İnsan kaçakçılığına dikkat çekmek için
03 Ekim 2012 - 05:10Kalliopi Lemos, başka ülkelere gitmek üzere yola çıkan ve denizde yaşamını yitiren insanların ismini tekneler üzerinde yaşatıyor.Yunan asıllı sanatçı Kalliopi Lemos, insan kaçakçılığına dikkat çekmek için başlattığı yapıt dizisinde, başka ülkelere gitmek üzere denizden yola çıkan ve bu yolculuklarda yaşamını yitiren insanların isimlerini, alabora olan teknelerin üzerinde yaşatıyor. Sanatçı bu kapsamda hazırladığı tekneyi, ”3. Uluslararası Çanakkale Bianali”nde sergiliyor.
Bienalin Genel Sanat Yönetmeni ve küratörlerinden Beral Madra, Londra’da yaşayan Lemos’un, 2009’dan beri bu yapıt dizisi üzerinde çalıştığını söyledi. Madra, Lemos’un, eşi denizci olduğu için deniz meselesine ilgiyle bakan bir sanatçı olduğunu ifade ederek, Ege Denizi’nin, 2000’li yıllardan bu yana yasa dışı insan kaçakçılığının neredeyse merkezi haline geldiğini öne sürdü: ”Sanatçı, kaderi belli olmayan bu yolculukta bu insanları anmak gerektiğini düşündü ve 2009 yılında Atina yakınında, kaçak insan taşımış ve terk edilmiş 4 dev tekneyi sergiledi” diyen Madra, Lemos’u İstanbul’a da davet ettiğini ifade etti.
Bu kapsamda Bilgi Üniversitesi’nin bahçesinde 2 büyük teknenin bulunduğunu, Berlin’in Brandenburg Kapısı’nın önünde de 4 tekneyi sergilediklerini dile getiren Madra, sorunu uluslararası ortama, sanat yapıtlarıyla duyurmaya çalıştıklarını kaydetti.
Madra, şöyle konuştu: ”Lemos’u, bu sergiye de davet ettim. Bienal kapsamında burada da bir tekne sergileniyor. Buradaki teknenin üzerinde madeni küçük levhalar var. Her bir levhanın üstünde bu yolculukta ölen insanların adı ve doğum yerleri var. Bunları gümrük arşivlerinden çıkardık. Bin adet var bu teknenin üzerinde. Bunları tek tek dizdik."
Lemos’un, bienalde de bu olaya tekne ile dikkat çektiğini vurgulayan Madra, sanatçının sergilenen tekneyi Çanakkale Belediyesi’ne armağan ettiğini söyledi. (A.A.)
Bienalin Genel Sanat Yönetmeni ve küratörlerinden Beral Madra, Londra’da yaşayan Lemos’un, 2009’dan beri bu yapıt dizisi üzerinde çalıştığını söyledi. Madra, Lemos’un, eşi denizci olduğu için deniz meselesine ilgiyle bakan bir sanatçı olduğunu ifade ederek, Ege Denizi’nin, 2000’li yıllardan bu yana yasa dışı insan kaçakçılığının neredeyse merkezi haline geldiğini öne sürdü: ”Sanatçı, kaderi belli olmayan bu yolculukta bu insanları anmak gerektiğini düşündü ve 2009 yılında Atina yakınında, kaçak insan taşımış ve terk edilmiş 4 dev tekneyi sergiledi” diyen Madra, Lemos’u İstanbul’a da davet ettiğini ifade etti.
Bu kapsamda Bilgi Üniversitesi’nin bahçesinde 2 büyük teknenin bulunduğunu, Berlin’in Brandenburg Kapısı’nın önünde de 4 tekneyi sergilediklerini dile getiren Madra, sorunu uluslararası ortama, sanat yapıtlarıyla duyurmaya çalıştıklarını kaydetti.
Madra, şöyle konuştu: ”Lemos’u, bu sergiye de davet ettim. Bienal kapsamında burada da bir tekne sergileniyor. Buradaki teknenin üzerinde madeni küçük levhalar var. Her bir levhanın üstünde bu yolculukta ölen insanların adı ve doğum yerleri var. Bunları gümrük arşivlerinden çıkardık. Bin adet var bu teknenin üzerinde. Bunları tek tek dizdik."
Lemos’un, bienalde de bu olaya tekne ile dikkat çektiğini vurgulayan Madra, sanatçının sergilenen tekneyi Çanakkale Belediyesi’ne armağan ettiğini söyledi. (A.A.)