Oyuncakların canlanacağı ve ziyaretçilerin kendilerini hikayenin kalbinde hissedeceği performanslar DenizBank sponsorluğunda sergilenecek. 5 Kasım’da başlayacak ve 18 Kasım’dan itibaren her Pazar ve Pazartesi günü müzedeki oyuncaklara göre hazırlanacak odalar birer sahneye dönüşürken, tiyatro oyuncuları izleyenleri zaman yolculuğuna çıkaracak.

13 yılı aşkın süredir 1700’lü yıllardan günümüze oyuncak tarihinin en gözde örneklerinin sergilendiği İstanbul Oyuncak Müzesi Türkiye’de bir ilke imza atıyor.

Müzenin ev sahipliğini üstleneceği, 5 Kasım’da başlayacak ve 18 Kasım’dan itibaren her Pazar ve Pazartesi sergilenecek “Helikon” isimli mekan tiyatrosu ziyaretçilere unutulmaz bir tiyatro deneyimi sunacak. Bu kapsamda sergilenen oyuncaklara göre tasarlanacak odalar birer sahneye dönüşürken, izleyiciler tiyatro performansları ile farklı bir deneyim yaşayacak.

“Oyuncaklar artık canlanıyor”

Oyuncak Müzesinin kurucusu yazar Sunay Akın tiyatro ve müze buluşması hakkında şu değerlendirmede bulundu; “Müzeyi kurarken sahne tasarım sanatçısı Ayhan Doğan ile her odayı bir tiyatro sahnesi gibi düşünmüştük. İstedik ki, ziyaretçiler kendilerini bir oyunun içinde hissetsinler. Yıllar sonra bu tasarım tiyatro oyuncularıyla gerçeğe dönüştü. Hep soruyorlardı bize, “Gece oyuncaklar canlanıyor mu?” diye. Helikon adlı oyun sayesinde bu sorunun yanıtı ‘Evet, canlanıyorlar’ oldu.’’

“Sanatın her rengi kültür sanat yolculuğumuzu zenginleştiriyor”

 DenizBank’ın kurulduğu günden itibaren Türkiye’nin gelecek nesillerine sanat dolu bir miras bırakmak üzere kültür sanatın farklı alanlarını desteklemeye devam ettiğini vurgulayan DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş ise şöyle konuştu; “Sevgili Sunay Akın’ın 20 yıllık oyuncak koleksiyonunu 2005’ten bu yana toplumun her kesiminin beğenisine sunduğu İstanbul Oyuncak Müzesi, ziyaretçilerine tarihin labirentlerinde meraklı ve heyecanlı bir deneyim yaşatmaya hazırlanıyor. Hepimizin çocukluğuna dair önemli hatıralar barındıran oyuncakların, tiyatro performanslarıyla zenginleşecek hikayesi, aynı zamanda çocukluk dönemimizi yeniden keşfetmemizi sağlayacak bir yolculuk anlamı da taşıyor. Banka olarak kültür sanatın değişik dallarına yatırım yapmak, özellikle gençler nezdinde farkındalık yaratacak farklı projeleri desteklemek her zaman öncelikli konu başlıklarımız arasında yer aldı. Bu noktada, sanatın pek çok unsurunu biraraya getiren böyle bir projede yer almaktan mutluluk duyuyoruz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ‘Sanata Evet’ demeyi sürdüreceğiz.”

Oyunun yönetmeni Ali Ozan Akın da mekan tiyatrosu ile ilk kez yönetmenlik eğitimi aldığı New York’da tanıştığını ve o zamandan beri hep İstanbul Oyuncak Müzesi’nde bir mekan tiyatrosu hayal ettiğini belirtirken şunları söyledi; “İstanbul Oyuncak Müzesi’nin bulunduğu konak 80’li yıllarda harap ve terkedilmiş bir halde dururken Perili Köşk olarak bilinirmiş. Müze sözcüğünün kökeni ise Helikon Dağı’nda sanat ve ışık tanrısı Apollo ile birlikte yaşayan ilham perilerinden, yani Musa’lardan geliyor. Perili Köşk olarak bilinen İstanbul Oyuncak Müzesi’nin bulunduğu konak, bugün ilham perilerine ev sahipliği yapıyor.”