Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Plastik Sanatlar » Çalışan genç kadınların gözünden Cibali

Çalışan genç kadınların gözünden Cibali

Çalışan genç kadınların gözünden Cibali13 Mart 2015 - 12:03 | Fotoğraf: Dilek Aytekin
Kadir Has Üniversitesi'nde açılan 'Fabrika Kızı' adlı sergi, yaşları 15 ile 21 arasında değişen 10 genç kadının belgesel fotoğraf eğitimi sonrası çektikleri fotoğrafları ve ünlü isimlerin bu fotoğraflara yorumlarını içeriyor
FİSUN YALÇINKAYA
 
"Fabrikada tütün sarar sanki kendi içer gibi / Sararken de hayal kurar bütün insanlar gibi" sözleriyle akıllara kazınan Bora Ayanoğlu'nun yazdığı ve bugün Kadir Has Üniversitesi Kampüsü olarak kullanılan Cibali Tütün Fabrikası'nda çalışan bir işçi kızın anlatıldığı 'Fabrika Kızı' şarkısından ilhamla bir sergi açıldı. Kadir Has Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen 'kurumsal sosyal sorumluluk akademisi komşuluk hakkı projesi' kapsamında her yıl farklı bir konuda projeler üretiliyor. Bu yılki projenin sonucu da işte 'Fabrika Kızı' adlı bu sergi oldu. Cibali çevresinde yaşayan ve yaşları 15- 21 arası değişen 10 genç kadın kendilerine verilen iki aylık belgesel fotoğraf eğitimi sonrası çevrelerini fotoğrafladı. Kimi ailesinden kimi sokaktan seçtiği manzaralarla Cibali'yi belgeledi. Genç fotoğrafçıların ortak özelliğiyse hem okuyup hem çalışmaları ya da okuma imkanı bulamayıp sadece çalışmaları. Bu itibarla proje, onları 'fabrika kızları' olarak konumlandırıyor ve şarkıda geçen isimsiz fabrika kızına sunarcasına bu genç kadınlara birer fotoğraf çekme imkanı sunuyor. Amaç onunla aynı bölgede yaşayan ve çalışan genç kadınların gözünden bugünkü Cibali'yi görmek. Projeyi yöneten fotoğrafçı Ulaş Tosun, projeyle ilgili olarak, "Şarkının yaratıcısı Bora Ayanoğlu, eski İstanbul’da geçen çocukluğunda okula gitmek için Haliç’ten her geçişinde, Tekel Cibali Tütün Fabrikası’ndan yayılan ve burada işçilik yapmaya başlayan manevi ablası Behice Hanım’ın yatağa düşüren ağır kokuyu halen hatırladığını söylüyor. Ağır kokusuyla İstanbul kent kültüründeki yerini, öğrencilerinin büyük kısmının burslu eğitim aldığı bir üniversiteye bırakan bu mekanın kaderindeki değişimin, genele yayıldığını söylemek doğru olmaz. Şu anda Kadir Has Üniversitesi Kampüsü olan yapının yer aldığı Haliç halen merdivenaltı tekstil atölyelerinin yoğun olduğu ve kentin ucuz iş gücünü karşıladığı bir konuma sahip. Bu işgücünün en önemli kaynağını ise fırsat eşitliği ellerinden alınmış olan kız çocukları oluşturuyor. Bu çalışma, eğitim olanağından yoksun ve çocuk yaşta ağır işçilik yapmak zorunda bırakılmış 10 işçi kız çocuğuyla gerçekleşti," diyor.
 
Sibel Soylu'nun bu fotoğrafını Sezen Aksu yorumladı.Sergiye bir katkı da ünlü isimlerden geldi. Sezen Aksu, Burcu Aktaş, Sevda Alankuş, Boraer Ayanoğlu, Gaye Boralıoğlu, Karin Karakaşlı, Hasan Bülent Kahraman, Pınar Öğünç, Cüneyt Özdemir ve Aret Vartanyan 10 genç fotoğrafçının eserleri için birer metin kaleme almış. Sezen Aksu'nun "Dünya yorgun düşürdüğünde kendi dünyasına sığınır kendi hayal dünyasında soluklanır insan... En çok da çocuk. Bedenin ne kadar küçükse kurulan dünya da inadına o kadar büyük olur i. İmkansız yoktur orada uzak yoktur olmaz olmaz... Hayal kurmak çocukların çok daha özgürce kullanabildiği zamansızlığa ve mekansızlığa açık bir bilettir," notunu yazdığı fotoğrafın sahibiyse kardeşlerini fotoğraflayan 18 yaşındaki Sibel Soylu. Genç fotoğrafçı, projeye katılım sürecini, "Ben aşçılık eğitimi görüyordum bir restoranda da garsonluk yapıyordum. Proje koordinatörleri beni oradan tanıyordu. Bana projeden bahsettiler ben de fotoğraf çekmeyi zaten çok seviyordum, katıldım. İki ay boyunca eğitim aldık. Bir hocamızla birlikte fotoğraf çektik. Fotoğrafla ilgili okumalar yaptık kompozisyonu öğrendik. Kendi hayatımızı anlatan bir fotoğraf istediler ben de 20-30 fotoğraf çekmiştim onlar arasından kardeşlerimi uyurken çektiğim kareyi seçtiler," diyerek anlatıyor.