Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Plastik Sanatlar » Dünyayı sıfırlayan sanat akımı

Dünyayı sıfırlayan sanat akımı

Dünyayı sıfırlayan sanat akımı10 Ağustos 2015 - 10:08 | Heinz Mack, "Dynamische Struktur schwarz auf weiss", Studio Heinz Mack, 1962.
Sakıp Sabancı Müzesi, Akbank Sanat işbirliğiyle 2 Eylül'den itibaren Zero sergisine ev sahipliği yapacak. Sergi, II. Dünya Savaşı sonrası ortaya çıkan akımı Türkiye’ye tanıtmayı hedefliyor
FİSUN YALÇINKAYA
 
2014 yılında New York’ta Guggenheim Müzesi’nde Zero akımını konu alan bir sergi ziyarete açıldı. Ardından aynı sergi farklı bir kurguyla Berlin Martin-Gropius-Bau Galerileri’ne taşındı. Amsterdam Stedelijk Müzesi de halen aynı akımı anlatan bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Şimdiyse sıra İstanbul’a geldi... Tüm dünyanın adım adım yeniden keşfettiği ZERO sanat akımı, Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi ve Akbank Sanat işbirliğiyle düzenlenecek ‘Zero, Geleceğe Geri Sayım’ sergisiyle 2 Eylül’den itibaren İstanbullu sanatseverlerle buluşacak.
 
Peki, nedir Zero akımı? Aslında bu sorunun yanıtı hep Zero’nun akımdan ziyade bir düşünce biçimi olduğu sonucuna çıkıyor. II. Dünya savaşı sonrasında Almanya’da doğan ancak zaman ve mekan tanımayan bu akım, Zero ruhunu taşıyan günümüz sanatçılarını da etkilemeye devam ediyor. Zero, savaş sonrasında dünyanın yaşadığı bu dev yıkımla birlikte bir yenilenme ihtiyacından yola çıkıyor. Zero akımının umut dolu sanatçıları, ışıkla, sesle, hareketle ürettikleri eserlerinde kimi zaman tuvalleri yakıyorlar, kimi zaman beyaz rengin tonlarını keşfediyorlar. Sıfıra dönmek, başa sarmak, yeniden bakmak ve düşünülmeyen kavramlarla düşünmek istiyorlar. Dertleri ünlü olmak ya da büyük ve önemli sanat eserleri üretmek değil, sanatı bir umut ve iletişim aracı olarak kullanmak.
 
Solda, Heinz Mack, "Silber-Stele fu¨r Venedig", Studio Heinz Mack, 1976. Sağda, Lucio Fontana, "Natura I", Sammlung Rira, 1959-1960.
 
İstanbul’da düzenlenecek sergide Zero akımı kurucuları Heinz Mack, Otto Piene, Günther Uecker’in eserleri ile akıma dahil olmuş önemli sanatçılar Yves Klein, Piero Manzoni ve Lucio Fontana’nın farklı tekniklerde ürettiği 100'den falza eseri bir araya getirilecek. Serginin küratörlüğünü üstlenen ZERO Vakfı Yöneticisi ve küratör Mattijs Visser, sergiyle ilgili olarak, “İstanbul sergisi için az sayıda sanatçıyı ama mümkün olduğu kadar çok eseri göstermeyi tercih ettik,” diyor ve ekliyor: “Bu sergiyi yapma sebeplerimizden biri Zero’nun düşünce şeklini göstermek. Farklılıklara açık ve tutkulu olmak, sanat piyasasıyla ilgili düşünmek yerine sanatın iletişim kurmakla alakalı olduğunu düşünebilmek... Bu, bugünlerde kesinlikle eksik olan bir şey... Genç sanatçılar eserlerini satmak ve ünlü olmak için yapıyorlar. Oysa Zero sanatçılarının asla böyle bir durumu yok. Şunu da belirtmek gerek Zero, asla imkansıza ulaşmayı isteyen umutsuz insanların işi değildi. Daima umut doluydular. Gökyüzünü boyamak, gökyüzüne sanat eserleri koymak, gökyüzünü paletleri yapmak istiyorlardı.”
 
Sabancı Müzesi müdürü Nazan Ölçer ise akım hakkında, “II. Dünya Savaşı sonrası dünyanın yaşadığı maddi ve manevi yıkıma karşı geleneksel sanat anlayışını sıfırlayarak aydınlık, ışık ve şeffaflık dolu yepyeni bir dünya vaadiyle yola çıkan ZERO akımını Akbank Sanat işbirliğiyle Sakıp Sabancı Müzesi’nde ağırlamaktan dolayı büyük mutluluk duyuyoruz. Aktif olduğu dönemde sınırları aşarak bir çok ülkedeki sanatçıların katılımıyla yepyeni malzeme ve tekniklerle bireysel ve toplu üretimlere alan açmış, dünya avangart sanatını şekillendirmiş bu akımın Türkiye’deki sanat dünyasını da derinden etkileyeceğine inanıyoruz,” diyor.