Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Milliyet Kitap » » Brunetti yabancı arazide
Aralık 2022

Brunetti yabancı arazide

Sevin Okyay
.

Uzun yıllardır Venedik’te yaşayan Donna Leon’un dedektifi Commissario Guido Brunetti’nin üçüncü macerası da elbette emsalsiz şehrinde. Komiser, bu kez kendine yabancı bir dünyaya girmek zorunda kalıyor.

Ayrıksı Kitap, polisiye dizilerine devam ediyor. Martin Beck ve Henning Mankell’den sonra Avrupa’nın güneyindeyiz. Donna Leon’un üçüncü Brunetti kitabı “Ölüm Elbisesi”, onun yıllar önce yerleştiği Venedik’i mesken edinmiş gene. Daha önce (2001) Ayrıntı Yayınları’ndan “Kırmızı Ayakkabılar” adıyla çıkmıştı. Ancak bu ayakkabıların önemli bir parçası olduğu kıyafet, hakikaten de maktul için bir ölüm elbisesi oluşturmuş. Başkahramanı Komiser Guido Brunetti olan polisiye roman serisiyle tanınan Amerikalı yazar Donna Leon’un yeni kitabı bizi polisiyenin bu seçkin ve saygın karakteriyle, tepeden tırnağa insan Brunettiyle yeniden bir araya getiriyor. Leon, ilk kitabı olan “Operada Cinayet” ile en iyi polisiye dalında Japon Suntory Ödülü’nü kazanırken “Yüksek Mevkilerdeki Dostlar” ile de Crime Writers’ Association Silver Dagger Ödülü’nü almıştı.

Bilgisizlik, önyargı

Gelelim “Ölüm Elbisesi”ne... Marghera’daki bir arazide, travesti kılığında ve kimliği saptanmasın diye acımazsızca dövülerek yüzü tanınmaz hale gelmiş bir ceset bulunur. Her şey şehrin uzağında mezbahada çalışan bir kasabın, otların arasında yüksek topuklu bir kırmızı ayakkabı görmesiyle başlar... Brunetti de tam o sırada, sıcaktan yaşanmaz hale gelen Venedik’ten kaçıp ailesiyle dağlarda serin ve huzurlu bir tatile çıkmaya hazırlanmaktadır. Ne yazık ki amiri, karakolda ve civarda onunla aynı rütbedekilerin hepsinin izinde olduğunu söyler. Mecburen ailesini tatile yollar. Soruşturmaya başlar. Bu arada, Venedik’in ve şehir halkının bilmediği bir yanıyla yüz yüze gelir. Toplumdaki cinsel yönelimlerle ilgili bilgisizlik, önyargı ve ikiyüzlülüklerin de...

Titiz, tertipli

Guido Brunetti, benim polisiye edebiyatta en sevdiğim beş karakterden biri: Martin Beck (Maj SjöwallPer Wahlöö), Brunetti (Donna Leon), Müfettiş Salvo Montalban (Andrea Camilleri), Costas Haritos (Petros Markaris) ve John Rebus (Ian Rankin). Avrupalı yazarların polisleri… Nedeni ise, diğerleri gibi onun da kişiliğinde yatıyor. Commissario Brunetti dikkat çekmeyen bir adam. Titiz ve tertipli, kravatı sıkıca düğümlenmiş, saçları normalden kısa kesilmiş. Yazarı Leon, “Sanki kulakları bile, dikkat çekmemek için, kafasına yapışmış gibi” diyor. Tepeden tırnağa Venedikli. Şehrini sevabıyla, günahıyla seviyor. Sol eğilimli, hassas biri olmanın yanı sıra Brunetti’nin en büyük özelliği ise ideal bir koca ve aile babası olması. Öğlenleri deniz mahsullerinin ağırlıkta olduğu yemekleri yemeye evine gidiyor. Kökenleri farklı olduğu, karısı da lafını hiç esirgemediği halde, birbirlerini seviyorlar. ”Ölümcül Çareler”de (Fatal Remedies) Paola’nın, kirli işlere karışan bir turizm bürosunun vitrin camını taşlayarak tutuklanması bile aralarındaki aşkı yıkamıyor. Yıkmasın zaten, Brunetti serisi de hep devam etsin!