Yaşayan en önemli küratörlerden René Block, Contemporary İstanbul kapsamında bir sunum gerçekleştirdi. Block, sanatçıların fuar ve sergiler oluşturmak için ortak çalışmalarının gerekliliğini vurguladı
FATOŞ PİRANLIOĞLU

Yaşayan en önemli küratörlerden biri olan René Block 22 Kasım’da İstanbul Contemporary ‘da Yeni Ufuklar programı kapsamında bir sunum gerçekleştirdi. Sunumunda Orta ve Doğu Avrupa’ya yoğunlaşan Block; küratör, yayıncı ve koleksiyoncu kimliğiyle deneyimlerini paylaştı.

İstanbul’da gizli bir sanatsal enerjinin saklı olduğunu söyleyen Block 25 yıl önce çağdaş sanatla ilgilenen tek bir Türk sanatçı varken, İstanbul Bienali’nden sonra Ayşe Erkmen, Nevin Aladağ ve Ebru Özseçen gibi kadın sanatçıların öne çıktığını belirtti. Ayrıca Türkiye’de Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı doğu ve güneydoğu bölgelerinde yeni bir akımın başladığına ve bu eğilimin 10 yıl önce ortaya çıktığına da değindi.

René Block, İstanbul, Saraybosna, Üsküp gibi şehirlerde 2 uydu projeyle birleştirdiği Balkan sergilerinde 88 sanatçının katılımını anlatan raporu da sundu. Sergilere ait resimlerde, eski bir fabrikanın bienal için kullanılması, eski bir hamamın mekan olarak tercih edilmesi, yine eski bir Sırbistan elçilik binasının kullanılması gibi dikkat çekici unsurlar yer alıyor. Küratörlüğü boyunca yaptığı çalışmalardan farklı görseller sunan René Block, sanat çalışmaları yayınlamanın önemine de değindi.

Block, Luchezar Boyadjie, Sanja Ivekovic, Driton Hajredini, Ayşe Erkmen, Ebru Özseçen gibi sanatçılara ait koleksiyonunda yer alan eserleri ve bunların hikayelerini izleyicilerle paylaştı. Nesneler içeren enstalasyonlardan hoşlanan René Block, koleksiyonuna eserler almayı 2005’te bırakma sebebinin İstanbul'daki bir koleksiyon üzerine çalışmasından kaynaklandığını söyledi.

Son olarak sanatçıların fuarlar ve sergiler oluşturmak anlamında ortak çalışmalarda bulunmalarının desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi. René Block sunumunu birkaç ay önce hayata veda eden Serge Spitzer’e adadı.