Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Sinema » Çeşitliliğe hoş geldin diyen festival: Diagonale

Çeşitliliğe hoş geldin diyen festival: Diagonale

Çeşitliliğe hoş geldin diyen festival: Diagonale14 Mart 2016 - 11:03
1998'den beri her yıl Graz'da düzenlenen Diagonale Film Festivali, yeni direktörleriyle değişim ve çeşitliliğe kucak alan bir çehreye büründü
NİL KURAL
 
Avusturya sineması denince akla Michael Haneke, Ulrich Seidl ve Ruth Mader’ın aralarında olduğu yaratıcı yönetmenler geliyor. Oysa her yerde olduğu gibi ülkede çekilen filmlerin sadece sınırlı bir bölümü büyük festivallerin seçkilerinde karşımıza çıkıyor. Avusturya filminin yıllık panoramasına odaklanan yer ise ülkenin köklü bir kültüre sahip büyük şehirlerinden Graz’da her yıl düzenlenen Diagonale Film Festivali. Avusturya’nın film endüstrinin geniş katılımıyla gerçekleşen festival, bu yıl 8-13 Mart arasında düzenlendi ve önceki gün gerçekleşen ödül töreniyle sonlandı. Kurmaca bölümünün büyük ödülü Ruth Beckermann'ın yönettiği 'Die Geträumten' kazandı. Belgesel jürisinin En İyi Film Ödülü'ne ise Sigmund Steiner imzalı 'Holz Erde Fleisch' layık bulundu.
 
Ruth Beckermann filmi 'Die Geträumten', Berlin Film Festivali'nde de gösterilmişti.
 
Diagonale için bu yıl değişim anlamına geliyordu. Festival, bu yıl ilk kez görev alan genç direktörleri Sebastian Höglinger ve Peter Schernhuber’in liderliğinde çehre değiştirdi. Festivalin açılışında politik bir konuşma yapan direktörler, konuklara “Hoşgeldiniz” dedikten sonra ülkenin herkese hoş geldiniz demediğini söyleyerek, Avusturya’nın göçmen politikalarını eleştirdiler. Bu durumun bir toplum olarak nerede olduklarıyla ilgili soru işaretleri oluşturduğunu vurguladılar ve Diagonale’nin seçkisinde Avusturya’yı kapalı bir toplum olarak sunmayan; açıklığa, çeşitliliğe, farklılıklara saygı duyan yapımları öne çıkardıklarını vurguladılar.
 
Avusturya Cumhurbaşkanı Heinz Fischer, eşi Margit Fischer ile katıldığı festival açılışında direktörler Peter Schernhuber ve Sebastian Höglinger ile poz verdi.
 
Bu yıl seçkide kısa ve uzun metraj olmak üzere 158 film izleyiciyle buluştu. Direktörlerin bahsettikleri farklılık ve politik duruş filmlerde mevcuttu. Belgesel yarışmasındaki filmlere göz atarsak, Amerika’nın Ulusal Güvenlik Teşkilatı içi skandallara odaklanan ‘The Good American’dan, Irak’tan Avusturya’ya kaçan bir aileyi konu alan ‘Paradies! Paradies!’a provokatif sanat dörtlüsü Gelitin’in peşine düşen ‘Whatever Happened to Gelitin’den, göçmenlerin sığındığı Lampedusa adasındaki gündelik yaşamı konu alan ‘Lampedusa im Winter’a konular çeşitli olsa da hepsi bir ucundan politikaya dahil oldu. Durum kurmacalarda da farklı değil. Açılış filmi ‘Maikafer flieg’, 2. Dünya Savaşı’nın sonunda ailesiyle hayatta kalmaya çalışan bir çocuğa odaklanırken, ‘Thank You for Bombing’ savaş muhabirlerini merkeze alıyordu. Sonuçta programdaki filmler ağırlıkla farklı kesimlerin ama pek de güçlü olmayanların sorunlarını dile getiriyordu.
 
Diagonale, ağırlığını yeni filmlere verse de, program bununla sınırlı değildi. Avusturyalı yapımcı Gabriele Kranzelbinder, Spotlight On adlı bölümün konuğuydu. Ruth Mader’in yönettiği ‘Struggle’, Macaristan’ın ses getiren yapımı ‘Taxidermia’, Hubert Sauper imzalı belgesel ‘We Come as Friends’in de aralarında olduğu Kranzenbinder’ın sınır tanımayan filmografisi festival tarafından onurlandırıldı.
 
Avusturya film arşivi konusunda güçlü. Viyana Film Festivali de Diagonale de Avusturya sinemasının tarihine odaklanmak istediğinde hem Avusturya Film Müzesi hem de Avusturya Film Arşivi devreye giriyor ve çok detaylı restrospektif program çıkabiliyor. Diagonale, “Unut Avusturya” başlığında 1986 yılını, ülke için kritik olan Kurt Waldheim’ın liderlik yıllarını seçti. Bu seçkide gösterilen filmlerle izleyici Avusturya kültürünün unutma veya bastırmaya mı yoksa karşı çıkmaya mı meyilli olduğunu sorgulamaya davet edildi.