Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Plastik Sanatlar » Erol Akyavaş'ın yarım yüzyılı

Erol Akyavaş'ın yarım yüzyılı

Erol Akyavaş'ın yarım yüzyılı29 Mayıs 2013 - 07:05
Türk resim sanatının en büyük ustalarından Erol Akyavaş'ın retrospektif sergisi dün İstanbul Modern'de açıldıYASEMİN BAY

Türk resminin ustalarından, kendine özgü üslubu içinde Doğu ile Batı sanatını aynı tuvalde buluşturan Erol Akyavaş'ın Finansbank'ın katkılarıyla düzenlenen retrospektif sergisi dün İstanbul Modern'de düzenlenen basın toplantısıyla açıldı. Sanatçının 1950'li yıllarda başlayan ve '90'lı yılların sonuna kadar uzanan sanat serüveninden önemli köşe taşlarını bir araya getiren serginin basın toplantısına İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, Erol Akyavaş’ın eşi Ilona Akyavaş, Finansbank Özel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tunç Erdal ile İstanbul Modern Şef Küratörü, aynı zamanda da serginin küratörü Levent Çalıkoğlu katıldılar.

Oya Eczacıbaşı, Akyavaş'ın Doğu sanatının mistik ve tasavvufi yönüyle Batı sanatının soyutlama arayışını birleştirdiğine dikkat çekerek "İncelikli bir çalışma yöntemiyle çeşitli teknik ve içeriklerle yeni biçimler yaratan Akyavaş, geleneksel simgelerle dünya görüşünü, inancını, estetiğini yansıttı. Mimarlığından ve fotoğrafçılığından beslenen çok yönlü çalışmalarını dinsel ve tarihsel öykülerden yola çıktığı çalışmalar izledi, geçmişi günümüze kaydırarak imgelemi yeniden kurgulayıp güncelledi," dedi.

Levent Çalıkoğlu "Güncel Akyavaş algısının tersini hayal ederek kurguladık bu sergiyi. 1001 yüze sahip bir sanatçı o. Sanat dünyasında tekilliğinin içerisinde kendi dünyasını kurmuş bir sanatçı. Onun sentezinin ana aksı Batılı anlamda bir resmin sınırlarıyla düşünmek değil, Doğu'nun gizemli ve daha önce görselleştirilmemiş bilgi ve kültürüyle hesaplaşmaktır," diye konuştu.

"Kalenin Düşüşü", Tuval marufle kağıt üzerine karışık teknik, 1982, özel koleksiyon.


Erol Akyavaş'ın eşi Ilona Akyavaş son derece duygusaldı: "Kocam burada olsaydı ne güzel konuşurdu. Keşke Erol burada olsaydı, çok isterdim. Kızımı da yakın zamanda kaybettim. Acılar içindeyim, ama böyle güzel şeyler de oluyor."

Tunç Erdal ise Finansbank olarak geçtiğimiz yıllarda Erol Akyavaş hakkında kapsamlı bir kitap yayımladıklarını söyledi: "Şimdi de Doğu ve Batı kültürlerini, insan odaklı bir sembolizmle ve kendine özgü sanat diliyle eserlerine yansıtan Akyavaş'ın retrospektifine destek vermekten mutluyuz. Bu sergide sanatçının bankamız koleksiyonunda yer alan 'Fihi Ma Fih' adlı eserinin de yer alması bizim için ayrı bur gurur kaynağı."

Konuşmaların ardından Oya Eczacıbaşı, Akyavaş'ın kızı Mirgün Akyavaş'ın Teksas'tan bu sergi için geldiğini belirterek kendisini konuşma yapması için kürsüye davet etti. Mirgün Akyavaş, babası Erol Akyavaş'ı şu sözlerle anlattı: "Ben onu sizin bildiğiniz gibi tanımıyorum. Evde boyalarla yaşadığımızı hatırlıyorum. Hindistan'dan gelirken ona kağıt getirirdim, Paris'ten geçerken 'Şunu Abidin'e (Dino) götür' derdi. Ben onun resimlerini uçakta unuturdum; sonuçta babamın resmiydi. Çıktığımız mavi yolculukları hatırlıyorum. Kızkardeşim Bedri Rahmi ile taşları boyardı. Özel hayatımıza hiç karışmadı. Gençlerden daha genç bir babaydı. Türkiye'de müze yok diye konuşup durduklarını hatırlıyorum evde arkadaşlarıyla. Nihayet oldu, keşke görseydi. Sevgiyi, aileye saygıyı verdi babam bize."
Akyavaş'ın 29 Mayıs - 25 Ağustos tarihleri arasında izlenebilecek olan sergisinde 290 yapıtı yer alıyor.