Moskova’nın önemli müzelerinden biri olan Devlet Doğu Sanatları Müzesi, 2 Nisan'a dek Türkiye’den ‘Bilge Koleksiyonu’ sergisine ev sahipliği yapıyor. Türkiye’nin en özgün ve kapsamlı aile koleksiyonlarından biri olan ‘Bilge Koleksiyonu'ndan özel bir seçki böylece yaklaşık bir ay boyunca Moskova’da Doğu Sanatları Müzesi'nde sanatseverlerle buluşacak. Ziyaretçiler, koleksiyoncu ve pek çok sanatçının hamisi 1944- 2014 yılları arasında yaşamış olan Muhsin Bilge ve ardından çocukları Ali ve Aslı Bilge’nin gözünden modern ve çağdaş Türk sanat dünyasında bir gezintiye çıkacak. Türk Havayolları sponsorluğunda gerçekleşen ve küratörlüğünü Irina Batkova’nın yaptığı sergide 28 sanatçının 65 eseri sergileniyor. Sergide Bedri Rahmi Eyüboglu, Celal Tutant, Ergin İnan, Fahrelnissa Zeid, Fikret Mualla, İbrahim Örs, Kemal Önsöy, Komet, Mehmet Güleryüz, Nejad Melih Devrim, Özdemir Altan, Sabri Berkel, Şükriye Dikmen, Zeki Faik İzer gibi büyük ustaların yanı sıra Arda Yalkın, Beyza Boynudelik, Füruzan Şimşek, Haluk Akakçe, Mustafa Özel, Serkan Yüksel, Volkan Kızıltunç ve daha birçok yetenekli genç sanatçının eserleri yer alıyor.

 

 

 

Koleksiyoncu Ali Kerem Bilge sergi hakkında: "31 Aralık 1935 tarihinde bu müzede İbrahim Çallı, Salah Cimcoz ve Bedri Rahmi gibi sanatçılarla yapılan sergiden sonra yine Türk modern ve çağdaş sanatçıları ile ilgili bir sergiyi aynı salonda Rus izleyicilerle paylaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Umarız sanatçılarımızın toplumlarımıza tuttuğu belleği ve birikimi paylaşmak için yüzyıllardır ilişki içerisinde olan iki kadim halk olarak bir 82 yıl daha beklemeyiz. Bu anlamda gelecek sene gerçekleşecek Türk-Rus kültür yılının anlamı çok büyük. Büyük bir heyecan ve azimle hazırladığımız sergimizle noterlik mesleğini icra ederken mütevazı bütçeyle sahip olduğu tutku dolu koleksiyonuyla hikayesinin sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada ilham verici olduğunu düşündüğümüz babamın hikayesini paylaşmak istiyoruz. Bunun yanı sıra son derece değer verdiğimiz tecrübeli ve genç sanatçılarımızı sahip olduğunuz şaheserlerle dolu müzelerinizde yoğrulmuş gözlere sahip Rus dostlarımızın zevk ve yorumuna bırakabilmek bize müthiş bir keyif veriyor," diyor.

 

 

 

Tüm hayatı boyunca kendini birçok farklı objeler toplamaya adamış olan Bilge 1990'lı yılların başından itibaren sanat koleksiyonculuğuna başlamış. Noter olarak mesleğini icra ettiği bu dönemde görev aldığı noterlik ofisinin ‘Türkiye’de en çok ziyaret edilen sanat galerisi’ olduğunu ifade edermiş. Muhsin Bilge’nin noterlik ofisine gelenler, çalışma masasına, duvarlarda asılı resimler, çizimler ve heykeller arasından ilerleyerek ulaşmanın şaşkınlığını yaşarmış. Muhsin Bilge, en yoğun iş günlerinde bile muhakkak sanatçı dostlarıyla buluşurdu. Koleksiyonundaki her sanatçının farklı dönem çalışmalarından eserlerini toplamak için özenli bir gayret gösterir, aynı zamanda onların çalışma şekline ışık tutan sanatçı defterlerini, taslaklarını ve mektup gibi yazışmalarını da biriktirmiş.