Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Plastik Sanatlar » İstanbul Modern 'Liman'a veda ediyor

İstanbul Modern 'Liman'a veda ediyor

İstanbul Modern 'Liman'a veda ediyor27 Ocak 2017 - 05:01 | 1941'deki 'Liman' sergisinde eserleri yer almış Cemal Tollu'nun 'Limanda'sı sergide yer alan çalışmalardan.
İstanbul Modern, 12 yıldır kendisine ev sahipliği yapan Antrepo 4'e hem onun hem de İstanbul'un tarihini anlatan 'Liman' sergisiyle veda ediyor. 28 Ocak - 4 Haziran arası sürecek sergide farklı dönemlerden 34 sanatçı ve kolektifin işleri yer alıyor
SELAY SARI
 
"Liman kelimesi, Türkçeye aynı denizi paylaştığı Yunancadan geçmiş. Başlangıç noktası olarak 'kapı' anlamına gelen bu kelimeyi araştırmalarımızda Ege, Akdeniz ve Karadeniz coğrafyalarında kullandığımızda limanın ortak bilinçte bir kapı, bir sığınak, bir yuva olarak anlamlandığını gördük."
 
İstanbul Modern'de yarın başlayacak 'Liman' sergisinin küratörlerinden Çelenk Bafra, müzenin 2004'te var olduğu yere veda ettiği serginin adını bu şekilde açıklıyor. 19. yüzyıldan günümüze sanatçıların gözünden İstanbul Limanı'nı konu alan, 4 Haziran'a dek görülebilecek serginin dün gerçekleşen basın toplantısına İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, İstanbul Modern Direktörü Levent Çalıkoğlu ve Çelenk Bafra katıldılar. Eczacıbaşı, Sedad Hakkı Eldem'in 1957-58 yıllarında yaptığı antrepolar arasında yer alan Antrepo 4 binasının yenilenmesinden önceki son sergide Türkiye sanatının limanla ilişkisini mercek altına aldıklarını kaydetti.
 
Serginin küratörlüğünü de üstlenen müze direktörü Levent Çalıkoğlu, "Çıkış noktamız aslında sadece limanı anlatmaktı ama ortaya çıkan İstanbul tarihine, şehre dair bir sergi oldu" diye konuştu. Bu sonuca uygun şekilde sergide İstanbul Limanı'na dair, Roma döneminden günümüze bir zaman çizelgesi bulunuyor. Çizelgede, grafik tasarımcı Gülümser Aral Üretmen'in '50'lerde Denizyolları için yaptığı afiş tasarımları dikkat çekiyor.
 
Volkan Aslan'ın 'Sevgili İstanbul'u, İstanbul Boğazı'nın vektörel hesapları üzerine inşa edilmiş bir yük gemisi.
 
Çelenk Bafra, İstanbul'un sürekli geçirdiği yıkım ve inşa döngüsüne vurgu yaparak, "Antrepoların birer birer yıkılışına şahitlik ettik, ancak bu bu bölgenin uğradığı ilk yıkım değil. Hep talep, hep arzu edilen bir yer burası" diye konuştu. Bafra serginin limanın sembolik ve metaforik anlamlarına odaklandığını belirtirken, hem deniz-kara-kıyı-sayfiye ilişkilerine baktığını hem de bir limanı var eden işçilerin ve denizcilerin yaşamlarının izini sürdüğünü ekledi.
 
Farklı dönem ve disiplinlerden 34 sanatçı ve kolektifin işlerinden bir seçki sunan serginin demir attığı duraklardan biri, aralarında işleri bu sergide de yer alan Avni Arbaş, Nuri İyem, Mümtaz Yener ve Cemal Tollu'nun olduğu isimlerin bulunduğu 'Liman ressamları'nın 1941'de açtıkları 'Liman' sergisi. 1941'deki sergide limandaki zor yaşam koşullarını konu alan sanatçılar, bu sergide de deniz ve limana dair işleriyle bulunuyorlar.
 
Gülsün Karamustafa'nın daha önce 4. İstanbul Bienali'nde yine Liman Saha İşletmeleri bölgesinde sergilenmiş 'New Orientation'ı (1995).
 
Yaşar Kemal ve Abidin Dino'dan
 
'Liman'ın en dikkat çekici çalışmalarından biri, Gülsün Karamustafa'nın 1995 İstanbul Bienali'nde yer alan ve çok ses getiren 'New Orientation' yerleştirmesi. Bienal zamanında da yine aynı bölgede sergilenen çalışmada Karamustafa liman ve Galata bölgesinde hayatını kaybeden kadınların baş harflerini ve ölüm tarihlerini gemilerde kullanılan kurdelelere işlemiş.
 
Sergide yer alan çalışmalardan biri de, Yaşar Kemal'in 1978 yılından itibaren Milliyet gazetesinde 91 gün tefrika edilen 'Deniz Küstü' romanı için Abidin Dino'nun, yazarın özel ricasıyla yaptığı tablolar. Sergide çalışmaları yer alan diğer usta isimler arasında Ömer Uluç, Burhan Doğançay, Ara Güler ve Özer Kabaş yer alıyor. Hüseyin Bahri Alptekin'in 'Jules Verne'in İzinde: Kéraban'a Dair' yerleştirmesi de yine sergi kapsamında görülebilecek.
 
Meriç Algün Ringborg'un 'Denize Kıyısı Olmayanlar İçin Hatıralıklar' (2015) adlı yerleştirmesi.
 
Arslan Sükan, Nevin Aladağ, Hasan Deniz ve Borga Kantürk'ün aralarında olduğu günümüz sanatçılarının işleri arasında, Meriç Algün Ringborg'un 2015'te Venedik Bienali'nin davetiyle tasarladığı 'Denize Kıyısı Olmayanlar için Hatıralıklar' yerleştirmesi ve Volkan Aslan'ın 2016'da Roma'da bulunan 21. yüzyıl sanatı müzesi MAXXI'de sergilenen, İstanbul Boğazı'nın silueti şeklinde inşa edilmiş, içi toprak dolu bir yük gemisini betimlediği 'Sevgili İstanbul' da yer alıyor.
 
 
Darzanà ikinci evinde
 
Venedik Bienali 15. Uluslararası Mimarlık Sergisi'nde Türkiye Pavyonu'nda yer alan 'Darzanà', sergi kapsamında İstanbul'da. Feride Çiçekoğlu, Mehmet Kütükçüoğlu ve Ertuğ Uçar'ın küratörlüğünü yaptığı çalışmada 17. yüzyılda Osmanlı Deniz Kuvvetleri'nde önemli bir yere sahip olmuş, kadırga kategorisinde bir gemi olan 'baştarda' Haliç kıyılarındaki tersane yapılarının içinde var olan atık malzemelerle yeniden inşa edilmişti. 'Darzanà', bir dönem Akdeniz’in ikiz limanları olan Venedik ve İstanbul arasında yeniden bir köprü kurmak amacını taşıyor.