villa Şakayık”, “Perisiz Köşk”, “Bayan Begonvil”) devamını dört gözle beklemesinin asıl nedeni, onun polisiye olaylara düşkün oluşu ve muammaları ustaca çözüşü. 

 

Alatan’ın kocası, Ereğli Kömür İşletmeleri Kozlu Ocağı başmühendislerinden Ziya Alatan, onun bu merakından endişe duyduğu için her seferinde macera bitene kadar diken üstünde oturuyor. Gelin görün ki katiller de pek düşüncesiz. Ziya bey ve arkadaşları ava çıkıp da evlerinin yakınındaki ormanda kesilmiş bir el bulunca, Yıldız Hanım hemen araştırmaya başlıyor. Biraz tombul ama bakımlı bu elin sahibi kim? Meçhul kişinin Aynur adlı bir hayat kadını olduğu anlaşılınca, polis olaya olan ilgisini kaybediyor, meydan Yıldız Hanım'a kalıyor. Ne var ki cinayetlerin de arkası kesilmiyor. 

Arkadaşlarından biri de kahramanın şanına layık soruyu soruyor: “Hangi salak Yıldız Alatan’ın yaşadığı mahallenin dibindeki ormana kesik bir el bırakır ki?” 

 

 

Yazmaya öğretmeninin teşvikiyle başlayan Yaprak Öz, polisiyeye Cemal Süreyya Ödülü gibi saygın bir ödül aldığı şiirden geldi. Ama sadece polisiye ve gerilimle ilgilenmiyor. Korku da ilgi duyduğu alanlardan. 'Etiket koyma'ya meraklı bir yazar değil. Ayrıca zaten sadece yazar da değil. Şiir yazmayı sürdürüyor, çevirmenlik ve eğitmenlik yapıyor.

 

Aslında korkuyu tahtından edecek mi diye bir endişemiz var. “Türler arasında ayırım yapmadığınızı görüyoruz,” diyorum. “Alatan’la devam edeceğinizi umuyoruz ama, korkudan vaz mı geçtiniz?” 

Yaprak Öz cevabıyla içimizi ferahlatıyor: “Korku yahut psikolojik gerilim romanlarına, Yıldız Alatan serisine ara verdiğimde devam edeceğim. Sevdiğim türler, ayrıca sürekli Yıldız Alatan’ı yazmak da hem beni sıkabilir hem de okuru yorabilir. Bu yüzden bu türlerde yazmaya devam edeceğim. Niyetim, bir korku/gerilim kitabı, bir Yıldız Alatan kitabı yazarak devam etmek.”

 

 

Peki, Yıldız Alatan yazarı için ne ifade ediyor? Bir söyleşide Yıldız Alatan’ın kendiliğinden ortaya çıktığından söz etmişti. “Böyle karakterlerinizden bir başkası da, 'Villa Şakayık'ta seriye katılan Yağmur. Gerci ekibin geri kalanı gibi Kılıç’da oturmuyor ama oraya o kadar sık gelip gidiyor ki onu da kendilerinden biri sayıyorlar. Yağmur sizin için diğerlerinden farklı mı?” sorusuna şu cevabı veriyor: “Yağmur çok sevdiğim bir karakter.O da Yıldız Alatan gibi aklıma birden düşen, kendiliğinden büyütüp devleşen karakterlerimden. 'Villa Şakayık’ta ilk başta yan karakterlerden biri olacakken, kitabı ele geçirdi. Ben de serinin sonraki kitaplarında onu başrole yerleştirmekten büyük zevk aldım. Enerjik, eğlenceli, atak bir karakter ve Yıldız kadar meraklı, dolayısıyla cinayetler çözülürken çok faydası oluyor.” 

 

Serinin İtalyancaya çevrilmiş olan ilk kitabı “Farahnaz’ın Çiçeği”, bu yıl İtalya’da Giallo Garda En İyi Yabancı Polisiye Ödülü aldı. Umarız Yıldız Alatan kendini yadellerde tanıtmaya devam eder.

 

"Siyahlı Sarışın"

Yaprak Öz

Oğlak Yayınları

Fiyatı: 276,25 TL

Polisiye