Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Sinema » “Aşk” Riva’yı 85'inde Oscar yolculuğuna çıkardı

“Aşk” Riva’yı 85'inde Oscar yolculuğuna çıkardı

“Aşk” Riva’yı 85'inde Oscar yolculuğuna çıkardı12 Ocak 2013 - 05:01
1959 yapımı “Hiroşima Sevgilim”deki rolü ile sinema tarihine geçen Emmanuelle Riva, Haneke’nin “Aşk” filmindeki rolüyle de bu yılki Akademi Ödülleri’nde En İyi Kadın Oyuncu dalında yarışacak. 85 yaşındaki oyuncu, 85 yıllık Oscar tarihinde bu daldaki en yaşlı aday
NİL KURAL

Önceki gün açıklanan Akademi Ödülleri adaylıklarında yaşanan sürpriz sinemaseverleri sevince boğdu. 85 yaşındaki Fransız oyuncu Emmanuelle Riva, Oscar’larda En İyi Kadın Oyuncu dalında aday oldu.

Michael Haneke’nin Altın Palmiye ödüllü “Aşk/Amour”unda, Jean-Louis Trintignant’la karşılıklı müthiş bir performans sergileyen Riva bu rolle şimdilik Avrupa Film Ödülleri, Los Angeles Film Eleştirmenleri Birliği ve Boston Film Eleştirmenleri Birliği’nden
üç önemli ödül kazandırdı. Kimbilir, belki Oscar da yoldadır.

Figüranlık döneminin ardından rol aldığı ilk filmle, Alain Resnais’nin başyapıtlarından “Hiroşima Sevgilim/ Hiroshima Mon Amour”la sinema tarihine geçen bir oyuncudan söz ediyoruz. Filmde, Japon bir mimarla kısa bir ilişki yaşayan Fransız bir aktrisi canlandıran Riva, Fransız Yeni Dalga akımının fitilini ateşleyen bu filmle zaten dünya var olduğu sürece unutulmamayı garantilemişti.

Ticari filmleri reddediyor, teklif gelmese de olur diyor
Peki “Hiroşima Sevgilim” ve “Aşk” arasındaki yarım asırda ne oldu? Eğer aradaki dönemde bir Riva performansı hatırlamıyorsanız, kendinizi yalnız hissetmeyin. Michael Haneke de, “Aşk”ın başrolünü emanet ettiği Riva’yı, gençken “Hiroşima Sevgilim”de izleyip büyülendiğini, sonra kaybettiğini söylüyor.

Riva, "Hiroşima Sevgilim / Hiroshima, mon amour"un (1959) bir sahnesinde.


“Hiroşima Sevgilim” ile “Aşk”ın arasında çok ön planda olmaması, önemli filmlerde rol almadığı anlamına gelmiyor. Fransız sinemasının başka bir usta yönetmeniyle, Jean Pierre Melville’le 1961 yapımı “Lèon Morin, Priest”te birlikte çalıştı. Rol arkadaşı ise Jean-Paul Belmondo’ydu. Riva bu filmiyle de büyük övgü toplamıştı. Bir yıl sonra rol aldığı Georges Franju filmi “Thèrèse Desqueyroux”da ise kocasını zehirlemeye çalışan mutsuz kadın rolündeydi. Bu da ona Venedik Film Festivali’nden En İyi Kadın Oyuncu ödülü getirdi.

Arada çalıştığı başka önemli yönetmenler de var: Marco Bellochio (1982-“The Eyes, The Mouth”) ve Philippe Garrel (1983-“Libertè la nuit”) gibi...

Daha öne çıkacağı bir kariyer de bu çapta ve yetenekte bir oyuncu için mümkündü elbette. Ama Riva bütün söyleşilerinde ne kadar seçici davrandığını, ticari film tekliflerini elinin tersiyle nasıl ittiğini anlattığı için bu sakin kariyer şaşırtıcı değil. Rol teklifi gelmezse, çok sevdiği, ilk göz ağrısı tiyatroya dönüyor, şiir kitapları yazıyor. Bundan sonra başka filmde rol alıp almamayı dert etmediğini vurguluyor. En çok da sürekli görüleceğim diye birbirinin kopyası filmlerde rol alan oyunculara acıyor.

Quvenzhané Wallis, Oscar
tarihindeki en genç
En İyi Kadın Oyuncu
adayı olarak en yaşlı
aday Riva'nın rakibi.
En küçük oyuncuya karşı yarışacak

85 yaşında En İyi Kadın Oyuncu dalında adaylık elde ederek, bu dalda aday olan en yaşlı kişi olan Riva’nın rakiplerinden biri oldukça ilginç. Bu hafta gösterime giren “Düşler Diyarı”ndaki rolüyle aynı dalda aday olan Quvenzhanè Wallis, dokuz yaşında ve o da bu dalda aday olan en küçük oyuncu unvanını aldı.