Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Plastik Sanatlar » Erkeklerin gözünden 'ölüm'

Erkeklerin gözünden 'ölüm'

Erkeklerin gözünden 'ölüm'19 Mart 2013 - 10:03 | Gürbüz Doğan Ekşioğlu ve Genco Gülan'ın çalışmaları, "Ölüm ve Erkek" sergisinde.
"Ölüm ve Erkek" başlıklı sergi Mine Sanat Galerisi'nde açıldı. Sadece erkek sanatçıların işlerinden oluşan sergi erkeklerin ölüm algısı üzerinde duruyor. Sergi 14 Nisan'a kadar ziyaret edilebilir...YASEMİN BAY

İçeriye adımınızı atar atmaz sizi mermer bir musalla taşı karşılıyor; üstünde askeri kamuflaj kumaşıyla kefenlenmiş, tam göğüs hizasında bir demet çiçeğin olduğu bir ölü erkek yatıyor... Yanındaki duvarda yer alan metinde ise şu sözler dikkatimizi çekiyor: "Erkekler, avcı güdülerinin çeşitli düzlemlerde yüceltilmesiyle savaş ve ölüme sürüklenir. Her durumda sistemin özündeki anahtar sözcük savaştır; yani karşısında ötekini rakip ve düşman ilan etmek, hedefe ve nefrete kilitlenmek ve sonunda onu safdışı etmek. Erkek kahramanlık ve iktidar zaaflarıyla bu oyunun gönüllü kurbanı haline getirilir. Ölümün erkeklere bir armağan gibi sunulduğu bu sürecin elimizdeki tüm araçlarla eleştirmesini günümüzdeki en insani duruşlardan biri olarak görüyoruz."

Başir Barlakov da sergide işleri görülebilecek sanatçılar arasında.


Burası Nişantaşı'ndaki Mine Sanat Galerisi... Bu askeri kamuflajlı ölüyü gösteren yerleştirmenin sahibi ise Gürbüz Doğan Ekşioğlu. İllüstrasyonları ve resimleriyle tanıdığımız Gürbüz Doğan Ekşioğlu, adeta savaşın yok ettiği bedenlerin bir isyanını, hüznünü içinde barındıran bu yerleştirmesiyle farklı bir yüzünü gösteriyor bizlere. Ekşioğlu'nun bu çarpıcı işi küratörlüğünü Balkan Naci İslimyeli'nin yaptığı "Ölüm ve Erkek" sergisinden. 14 Nisan'a kadar izlenebilecek olan serginin tüm sanatçıları erkek: Balkan Naci İslimyeli, Başir Barlakov, Ergin İnan, Genco Gülan, Gürbüz Doğan Ekşioğlu, Mehmet Güleryüz, Komet, Halil Altındere ve Vahit Tuna. Her biri eserleriyle ölüm, erkek ve iktidar üçgeninde varolan gerilimleri, uzlaşmaları tartışıyorlar.

Serginin bir diğer çarpıcı işi Genco Gülan’dan geliyor. Duvarda Dali’nin ünlü fotoğrafını görüyoruz; biraz daha yaklaşınca anlıyoruz ki o aslında Dali değil! Dali’nin kılığına girmiş olan Genco Gülan! Duyduğumuz kadarıyla Gülan sadece Dali ile sınırlı kalmamış, sanat tarihine mal olan pek çok ünlü ressamın kılığına girerek verdiği pozlar vermiş. Gülan'ın tüm bu pozlarını önümüzdeki günlerde bir sergi çatısı altında görmeyi umut ediyoruz. Sanatçının diğer çalışması ise televizyona eleştiri getiriyor; bir mezar taşına televizyonun ölüm tarihini yazmış; 1920- 2012.

Halil Altındere’nin 1999 yılında başına gelen traji komik bir olay bu sergide yerini buluyor. Sanatçı o zamanlar oturduğu mahallenin sakinleri tarafından karakola şikayet edilir. Neden ise çarpıcı; satanist faaliyetler! Altındere’nin tabut kullanarak yaptığı üç boyutlu bir eseri bu şikayetin nedeni olur. Sanatçı bu tabut işini 1999'da AKM'de sergiler. Sergi sonrasında da işi yani tabutu eve getirirken komşular görür. Ama tabut evden çıkmayınca şüphelenip polisi ararlar. Şikayet üzerine polis evi basar, ceset arar. Her yer didik didik edilir. Ve sonunda Altındere binbir zorlukla sanatçı olduğunu kanıtlar polislere. İşte bu olayın tutanağının bir örneğini, şikayete konu olan eserin fotoğrafıyla birlikte sergiliyor sanatçı. Fotoğrafın yanında da bir notun fotokopisi var. Sanatçı karakola götürülünce arkadaşının kapıya yazdığı not: “Cihan, Halil Kadıköy Asayiş Şubede (Yeldeğirmeni) senin de mutlaka oraya gitmen gerekiyor. Korkma önemli bir şey değil. Vahit.”