Yarışmada ödüllük filmler
21 Mayıs 2017 - 01:05 | Tilda Swinton ve Giancarlo Esposito, Netflix yapımı 'Okja'da.Yarışma filmlerinin ardı ardına gösterildiği Cannes Film Festivali'nde önceki gün Güney Koreli yönetmen Bong Joon Ho’nun yeni filmi ‘Okja’, İsveçli yönetmen Ruben Östlund’un ‘The Square’i ve Fransız yönetmen Robin Campillo’nun imzasını taşıyan ‘120 battements par minute’ izleyici karşısına çıktı
NİL KURAL / CANNES
70. Cannes Film Festivali’nin yarışmasında ödül şansı olan filmler takipçilerin karşısına çıkmaya başladı. Önceki gün gösterilen Güney Kore’nin önemli yönetmenlerinden ‘The Host’la tanınan Bong Joon Ho’nun yeni filmi ‘Okja’ olaylı bir basın gösterimine sahne oldu. Festivale damga vuran tartışma, Netflix’in gösterime girmeden bu platform üzerinden izleyiciyle buluşacak, jüri başkanı Pedro Almodovar’ın Altın Palmiye vermekten sakınacağını ifade ettiği filmlerdi. Bu iki filmden biri olan ‘Okja’da Netflix logosu yuhalandı. Ardından filmin yanlış formatla gösterilmeye başlaması yuhalamaları yükseltti. Film, 10. dakikada durdurulup yeniden başladığında izleyiciyi Joon Ho’nun özel efektleri kullanan, öncelikleri şirketlere karşı doğayı, hayvanları ve dostluğu savunan yapıtı karşıladı. ‘Okja’ ismini deneyler sonucu üretilmiş dev bir domuz türünün Güney Kore’ dağlarda büyümüş bir üyesi. Okja, en iyi domuz seçilince onu yetiştiren küçük kız ve dedesinden ayrılıyor ancak küçük kızın en yakın arkadaşından vazgeçmeye hiç niyeti yok. Film, Joon Ho’nun ana akım sinemadaki hünerlerini sergilediği, metni ve yaratıcılığıyla dikkat çeken bir yapıt.
Ruben Östlund, 'The Square' ile Avrupa sinemasının güçlü yönetmenlerinden olduğunu kanıtlıyor.
Erkek oyuncunun güçlü adayı
‘Turist’le ismini duyuran İsveçli yönetmen Ruben Östlund’u ilk kez Cannes’ın ana yarışmasına taşıyan filmi ‘The Square’ de önceki gün basınla buluştu ve yarışmanın ilk ödül şansı yüksek filmi olarak selamlandı. İsveç’te üst sınıftan bir müze yöneticisini (Claes Bang) merkeze alan film, sanat dünyası üzerinden topluma, ataerkil üst sınıfa güçlü bir bakış sunuyor. ‘Turist’in güçlü mizah duygusunu devam ettiren film, kara mizah ve toplumsal eleştiriyi birleştirmesi ile yönetmenliğinin gücüyle Östlund’un Avrupa sinemasının en güçlü yeni isimlerinden biri olduğunu ortaya koyuyor.
Nahuel Pérez Biscayart, Robin Campillo'nun '120 battements par minute' filmindeki rolüyle En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'nün güçlü adaylarından.
Yarışmada gösterilen ilk Fransız filmi ‘Eastern Boys’la tanınan yönetmen Robin Campillo’nun imzasını taşıyan ‘120 battements par minute’ oldu. Film, 1990’ların başında geçiyor ve AIDS konusunda farkındalık yaratmak isteyen, devleti ve tıp araştırmacılarını bu konuda harekete davet eden Act Up Paris grubunun hikâyesini anlatıyor. Aktivistlerin grup içindeki dinamikleri ve tartışmaları içinde Sean adlı karaktere özel bir yer ayıran film, anlattığı duygusal ve önemli hikâyenin hakkını veriyor ve izleyiciyi kendisine bağlamakta zorlanmıyor. Sean’ı canlandıran aktör Nahuel Pérez Biscayart’ın dikkat çekici performansı, onu 28 Mayıs’taki ödül töreninde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nün güçlü adaylarından biri yapabilir.
Etiketler: Nil Kural Cannes film festivali Bong Joon Ho okja ruben östlund The Square claes bang robin campillo 120 battements par minute nahuel perez biscayart