NİL KURAL

 

64. Berlin Film Festivali’nin ilgi çeken filmlerinden ‘Nymphomaniac’in ilk bölümü gösterildi. Seks bağımlısı bir kadının hikâyesini anlatan film, eserleriyle olduğu kadar provokatörlüğüyle de tanınan Danimarkalı yönetmen Lars von Trier’in olaylı ‘Melankoli’den sonraki yeni filmi.

 

2011’de Cannes Film Festivali’nde ‘Melankoli’nin gösteriminin ardından basın toplantısında Adolf Hitler’e sempati duyduğunu söyleyen Trier, festival tarafından ‘persona non grata’ (istenmeyen insan) ilan edilmiş ve sessizlik yemini etmişti. Filmin gösteriminin ardından, basının karşısına çıkmadan önce festivale katılıp katılmayacağı belli olmayan von Trier de ekibinin yanındaydı. Üzerinde Cannes festivalinin logosu olan, altında ‘persona non grata’ yazan bir tişörtle! Ama sessizlik yeminini bozmayarak konferansa katılmadı.

 

 

Gözde oyuncuları Stellan Skarsgard ve Charlotte Gainsbourg’nun yanı sıra Shia LaBeouf, Uma Thurman ve Christian Slater gibi yeni isimlerle çalışan Trier, tanıtım kampanyası ve seks sahneleriyle filmin yapım sürecinin başından beri her zaman olduğu gibi bütün sinema dünyasının gözlerini üzerinde toplamayı başarmıştı. ‘Antichrist’ ve ‘Melankoli’nin çizgisine yakın bir film olan ‘Nymphomaniac’, Joe adlı bir kadının hikâyesini bir yabancıya anlatması yapısı üzerine kurulu. Yorumlarla, dinden doğaya tartışmalarla ilerleyen bu konuşmaya Joe’nun hayatından geri dönüşler eşlik ediyor. Mekanik ve soğuk seks sahneleri bulunan film, felsefi ve psikolojik tartışmaların öne çıktığı cinselliği sorgulayan bir yapım. İki bölüm halinde gösterilecek filmin ikinci yarısıyla birlikte daha anlamlı bir bütüne ulaşacağı kesin.

 

 

Film, yönetmen tarafından ikiye bölünmüş, her iki filme de biri uzun, biri kısa iki kurgu yapılmıştı. Trier’in Berlinale’ye gönderdiği, ilk bölümün 145 dakikalık uzun versiyonu. İkinci bölüm ise kısa haliyle dünyada gösterime girmeye başladı ancak uzun versiyonunun ne zaman ve nerede ortaya çıkacağına Trier karar verecek. Çoğu kişinin tahmini Cannes olabileceği yönünde.

 

 

Konferansın en dikkat çeken olayı Shia LaBeouf’un konferansın ortasında Fransız futbolcu Eric Cantona’nın ünlü jestini taklit etmesiydi. Aktör sıradan bir soru karşısında aynı Cantona gibi “Martılar, kendilerine sardalya atılacağını zannettikleri için balıkçı teknelerini takip eder” dedi ve masayı terk etti. Ancak bu hareketin nedeni anlaşılamadı.

 

 

Berlinale kapsamında önceki gece İstanbul Film Festivali’nin daveti vardı. Akademie der Künste’deki davette, festivalde gösterilen Türk filmlerinin ekipleri, uluslararası basın ve film profesyonelleriyle bir araya geldi.

 

Ev sahibi İstanbul Kültür Sanat Vakfı’ndan (İKSV) Genel Müdür Görgün Taner ve İstanbul Film Festivali Direktörü Azize Tan’ın da aralarında olduğu isimlerin yer aldığı davette sinema dünyasından Semih Kaplanoğlu, Timuçin Esen, Onur Saylak ve Özcan Alper’in de aralarında olduğu geniş bir katılım vardı.