Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Sinema » Unutmanın sınırını soran film ‘Kaygı’

Unutmanın sınırını soran film ‘Kaygı’

Unutmanın sınırını soran film ‘Kaygı’13 Şubat 2017 - 03:02
Ceylan Özgün Özçelik'in ilk filmi, Berlin Film Festivali'nin Panorama bölümünde gösterildi
NİL KURAL / BERLİN
 
67. Berlin Film Festivali’nde bu yıl gösterilen Türkiye’den tek film Ceylan Özgün Özçelik’in imzasını taşıyan ‘Kaygı’. Galasını festivalin Panorama bölümünde dün yapan ve Özçelik’in ilk kez yönetmen koltuğuna oturduğu film, bir televizyon kanalında kurgucu olarak çalışan Hasret adlı genç bir kadının tekrarlayan kabuslar görmesi ve ailesinin kaza sonucu ölümünü sorgulaması üzerinden hareket ediyor. Filmin basın gösteriminin ardından Özçelik, Hasret’i canlandıran Algı Eke, yapımcılar Emre Oskay ve Armağan Lale, oyuncu Özgür Çevik ve kurgucusu Ahmet Can Çakırca basın toplantısında soruları yanıtladı.
 
Özçelik, filmin çıkış noktasını şu şekilde açıkladı: “Yeni eve taşınmıştım. Eve takıntılıydım, eve bir şey olacak gibi hissediyordum. Ve gitgide evden çıkmakta zorlanıyordum. Kendimi eve kapatan bir kadının filmini yapma fikri buradan çıktı.”
 
Özçelik, “Yakın zamanda olan bir katliamın adını hatırlayamadım. ‘Kaygı’ hatırlamayla ilgili bir film. Hafızasına sızan bir geçmişi bulmak için kendini eve kapatan bir kadını konu alıyor” diye konuştu. Özçelik, filmin temel sorusunun “Unutmanın sınırı ne, katliamları unutabilir miyiz?” olduğunu da belirtti. Filmin üzerinde durduğu konunun tarihi kurgulamak ve tarihi silmek olduğunu da vurguladı.
Sinema eleştirmenliğinden yönetmenliğe geçmesiyle ilgili bir soru üzerine Özçelik, “9 yaşından beri film yapmak istiyordum. Aile ve eğitim sistemi nedeniyle şimdi yapabildim. Ailem düzgün bir işim olsun istediği için hukuk okudum. Televizyonda sinema programı yaptım. Sinemaya dair şeyler yaptım yıllarca. Filmin çekimleri bittiği gün, annem ne zaman işe başlıyorsun diye sordu. Ama artık eleştirmenlik yapmak da televizyonda çalışmak da istemiyorum, film yapmak istiyorum” dedi.
 
Algı Eke, Özçelik’le çalışmakla ilgili bir soru üzerine “Senaryo bana geldiğinde ve ilk okuduğumda senaryoda çok betimleme vardı. Her şeyi betimleyen biri oyuncu olarak bana alan açar mı diye düşündüm ama tanıştık ve sonuçta öyle olmadı. Film zordu çünkü kendi adıma çok sorumluluğum vardı. Ceylan filme çok hazırdı. O kadar hazır ve net olması benim işimi çok kolaylaştırdı” dedi.
 
Daniela Vega'nın başrolünde olduğu Sebastián Lelio filmi 'Una Mujer Fantástica', yarışmada şu ana kadar gösterilen en güçlü film.
 
Yarışmanın artık favorisi var
 
67. Berlin Film Festivali’nin yarışmasında ödüllerin güçlü bir favorisi dün festivalin takipçileriyle buluştu. ‘Gloria’yla dikkat çeken Şilili yönetmen Sebastian Lelio’nun yeni filmi ‘Una Mujer Fantastica’ hayatının aşkı Orlando’yu aniden kaybeden trans kadın Marina’nın hikayesini konu alıyor. Marina’nın yasını tutmaya çalışırken Orlando’nun ailesi tarafından gördüğü baskıları sunan Lelio, Marina’nın güçlü portresi ve kurduğu dünyanın görsel kuvvetiyle yarışmanın öne çıkan filmlerinden birine imza attı.
 
Lelio, şu an ödül töreninde filmiyle yer alması beklenen isimler arasında yer alıyor. Yarışmada Senegal yapımı ‘Felicité’ de büyük ödül Altın Ayı için olmasa da En İyi Kadın Oyuncu veya başka bir ödül için öne çıkabilir. Alain Gomis’nin yönettiği Kongo’da geçen film, adını ana karakterinden alıyor. ‘Felicité’, oğlu bir kaza geçirip bacağını kaybetme riski yaşayınca onun ameliyat parasını çıkarmaya çalışan bir şarkıcının mücadelesini serinkanlı bir anlatımla ve duygu sömürüsüne yer vermeden gösteren film, görüntü yönetimindeki ustalıkla dikkat çekiyor.