Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Plastik Sanatlar » Mehmet Aksoy'un heykeline sürgün

Mehmet Aksoy'un heykeline sürgün

Mehmet Aksoy'un heykeline sürgün08 Ocak 2016 - 12:01 | 'İki Çocuklu Toprak Ana', artık Ümraniye'deki yerinde değil.
Sanatçının Ümraniye'de bir sitede bulunan heykeli, heykelin bulunduğu bölgenin Milli Emlak'a ait olduğu gerekçesiyle belediye tarafından kaldırılmak istendi. Aksoy, heykeli Beykoz'daki atölyesine taşıdı
Bundan 12 yıl önce yapılan ve Ümraniye'de bulunan Soyak Yenişehir Kibele Evleri içerisinde, sosyal tesisler ve heykeltıraş Mehmet Aksoy'un 'İki Çocuklu Toprak Ana' adlı heykelinin bulunduğu alanın Milli Emlak'a ait olması ve mahkeme kararıyla kesinleştiği gerekçesiyle Ümraniye Belediyesi, sosyal tesisleri yıkma kararı alırken Aksoy'un da heykelinin taşınmasını talep etti. Bu durumdan haberdar olan heykeltıraş Mehmet Aksoy, belediyeye heykeli kendisi kaldırmak için başvuruda bulundu ve dün bir vinç ve birkaç işçi ile birlikte alana gelerek heykeli Beykoz'daki atölyesine taşıdı.
 
Ümraniye Belediyesi'nden yapılan açıklamaya göre belediye, yaklaşık üç yıl önce sitenin içerisinde bulunan tenis kortunun, sosyal tesislerin ve Mehmet Aksoy'un heykelinin de bulunduğu 11 bin dönümlük arazinin, Milli Emlak'a ait olduğu gerekçesiyle siteyi dava etti. Geçen günlerde davanın sonuçlanmasının ardından, sitenin Milli Emlak'a ait olan arazisinin devredilmesine karar verildi.
 
Aksoy, taşıma işini Ümraniye Belediyesi'ne bırakmak istemediğinden işçiler ve vinçle heykelin bulunduğu yere geldi.
 
"Her şeyi zamana bırakıyorum"
 
Konu ile ilgili Milliyet'e açıklama yapan Mehmet Aksoy, belediyenin kendisini durumdan haberdar ettiğini söyledi ve ekledi: "Bana, heykelimi taşımak istediklerini söylediler. Ancak, heykelin başına bir şey gelmemesi için ben taşımak istediğimi söyledim." Heykelin taşınmasının ardında ise Aksoy, "Dramatik, rüzgarlı bir günde heykelimizi kaldırıyoruz. Yine bir heykel daha kaldırılıyor. Bu içinde yaşadığımızı Türkiye’nin sanat ortamınının, neye, ne kadar değer verildiğinin bir göstergesi. Aslında gönül isterdi ki bu heykel burada dursun. Buralar park bahçe olsun insanların kullanımına açılsın. Heykellerle birlikte yaşıyalım. Bir heykel kültürümüz olsun. Ama durum öyle değil kaldırıyoruz heykeli. Kendi atölyemize götüreceğiz. Kimse kıymetini bilmiyorsa ben biliyorum. Herşeye zaman bırakıyorum. Neyin değerli neyin değersiz olduğunu zaman gösterecek. Herşey para değil. Ben insanlara diyorum ki kıblemiz para olmasın," dedi.