SELAY SARI

 

"Gösterinin merkezinde hikâye vardır, akıl alıcı bir görsellikten ziyade. Benim için en önemlisi bir hikâye anlatabilmek." Monte Carlo Balesi'nin koreografı Jean-Christophe Maillot, bu ay Milliyet Sanat'ta yayımlanan röportajımızda böyle anlatmıştı balede esas odak noktasını. Maillot'nun Monte Carlo Balesi'yle gerçekleştirdiği en büyük prodüksiyonlardan, bale klasiği 'Kuğu Gölü'ne farklı bir yorum getiren, İKSV organizasyonuyla Zorlu PSM Ana Tiyatro'da 16-17 Mayıs'ta sahnelenen 'Göl'de, sanatçının bu ifadelerinin sahnede vücut bulmasına tanık olduk.

 

 

Pazartesi günü gerçekleşen kostümlü provasını izlediğimiz 'Göl', ustalık sergileme amaçlı sololardan ziyade dansçıların kendilerini tamamen hikâyeye teslim ettiği, yaklaşık 2 saatlik, neredeyse hiç sakinleşmeyen gerilimli bir rüya. Onlarca farklı yorumu ve versiyonu bulunan balede Maillot'nun imza attığı en büyük değişiklik, orijinal olarak bir erkek dansçı rolü olan, genç kızları büyüyle kuğu hâline getiren Rothbart'ı bir kadın dansçıya vermek ve bu şekilde bir tür 'annelik hırsı' hikâyesi anlatmak. Prens Siegfried ile beyaz kuğu Odette'in çocukluk aşkı olduğunu, Siegfried'in babası kralın muhtemelen Rothbart'ın kızı siyah kuğu Odile'in de babası olduğu bilgilerine vakıf olduğumuz gösteride, kraliçe ve Rothbart hikâyenin gidişatını belirliyorlar.

 

 

Maillot, klasik baleyle modern dans unsurlarını birleştirdiği koreografisinde, kuğuların zarafetinden ziyade hayvani özelliklerini vurgulamayı tercih etmiş. Beyaz kuğu Odette'in tutsaklığı ve diğer kuğular tarafından dışlanmışlığı, Siegfried'in çocukluk aşkını yorulmadan arayışı, Rothbart'ın kızı Odile'in ölümüyle duyduğu acı gibi herkesin bağ kurabileceği durumlar, Monte Carlo Balesi dansçılarının üstün teknikleri kadar gelişmiş oyunculuk kabiliyetleriyle, tek bir söze ihtiyaç duyulmadan seyirciye aktarılıyor.