Schneidertempel Sanat Merkezi'nde ziyarete sergide açıklamada bulunan Şengörenoğlu, esas mesleğinin makine olduğunu  belirterek, sanat konusunda ise hem alaylı hem de çok meraklı olduğunu söyledi.

 

  

    Şengörenoğlu, Cunda Adası'nda yaşadığını kaydettiği konuşmasında,  "Cunda'ya gittikten sonra taş çamur çalışmalarının ardından kargı karşıma çıktı.  Çok tesadüfi bir şekilde, inatlaşarak kargıyla çalışmaya başladım. Kargıya  önceleri sadece biçim verirken, el, kol, insan figürleri ve Hacivat'ın yanı sıra  anlamlı bir biçimlendirme yapmaya başladım." dedi.

 

 

    Yaptığı eserlerin heykelle 3 boyutlu karikatür arasında bir yerde  olduğunu dile getiren Şengörenoğlu, kargı heykellerini yapan dünyadaki ilk ve tek  kişi olduğunun altını çizerek, "Bunun sanat olması için uğraşıyorum." diye  konuştu.

 

 

    Abdullah Şengörenoğlu, yaptıklarının insanlar tarafından da  beğenildiğini ifade ederek, şunları aktardı:

 

  

    "Kargı, bambunun Anadolu versiyonudur. Kargı, kamış ve saz diye geçer.  Direngen bir bitkidir. Su bulduğu her yerde çıkan çok özel bir bitki, çok özel  bir malzeme. Yakılır, çit ya da çatı yapılır. İlk defa heykel yapıldı. İşlemesi  zor. İzin verdiği oranda işlenebiliyor. Örneğin ben elime bir tahta alsam, bir  kadın, bir erkek, surat, el, kol, yapabilirim, bu şekilleri oyabilirim. Ama  burada kargının izin verdiği oranda ben işlem yapabiliyorum. Buradaki biçime bir  hareket katıyorum. Bu heykellerin Türkiye'den çıkmış olmasının Türkiye için bir  kazanç olduğunu düşünüyorum."

 

  

    İlk kez 2010'da kargı ile çalışmaya başladığının altını çizen  Şengörenoğlu, "İlk yaptıklarımı hep hediye ettim. Görüp beğenenlere, ne güzel  olmuş diyenlere, 'Al götür.' dedim. Derken arkadaşlarım dedi ki 'Bunlar sergilik  işler. Sergi Açmalı.' Böyle başladı. İlk sergimi, 2010'da Ayvalık'ta açtım. Sonra  Bursa ve İzmir'de, İstanbul'da Caddebostan ve Şişli'de sergi açtım." diye  konuştu.

 

 

    Şengörenoğlu, bugüne kadar 90 kadar esere imza attığını aktararak, ilk  yaptığı eserlerle daha sonra edindiği teknikle yaptığı eserler arasında farklar  olduğunu vurguladı.

 

 

 

    Sanatçının 28 eserinin görülebileceği sergi, 11 Şubat'ta sona erecek.