İstanbul'da 'Bohem' zamanlar
20 Ocak 2015 - 01:01 | Prodüksiyonun Julia Trevelyan Oman imzalı dekoru 41 yılı devirdi. Fotoğraf: Yurttaş TümerOpera tarihinin en sevilen eserlerinden 'La Boheme'in galası önceki akşam gerçekleşti. 24 Ocak'a kadar üç kez sahnelenecek olan operanın prodüksiyonu İngiltere'den ithal
SELAY SARI
Zorlu Center PSM, dün akşam heyecanla beklenen bir galayı gerçekleştirdi: İngiliz Royal Opera House (ROH) prodüksiyonuyla, dünya çapında en sevilen operalardan, İtalyan besteci Giacomo Puccini'nin 'La Boheme'i. Dünyanın sayılı opera evlerinden ROH'un 1974'te ilk kez sahnelediği ve en popüler gösterilerinden biri haline dönüşen, John Copley imzalı prodüksiyon, ROH'un Türkiye'de sahnelenen ilk prodüksiyonu. 1830'lar Parisinde, fakir genç sanatçıların kış şartlarında hayatta kalma mücadelesini ve bu sırada şair Rodolfo ile dikişçi Mimi arasında filizlenen aşk hikayesini anlatan opera, dünyada en çok sahnelenen operalar listesinde sürekli ilk üçe giren bir klasik.
ROH, dünyanın dört bir yanında opera evlerinin ya esinlendiği ya da direkt ithal ettiği prodüksiyonunu, 2015-2016 sezonu itibariyle emekliye ayırıyor. Ünlü opera yönetmeni Richard Jones imzalı yeni prodüksiyon, 2017-2018 sezonunda seyirciyle buluşacak.
Gecenin yıldızı dekor
Gala gecesinde, muhtemelen bilet fiyatlarının yüksekliği nedeniyle orkestra katında yer yer boşluklar gözlendi. Prodüksiyonun ilk gecesinin parlayan yıldızları, 2003 yılında hayatını kaybeden ünlü tasarımcı Julia Trevelyan Oman imzalı mükemmel dekor ve kostümler, Musetta rolünü daha önce de bu prodüksiyon çerçevesinde seslendirmiş Yeni Zelandalı soprano Madeleine Pierard ve Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası ile tecrübeli şefi Cem Mansur oldu. Ancak temsil sonunda en büyük alkışı yine de temsilin primadonnası, Mimi rolündeki başarılı Türk soprano Simge Büyükedes aldı. Sanatçılar, Puccini'nin duygusallığıyla ünlü operasının duygusunu seyirciye geçirmekte zorlandı, ancak bunu ilk gece stresine vermek de mümkün.
Cormac Simms ve Ray Cullom. Fotoğraf: Yurttaş Tümer
'Başlangıç için iyi seçim'
Temsil öncesi bir araya geldiğimiz, Royal Opera House idari direktörü Cormac Simms ve Zorlu PSM Genel Müdürü Ray Cullom'a operayı tanımayanlar için 'La Boheme'in iyi bir başlangıç olup olmadığını sorduk ve operadan korkanlara önerilerini aldık. Simms, sorumuzu, "Kesinlikle öyle, çünkü herkesin ilişki kurabileceği hisleri içeriyor. Diğer sorunun ise net bir yanıtı yok, çünkü herkes farklı zevklere sahip. Ancak en fazla kesimi bir araya getiren operaları saymam gerekirse, 'La Boheme' bunlardan biri, 'Carmen' aynı şekilde çekici. Mozart'ın 'Figaro'nun Düğünü' eseri de operayla alakası olmayan insanları operaya çekebilen bir eser," diye değerlendirdi. Cullom ise "Yine Mozart'ın 'Sihirli Flüt' operası, eğlenceli ve büyülü dünyasıyla doğru bir seçim olabilir," yanıtını verdi. Simms, yeniden bir ROH prodüksiyonunu Türkiye'de izleyip izleyemeyeceğimize ise seyircilerin tepkisinin karar vereceğini söyledi.