Sanatçı Gülsün Karamustafa’nın 10 Eylül'de açılan sergisi "Vadedilmiş Bir Sergi", göç, yerellik, kimlik, cinsiyet ve kültürel farklılık konularını ele alıyorGülsün Karamustafa’nın 40 yılı aşkın süredir devam eden sanat pratiğini kapsayan Vadedilmiş Bir Sergi, 10 Eylül’de SALT Beyoğlu’nda açılıyor. Sanatçının sergide yer alan resim, kolaj, baskı, fotoğraf, video ve enstalasyonları, göç, yerellik, kimlik, cinsiyet ve kültürel farklılık konularını ele alıyor.

Politik olarak aktif bir figür olan Karamustafa (d. 1946), 1971 darbesinden sonra tutuklandı ve 1986’ya kadar pasaport alamadı. Üretimini derinden etkileyen bu süreç boyunca sanatçı, Türkiye’de kırsaldan büyük kentlere, özellikle de İstanbul’a gerçekleşen iç göçün sonucu olarak görsel ve maddi kültürdeki değişimleri yansıtan figürler resmetti. 1980'lerden sonra resimden heykele bir geçiş yaşadı ve daha sonra kolay, halı ve enstalasyonlar yaptı.

Sergi turları ve stüdyo ziyaretleri

Sanatçı, 1990’larda, Türkiye’nin sosyal ve kültürel belleğini yansıtan kişisel hikâyelere yoğunlaştı. 2000’lerin başında ise, daha çok İstanbul’un görmezden gelinen topluluklarına odaklandığı videolar ile deneyler yapmaya başladı.

Sergiye, 12 Eylül’de Açık Sinema’da düzenlenecek sanatçı konuşmasının yanı sıra, Karamustafa’nın yönetmenliği ve sanat yönetmenliğini yaptığı Yeşilçam filmlerinin gösterimleri ile eleştirel sergi turları ve stüdyo ziyaretleri gibi etkinlikler eşlik edecek.

Elio Montanari'nin sergisi SALT'ta

30 yıl boyunca sanatçıların yaratım ve üretim süreçlerini fotoğraflayan Elio Montanari’nin ilk kişisel sergisi "Biri, Hiçbiri, Binlercesi" SALT Galata’da açılıyor. 10 Eylül’de açılacak olan sergi, Montanari’nin 200’den fazla fotoğrafını bir araya getiriyor.



SALT Galata’nın farklı yerlerinde sergilenecek olan bu işler, dOCUMENTA IX (Kassel, 1992) için hazırlanan Matthew Barney ile "The Course of the Knife" (Venedik, 1985) performansı için çalışan Claes Oldenburg, Coosje van Bruggen ve Frank O. Gehry’nin fotoğraflarının yanı sıra, 1999, 2001, 2003 ve 2005 yıllarındaki İstanbul Bienali’nin kurulumundan bir dizi fotoğrafı da kapsıyor.

Kat -1’deki sergi mekânında, Marina Abramovic, Hüseyin Bahri Alptekin, Maurizio Cattelan ve Catherine David gibi 1980’ler ve 1990’larda faaliyet göstermiş saygın küratör, sanatçı ve sanat profesyonellerinin portreleri ile sanatçı James Lee Byars’a saygı niteliğinde özel bir bölüm yer alacak.